İpekçi'nin Defilesi Büyüledi

Ünlü modacı Cemil İpekçi'nin Diyarbakır'da düzenlediği "Puşi ve aşk" adlı defilesi izleyenleri büyüledi. Türkçe, Kürtçe, Süryanice müzikler eşliğinde podyumda sergilenen ipek kostümler, beğeni toplarken manken Tuğba Özay Diyarbakırlılara Kürtçe "sizi seviyorum" dedi. Güneydoğu, Diyarbakır'ı ayrı bir yer olarak görmediğini kaydeden ünlü modacı İpekçi, Güneydoğu motiflerini kullanmanın başarı olduğunu ifade etti. Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ise, "Artık cenazelerde değil, defilelerde buluşalım" dedi.

Diyarbakır Ticaret Odası ile birlikte yaklaşık bir yıldır ipek çalışması yapan Cemil İpekçi, "Puşi ve Aşk" adlı defilesini Diyarbakır'daki tarihi Keçi Burcu'nda yaptı. Defileye Diyarbakır Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Galip Ensarioğlu ile birlikte yaklaşık bin kişi katıldı. 40 değişik ipek elbiseyi mankenler Türkçe, Kürtçe, Süryanice müzikler eşliğinde konuklara sundu. Tamamı ipek olan kostümlerin üzerine Güneydoğu motiflerini işleyen ünlü modacı Cemil İpekçi'nin defilesinin finalinde manken Tuğba Özay, ipek siyah-beyaz gelinlikle podyuma çıktı. Defile sonunda yeni defileyi izlemeye gelenlere Kürtçe "Diyarbakır ez t¹ pir hez dikim (Diyarbakırlılar sizleri seviyorum)" diyerek selamlayan Özay, yeni albüm çalışmasından şarkılar seslendirdi. Sahnede halay çeken Özay daha sonra Cemil İpekçi'yi Kürtçe selamlayarak sahneye davet etti.

Diyarbakırlılara Mezopotamya çocukları adını taktığını kaydeden Cemil İpkeçi, Diyarbakır'da bir defile sunma hayalini gerçekleştirdiği için oldukça mutlu olduğunu söyledi. Diyarbakır'ın imajının değiştirilmesi için Vali Mutlu'dan iyi bir tanıtım yapılamasını isteyen Cemil İpekçi, tanıtım filminin yapılması halinde ekibiyle birlikte gereken tüm yardımı sunmaya hazır olduğunu ifade etti.

BU ÜLKEDE BU KADAR CÜRETKAR OLMAK ZOR

Aşk ve sevgiden zaman zaman yakınıldığını kaydeden İpekçi, "Aslında bundan evelki koleksiyonumda olduğu gibi hepimiz rabbin kelebekleri değilmiyiz? Farklı bir yerlerde, farklı biçimlerde, farklı ortamlarda. Ama aslında onlar kadar renkli, onlar kadar da kısacık bir ömrümüz var. Hatta baktığımızda burada yaşadığımız yüzyıl galaksinin dışına çıktığımızda bir dakikaya tekabül ediyor. Yani bir dakika bile evrene göre yaşamıyoruz. ve bu bir dakika içinde bu toprak senin, bu toprak benim, sen siyahsın, öbürkü beyaz. Öbürkü burada doğmuş. Öbürkü orda doğmuş diye sadece kavgalar ediyoruz. Aslında hakikatten insan olduğumuzu unutuyoruz. Bir günde ya çanlarla, ya da ezanlarla okunacak ama gideceğimiz yer aynı. Ben hayatımda çok zor bir savaş yaşadım çünkü çok sevdiğim bu ülkede bu kadar cüretkar olmak çok kolay değil tabi. Taktir ederseniz. Ama Allah nasip ederse bu sene 40'ncı yılımı kutlayacağım" dedi.

AĞLATMIYOR GÜLDÜRÜYORUM

Her fırsatta muhafazak olduğunu dile getiren İpekçi, "Ben herkesin Cemil İpekçi'siyim. Hepiniz benimle zaman zaman gülüyorsunuz, eğleniyorsunuz. Pembe mayomu görüp birbirinize gösteriyorsunuz. İşte özel hayatımın içinde ne yapmışım diye bakıyorsunuz. Ama sizleri ağlatmıyorum en azından, güldürüyorum. ve güldürmek gibi bir hoşluğu elde ediyorum. Çünkü ağlatanları da çok kınıyorum. Çünkü her biriniz ağlamayacak kadar güzelsiniz. Sizlerden vazgeçmek mümkün değil" şeklinde konuştu.

BERİVAN BEBEKLERİNİ DÜNYAYA SATACAĞIZ

Ekim ayında Mardin'in Kızıltepe İlçesi'nde 300 kişilik bir okul açacağını beliten İpekçi, "İdilde 70 kişilik bir atölyede sadece Berivan bebekleri yapacağız. Dünyaya o bebekleri satacağız. Bir de burada Diyarbakır'da tasarım merkezi açmak istiyorum. Mezopotamya çocukları diye. Aslında sizler binlerce yıllık tarihi taşıyan Mezopotamya çocuğusunuz. Sizleri çok seviyorum" dedi.

BAYDEMİR: CENAZELERDE DEĞİL DEFİLELERDE BULUŞALIM

Cemil İpekçi'nin konuşmasından oldukça etkilendiğini kaydeden Belediye Başkanı Osman Baydemir ise bundan sonra cenazelerde değil defilelerde buluşmayı diledi. Baydemir, "Cemil İpekçi hakikaten inanılmaz ve yürekten konuştu. Yüreğinden yüreğimizle buluştu hakikaten. Bu yürek buluşmalarını çoğaltmamız lazım. Tam da bugün eğer beni bağışlarsanız, bu ülkenin coğrafyamızın, yani Anadolu insanı ile Mezopotamya insanının böylesi ortamlara ihtiyacı var. Artık bizi cenaze merasimlerinde değil, böylesi merasimlerde buluştursun. Bunu ülkemize, insanlarımıza mutlaka ama mutlaka yaşatmamız lazım. Diyarbakır'ın ve mezopotomyanın bütün çocukları, yüreğini ülkenin bütün zenginliklerine, insnlarına açmış durumda. 24 saat kentin kapısı ve yüreğimizin kapısı sonuna kadar herkese açıktır" şeklinde konuştu.

Haberler