Haberler

Depremde evleri yıkılan aile, enkazlarından ayrılamıyor

Güncelleme:

Osmaniye'de 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinde evleri yıkılan bir aile, evlerinin enkazına her gün giderek hatıralarını yaşatmaya çalışıyor. Aile, geçici olarak kiraladıkları bir evde kalmalarına rağmen, hayvanlarına bakmak ve evlerinin yanında olmak için enkazları terk edemiyor.

BURHAN DEMİRCİOĞLU

Osmaniye'de, 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinde evleri yıkılan aile, kiraya çıkmalarına rağmen her gün evlerinin enkazına gidiyor. 76 yaşındaki Fazlı Gencer "Karatepe yolundan bir ev bulduk. Akşamleyin gidiyoruz orada yatıyoruz, sabahleyin erkenden geliyoruz buraya. Koyunlarım var, tavuklarım var, köpekler var. Onlar aç kalıyor. Akşama kadar bekliyorum" dedi. Eşi Fikriye Gencer ise "Buraya geldiğimiz zaman bütün burada geçirdiğimiz günler gözümün önüne geliyor. Çocuklarım yayan burada yola giderlerdi, okula giderlerdi. Onların hatıraları hep burada olduğu için hep gözümüzün önüne geliyor. Onun içinde her gün kalkıyoruz, buraya geliyoruz" şeklinde konuştu.

Osmaniye'nin Kadirli ilçesi Kurtuluş Mahallesi'nde 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinde evleri ağır hasarlı olan Fazlı Gencer ve eşi Fikriye Gencer, evleri ekipler tarafından yıkılmasına rağmen evlerinin enkazını hatıralarından dolayı terk edemiyor.

Evlerinden vazgeçemeyen Fazlı Gencer şunları söyledi:

"Bizim burada evlerim, iki evim vardı ikisi de birlikte onlar da hasar gördü. Geldiler, ağır hasarlı kararını verdiler evleri yıktılar. Her şeyimiz yerde kaldı. Karatepe yolundan bir ev bulduk. Akşamleyin gidiyoruz orada yatıyoruz, sabahleyin erkenden geliyoruz buraya. Koyunlarım var, tavuklarım var, köpekler var. Onlar aç kalıyor. Akşama kadar bekliyorum. Onların başında onlara yem veriyoruz. Akşam yine gidip orada yatıyoruz, sabahleyin erkenden yine geliyoruz. Ben öyle yerlerde hiç yaşayamam. Biz buraya alışığız. Burada doğduk, burada büyüdük. 65 sene oldu biz buranın yerlisiyiz. Ben orada sanki yabancı devlette, yabancı devlete gitmiş gibi oluyorum. Ben hasta adamım. Ben orada hasta adamım yaşayamam. Evlerim yıkıldı. Yıkılırken de oturdum çocuk gibi hüngür hüngür ağladım. Dayanamadım. Kalp krizi geçiriyordum. Rahatsızım hastayım da. Yani bizi derbeder ettiler. Ne yapacağımızı bilmiyoruz. "

Eşi Fikriye Gencer ise şöyle konuştu:

"Maraş depreminden bizim evlerimiz yıkıldı. Çok şükür sağlığımıza zarar gelmeden korkuyu atlattık. Ama evler yıkılınca meydanda kaldık. 15 gün evlerimiz dışarıda kaldı. Sıcağın bağrında oturduk. Sonra çocuklar internetten bir ev buldular. Ama eşim gitmem dedi tutturdu. Zorla yalvar yakar ev evi taşıdık ama her gün akşam oraya gidiyoruz. Sabah, diyorum bugün sabah gitmeyelim bir uykumuzu alalım, dinlenelim yok mümkünü yok. Kalkıyoruz buraya geliyoruz. Buraya geldiğimiz zaman bütün burada geçirdiğimiz günler gözümün önüne geliyor. Çocuklarım yayan burada yola giderlerdi, okula giderlerdi. Onların hatıraları hep burada olduğu için hep gözümüzün önüne geliyor. Onun içinde her gün kalkıyoruz. Buraya geliyoruz. Tavuklar, cücükler neyse. Hatta kahvaltımızı bile buraya geliyoruz burada demliyoruz, çayımızı falan burada içiyoruz. Allah kimseye böyle bir sıkıntı vermesin. Yeter ki can sağlığı olsun."

Kaynak: ANKA / Yaşam

Kahramanmaraş Osmaniye Aile Yaşam Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title