TÜM KATEGORİLER
İstanbul Sanat ve Antika Fuarı başladı
İstanbul Sanat ve Antika Fuarı (IAAF) İstanbul Kongre Merkezi'nde kapılarını açtı.
İstanbul Sanat ve Antika Fuarı (IAAF) İstanbul Kongre Merkezi'nde kapılarını açtı.
Sanat galerilerindeki plastik ve görsel sanatlara ilişkin üretimlerin yanı sıra antikacıların da nadide eserlerle yer aldığı fuarın ön izlemesi yapıldı.
Fuarda, yerli ve yabancı sanatçılara ait resim, heykel, baskı ve fotoğraf gibi sanatsal üretimler ve yapıtlardan oluşan koleksiyon seçkileriyle katılan çok sayıda ulusal ve uluslararası galeri yer alıyor.
Seçici Kurul Başkanlığını Halilhan Dostal'ın üstlendiği IAAF, sanat malzemesi ve yayınlarına ilişkin faaliyet gösteren kurumlar, koleksiyoncu, antikacı ve sanatçıyı bir araya getiriyor.
"Alman ekspresyonistleri beni çok etkiledi"
Fuara 14 eserle katılan İstanbul Devlet Opera ve Balesi (İDOB) Müdürü ve Sanat Yönetmeni Suat Arıkan, AA muhabirine yaptığı açıklamada fuarda "ressam" kimliğiyle bulunduğunu söyledi.
Sandıkta da 60'a yakın çalışmasının bulunduğunu ve sergiyi hazırlamanın zaman aldığını dile getiren Arıkan, şunları kaydetti:
"Birçok insan beni operacılık kimliğimin dışında ressam kimliğimle bilmiyordu, bu açıdan da yararlı oldu. Ben sabah erkenden yüzüyorum, sonra müdürlük yapıyorum, öğleden sonra sanat yönetmenliği yapıyorum, akşam temsil seyrediyorum ve gece de resim yapıyorum."
Resimle ilgili çalışmalarına 45 yıl önce başlayan Arıkan, "Önce naif resimler yaptım. Sulu boya desenler, akrilik, karışık teknik yağlı boya ve şu anda gelmiş olduğum nokta ekspresyonizm. Bu yaşımda cesaret ediyorum soyut ekspresyonist resimlere. Gördüğünüz gibi burada da birkaç tane var. Alman ekspresyonistleri beni çok etkiledi." diye konuştu.
Arıkan, ilk kez düzenlenen fuarın, sanatın daha ulaşılabilir kılınması için farklı mekanlarda farklı temalarla yıl içinde birçok kez yapılabileceğini anlattı.
"Bütün dünyanın dikkatlerini çekebilecek sanatçılarımız var"
Fuardaki Kelimat Sanat Evi standında sanatseverlerin beğenisine sunulan "Sınır" adlı serginin küratörü Aliye Selin Berberoğlu da 6 eserin yer aldığı serginin yanı sıra dış mekanda her gün bir ham sanat sanatçısının çalışmasını sergileyeceklerini söyledi.
Sanatçı Ertuğrul Berberoğlu'nun eserlerinde renkleri bile diğer renklerle sınırlamadığını ve renk kullanmadığını dile getiren küratör Berberoğlu, "Sınır denilince aklımıza ilk gelen materyal teldir. Burada bir metafor yapıyor. Altı eser var ikisi rölyef. Rölyeflerde tuval bezi, alçı, tutkal ve boya var. Diğer 2 rölyefte sadece tel materyalin üzeri boyayla kaplanmış, fona da bir tuval bezi gerilerek kapatılmış durumda." ifadesini kullandı.
Ertuğrul Berberoğlu ise çalışmalarında her zaman farklı malzemeler kullandığını, bu sergide konu "sınır" olduğu için malzeme tercihini telden yana kullandığını dile getirdi.
Fuarı çok iyi bulduğunu ifade eden Berberoğlu, "İstanbul'da, Türkiye'de ne kadar çok sergi ve fuar olursa bu bizim Türk sanatımız için o kadar iyi bir şey. Bütün dünyanın dikkatlerini çekebilecek sanatçılarımız var." şeklinde konuştu.
Antika saatler ve el yazması eserler dikkati çekti
Fuarın sanat kısmında farklı türlerde yüzlerce eser yer alırken, antika bölümünde de Osmanlı döneminden kalan saat, el yazması kitap, emaye, tabela, çini, biblo, halı, avize, sancak, vazo ve tepsi gibi nadide parçalar dikkati çekti.
Yaklaşık 200 yıllık "Osmanlı Dersaadet Haliç Yapımı Bağa Saat", 300 bin dolarlık fiyatıyla Ercan Tepe'nin Tepe Antik standında meraklılarının beğenisine sunuldu.
Bronz üzeri altın kaplaması, 2. Abdülhamid Han'ın baskı şeklinde tuğrası, Osmanlı arması ve sülüs hatla yazılı "Saatin efhamı taattir, saatin encamı saadettir (En büyük sanat Allah'a ibadet etmektir, saatin sonu mutluluktur)" ifadesi bulunan dev masa saati, kabartma, işleme ve motifleriyle ilgi gördü.
İstanbul Müzayede standında ise eski Kur'an-ı Kerim, tıpla ilgili el yazması eserler, Osmanlı'dan günümüze kalan emayeler, ressamın el çantası ve çeşitli tasvirler yer aldı. Bakırköylü posta memuru Salih Efendi tasviri "Mekke-i Mükerreme tablosu" 50 bin lira fiyatla satışa sunuldu.
Parfümane standında da tarihi Osmanlı kokularının güncel yorumları, eski tip özel şişelerde ziyaretçilerin beğenisine sunuldu.
IMOGA Art Space'de Bedri Rahmi Eyüboğlu, Eren Eyüboğlu, Süleyman Saim Tekcan, İmdat Avcı, David Davidyan, Eti Behar ve Yücel Kale'nin de arasında bulunduğu sanatçıların eserleri yer aldı.
Son tarih 23 Şubat
Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun 10 metre genişliği ve 3 metre yüksekliğiyle 1 milyon dolar paha biçilen ve 9 parçadan oluşan 1956 tarihli dev yağlı boya eseri dikkati çekerken, kültür sanat platformu Ender Güzey Müzesi ARThill ve sanatçı Süleyman Saim Tekcan'ın hayata geçirdiği İstanbul Grafik Sanatlar Müzesi, IMOGA koleksiyonunda yer alan 80 yapıta yer verdi.
Ayrıca Felix Ziem, Leonardo de Mango, Amedeo Preziosi ve J. Warnia Zarzecki gibi oryantalistlerin yapıtlarını içeren ve Erol Makzume Koleksiyonu'ndan derlenen "Resimde Oryantalizm ve Doğu'nun Kapısı İstanbul" başlıklı seçki de fuarda izlenime sunuldu.
Gülsin Onay'ın Fausto Zonaro'nun "İnci Dizen Kız" tablosunun önünde verdiği piyano resitalinin, ön izlemeye katılan davetliler tarafından ilgiyle dinlendiği fuar, 23 Şubat'a kadar İstanbul Kongre Merkezi'nde sanatseverleri ağırlamaya devam edecek.
