TÜM KATEGORİLER
mentalKLINIK, Louise Alexander Gallery ile ArtInternational'da!
2011 yılından bu yana İstanbul'da ilk defa yeni eserleri sergilenecek olan :mentalKLINIK, izleyiciyi iyi yaşam fantezisinin sevimli ama acı akıbetini deneyimlemeye davet ediyor.
Sergi, ikilinin İtalya'nın Sardunya adasında, Porto Cervo'da yer alan Louise Alexander Gallery'de açılan solo sergisini takip ediyor.
ArtInternational'a bu yıl üçüncü kez katılacak olan Louise Alexander Gallery, Temmuz ayında İtalya'nın Sardunya adasında, Porto Cervo'da yer alan galerilerinde solo sergisine yer verdiği :mentalKLINIK'in' 83% Satisfaction Guaranteed' başlıklı sergisini ArtInternational'a taşıyor. Sergi, alegorik beş duyunun ötesine hitap ediyor ve geçici bir varlık alanı yaratıyor: Mutlu musunuz? Yeterince mutlu musunuz? Fantezi bir kez gerçekliğe büründü mü, geçmişin parıldayan simaları her daim var olan şirinliğin karadeliğinde tutsak olurlar. İlk bakışta havasız temas ve neşeli köpürmelerle dolu bu dünya eğlendiricidir ancak her şey, şimdinin sonsuzluğunda askıya alınmıştır çünkü itici güç gerçek olayın kendisi değil, onun vaadidir. :mentalKLINIK, bugünün altında yatan yüzeyin deliliğini açığa çıkarıyor ve bir seçenek sunuyor; ya aklı başında bir dünyada aklınızı kaybedebilirsiniz ya da bütün bu deliliğin ortasında aklınıza sahip çıkabilirsiniz. Duygular dönüşüyor ve birer veri, data olarak işleniyor. Bu da iki sonuç doğuruyor; ya mutluluk bir işkence aracına dönüşüyor ya da işkencenin kendisi kırılgan mutluluğunuz oluyor.
5-6 Eylül tarihleri arasında Haliç Kongre Merkezi'nde gezilebilecek olan % 83 Tatmin Garanti Edilir başlıklı solo sunumda, :mentalKLINIK'in 'Airless' (Havasız) isimli çalışması, vinil karakterlerin bakır döküm heykel karşılıklarından oluşuyor. Çocukluktaki işlevleri zevk vermekten arındırılmış, ezilmiş ve çarpık olarak karşımıza çıkan bu söndürülmüş deformite eserlerin tam potansiyellerini sadece hayal edebiliyoruz. Geçmiş bir oyun zamanının eş bağımlı ticari nesneleri içlerine hayat üflenmeyi bekliyorlar. Lolipop ve paketlenmiş şekerleme desenli, pırıltılı bir halı enstalasyonu olan CandyCrash, kaplı zeminin üzerine oturtulmuş bir lüks ormanı.
Sanatçıların 'PROFILE' serisinde ise, izleyici şiirsel bir kelime oyunu ile karşı karşıya kalıyor. İlk bakışta karmaşık ve anlamsız gelen harfler, ikinci kez bakıldığında eleştirel bir lirizme ulaşıyor ve böylece kaosun içinden anlam beliriyor. FASHIONABLE. TIME BANKER. CONSTITUTIONAL. TERRORIST. JEZEBEL. CELEBRITWIT. CAKEBOY. Bu kelimeler, onlara bakanlara sesleniyor. İnsanın aklını başından alan bir deniz kızı şarkısı misali, her kelime bir sembolü anımsatıyor, kültürel arketiplerin, klişelerin ve kurguların farkına vardırıyor. Bu semboller odayı dolduruyor ve galeri mekânına hayalet bedenler, fısıldayan ekonomileri ve dogmatik ideolojileri yığıyor. İzleyiciyi karşılayan ve ısrarla ona soru soran 'Yeterince mutlu musun?, :mentalKLINIK ikilisinin üst üste el yazısı ile yazdıkları neon eseri bu fısıltıların sesini yükseltiyor. İma ettikleri soru işaretlerinden arındırılmış bu soru, bir eksikliğin, bir isteğin dile gelmiş beyanlarına dönüşüyor ve ticari hayatın mekanizması aracılığıyla ne yaptığını bilen ama bundan utanan bir hale getirilmiş, yüzeysel değerlerin oluşturduğu bir kültürün sıkça söz edilmeyen obsesif kaygılarının altını çiziyor. Darkmatters, bizi, bugün içinde yaşadığımız gerçekliğin mekan-zaman salalanları içinde baskılanmış olasılıklar üzerine düşünmeye davet eden bir iş. Koyu renkte ve karanlık ışıldayan parıltı, adeta bir gezegen yüzeyinin jeolojik evrimi etkisi yapıyor.
BitterSweat,(video, 24 saat, loop) bedenlerin görünüşteki hareketinin bedensel aktivite olasılıklarını bir edilgenlik formu içine sabitlediği, sonsuz bir durağanlık alegorisi. Yürümekte olan kadının "güzel" vücudu hiçbir yere gitmiyor, hatta eğlence ve tam tatmin dünyasının abartılı parlaklığına bile yaklaşmakta değil.
İşlevsellik veya bunun eksikliği, :mentalKLINIK'in '83% Satisfaction Guaranteed' sergisinin temel bir yönü. Sergideki nesneler görevlerini yerine getiremeyen ve dolayısı ile bizim daha fazla istememize neden olan fantastik birer arıza, başarısızlık. Her biri sanatsal kozmetik ve ebedi isteğin yükü ile ağırlaşmış. Kurcalayamayacağınız oyuncaklar, bağlantısız kelimeler, parlayarak yayılan ama tamamlanmamış güzel bedenler, altın ve gereksiz gösterişiyle kışkırtan sessiz enstrümanlar. Bu neredeyse bizi % 17'nin tatlılığında askıya alır, neredeyse nihai hedefe ulaşmışızdır ama hiçbir zaman tam değildir.
Burçe Çelik'in metnini yazdığı 83%SatisfactionGuaranteed sergi kataloğu da solo sunuma eşlik edecek.
