İçişleri ile Hazine ve Maliye bakanlıklarının 2026 yılı bütçeleri TBMM Genel Kurulunda
TBMM Genel Kurulu'nda İçişleri Bakanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı bütçeleri üzerine söz alan DEM Parti milletvekilleri, hükümetin politikalarını eleştirerek sosyal politika eksikliğine ve deprem konutlarının durumuna dikkat çekti. Ayrıca, asgari ücretin alım gücündeki düşüş ve vergi adaletsizliği üzerinde durdular.
TBMM Genel Kurulunda, İçişleri Bakanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığının 2026 yılı bütçeleri üzerinde DEM Parti milletvekilleri söz aldı.
İçişleri Bakanlığının bütçesi üzerine söz alan DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Serhat Eren, Bakanlığın politikalarını eleştirdi.
Son 11 yılda 156 belediyeye kayyum atandığını dile getiren Eren, Bakanlığın bu uygulama ile "sandıktan çıkan iradeyi gasbettiğini" savundu.
DEM Parti Bingöl Milletvekili Ömer Faruk Hülakü, Türkiye'de uyuşturucu kullanımının 12 yaşına kadar düştüğünü, bunun çok üzücü bir durum olduğunu belirtti.
Bakanlığın bütçe teklifinde "sosyal politika, önleyici çalışma ve bağımlılıkla mücadele merkezleri"ne yönelik gerçek bir yatırımın olmadığını savunan Hülakü, "Çünkü iktidar sorunu kaynağından çözmek yerine polisiye görüntülerle başarı hikayesi yazıyor." diye konuştu.
Hülakü, Bakanlığın uyuşturucuyla mücadeledeki operasyonlarını eleştirerek, "Uyuşturucunun kaynağına inilmediği, baronlara, çetelere müdahale edilmediği sürece yaptığınız bütün şovlar boştur." ifadesini kullandı.
DEM Parti İstanbul Milletvekili Özgül Saki, Türkiye'de son 3 yılda 110 bin depremin kayda geçtiğini, "büyük İstanbul depreminin" kapıda olduğunu savunarak, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığını (AFAD) eleştirdi.
Saki, 2023'teki Kahramanmaraş merkezli depremlerde en fazla yıkımın Hatay'da olduğunu, şehirde yüzbinlerce depremzedenin halen konteynerlerde yaşadığını söyledi.
Şehirlerde yapılan deprem konutlarının durumunu eleştiren Saki, "O muhteşem diye yaptığınız TOKİ'lerin ne alt yapısı ne çevre düzenlemesi var. Onlara 'gidin' diyorsunuz. Tek isteğiniz, o istatistiklerinizde rakamlar yüksek görülsün. Yoksa insanların deprem sonrası yaşamı konusunda tek bir politikanız yok." sözlerini sarf etti.
"Asgari ücret artık ortalama ücret olmuştur"
DEM Parti Antalya Milletvekili Hakkı Saruhan Oluç, "2025 yılında asgari ücret 22.104 lira olarak belirlendi ve bu ücret yıl boyunca sabit kaldı, oysa fiyatlar her ay arttı. Her ayın TÜFE değişimine göre belirlenen fiyat artışı uygulandığında, yılın tümünde asgari ücretlinin 49.302 lira kayba uğradığı sonucuna varıyoruz." dedi.
Oluç, ücretli çalışanların ve emeklilerin alım gücünün çöktüğünü savunarak, şunları söyledi:
"Çalışan nüfusun 4'te 3'ü açlık riski altında yaşamaya mecbur bırakılmıştır. Ayrıca emeklilerin önemli bir kısmı 16 bin 881 lira gelirle yaşamaya mahkum edilmişlerdir. TÜRK-İŞ verileri açlık sınırının 30 bin liraya, yoksulluk sınırının 97 bin liraya ulaştığını göstermektedir. Maalesef asgari ücret artık ortalama ücret olmuştur ve bu iktidar asgari ücretliyi, işçiyi, emekçiyi, emekliyi yani milyonlarca insanı enflasyona ezdirmeye devam etmektedir."
Son yıllarda, ülkede servet ve gelir dağılımının iyiden iyiye bozulduğunu savunan Oluç, emekçilerin en temel ihtiyaçlarını dahi borçlanarak karşılamak zorunda kaldığını söyledi.
Oluç, Türkiye'de vergi sisteminin adaleti sağlamadığını öne sürerek, "Emekçi ve işçiler, toplumun dar gelirlileri ve ücretli çalışanları vergi yükünü sırtlamışlardır. Vergi dilimleri adaletsizdir. Vergi adaletsizliğinde Avrupa Birliği ve Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) ülkeleri arasında ilk sıralarda yer alıyoruz. Milyonlarca insana 'dolaylı vergi cehennemini', bir avuç varlıklıya da 'doğrudan vergi cennetini' yaşatıyorsunuz." diye konuştu.
DEM Parti Van Milletvekili Gülderen Varli, "İktidarın kendisinin çalıp kendisinin söylediği bütçeyi değil, halkın bütçesini konuşmak gerekiyor. Yıllardır uygulanan yanlış politikaların yükünü işçiler, emekçiler, kadınlar, gençler ve çocuklar omuzlarında taşırken, kamu kaynakları sermayeye hunharca akıtılıyor." ifadesini kullandı.
Varli, Kamu İhale Kanununun 22 yılda 200'den fazla kez değiştirilerek "yamalı bohçaya döndüğünü", yeniden düzenlenmesi gerektiğini söyledi.
Tasarruf tedbirlerinin vatandaşa yönelik uygulandığını ileri süren Varli, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'e seslenerek, "'Bir sabredin' diyorsunuz ama Sayın Bakan, para iktidara ve yandaşına kalırken sabır neden halka kalıyor? Oysa bu enkazı yaratan da hala başka enkazlara sebep olan da bu iktidar değil mi?" değerlendirmesinde bulundu.
















