TÜM KATEGORİLER
Tedavisi Olmayan Hastalık, Otizm
Zirve Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Rıza Ülker, otizmin tedavisi olmayan bir hastalık olduğunu ifade etti.
2 Nisan Dünya Otizmin Farkındalık Günü dolayısıyla Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Çetin Emeç toplantı salonunda Sağlık İşleri Daire Başkanlığı Engelli Birimi tarafından Yeşeren Umutlar Projesi (Otizmli çocuklar için eğitim projesi) kapsamında düzenlendi.
Zirve Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Rıza Ülker, otizmin tedavisi olmayan bir hastalık olduğunu ifade etti.
Yrd. Doç. Dr. Rıza Ülker, "Bizim toplumuzda otizm konusunda iki çeşit anne var. Bunlardan birincisi 2 yaşından önce çocuğundaki değişik durumları gözlemliyor ve bir şeylerin farkına vararak önlemini alıyor. Ancak gelenekçi düşünüyor ve büyüyünce geçer diye düşünüyor doktorada götürme gereği duymuyor. Diğer bir anne ise görmemezlikten geliyor varlıklı bir ailede daha çok karşılaşılan bir durumdur" dedi.
Ülker, burada anne ve babalara önemli mesajlar verdi. Kendisinin bir akademisyen olduğunu belirten Ülker, otizme yaklaşımın biraz duygusal olacağını kaydetti. Ülker, "Benim otizm konusunda yazmış olduğum kitabımda sadece gözlerine bakarak otizmli olup olmadığını anlaya biliyorsunuz. 2 yaşından önce çocuğun gözlerine bakıp otizmli olup olmadığını rahatlıkla anlayabiliyorsunuz. Otizm özel eğitimde beklide en anlaşılması zor bir konudur. Otizm tedavisi olmayan bir hastalıktır, fakat erken teşhislerle otizm hastası olan kişinin hayatı daha da kolaylaşıyor. Bilimsel olarak tam olarak ispatlanmamış olsa da anneler çocuklara fazla yapılan aşılardan kaynaklı olarak otizm hastalığının ortaya çıktığına inanmaktadırlar. Anneler ve de aileler arasındaki diğer bir inanç ise organik olmayan gıdalardan kaynaklandığı düşüncesidir. Toplumda son derece yanlış olan bir davranış şekli ise otizm kelimesini bir hakaret olarak kullanmalarıdır. Türkiye'de otizm konusunda devletin teşvik olarak yönlendirmesi son derece önemli bir adımdır. Fakat bu teşviki istismar edenlerde olacaktır, buna devlet görevlileri asla müsaade etmeyecektir." açıklamalarını yaptı.
"Bizim toplumuzda otizm konusunda iki çeşit anne var." diyen Yrd. Doç. Ülker, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bunlardan birincisi 2 yaşından önce çocuğundaki değişik durumları gözlemliyor ve bir şeylerin farkında fakat gelenekçi düşünüyor ve büyüyünce geçer diye düşünüyor doktorada götürme gereği duymuyor. Bu durumda çocuğun kaderi anne ve akrabaların elinde kalmış oluyor. Diğer bir anne ise görmemezlikten geliyor varlıklı bir ailede daha çok karşılaşılan bir durumdur. Babası ve annesi tarafından toplumdan soyutlanmak kaygısı nedeniyle çocuklarının bu tarz hastalığını görmezlikten geliyorlar, bu durumda çok yanlış bir durumdur. Hâlbuki erken teşhis yaptırmış olsa yıllar sonra çok daha fazla uğraşmak zorunda kalmayacak. Bu durumda anne ve babaların gerekli eğitimi alması gerekmektedir. Çocuklarında bu tarz hastalıkları görünce hemen uzman kişiler tarafından bir yardım almaları gerekiyor."
Erken teşhiste ve kritik durumlarda ilk başta anne ve babaların tespit etmesinin gerektiğini aktaran Rıza Ülker, "Çocukla 6 yaşına kadar anne ve babası ilgilenmekte olduğu için bu konuda herhangi bir durum söz konusu olduğunda gerekli olan teşhisleri yaptırmaları gerekmektedir. Daha sonra erken teşhis konusunda kritik insanların başında öğretmenler gelmektedir. Erken teşhiste ilk 2 yıl çok önemli. Çocukları anneleri ve babaları fark etmeyip öğretmenleri fark ettiğinde otizm hastalığı konusunda çok geç kalmış oluyorlar. Bu konuda anne ve babalara son derece önemli görevler düşüyor." diye konuştu.
Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Daire Başkanı Muhtar Akyol ise, "Bizim otizmle ilgili birçok faaliyetimiz var. Bunlardan biride otistik çocuklar için yaptığımız projemiz. Bu yeşeren umutlar projemiz kapsamında Gaziantep'te otistik çocuklarla ilgili birçok faaliyetler yaptık. Bugün düzenlemiş olduğumuz seminerde yapmış olduğumuz etkinlik çerçevesinde gerçekleşmiştir. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığında bugün yerel yönetimler olarak otizme nasıl yaklaşıldığı konusunda bir değerlendirme toplantısı yapıldı, yerel yönetimler olarak bizim 'Yeşeren Umutlar' projemiz büyük beğeni topladı ve Türkiye'ye örnek gösterildi." bilgilerini verdi.
Konferansa Genel Sekreter Yardımcısı Settar Çanlıoğlu, Sağlık İşleri Daire Başkanı Muhtar Akyol, otizm çocuğu olan ebeveynler, eğitimciler ve çok sayıda üniversite öğrencisi katıldı.
