Bu da 'Zere' Açılımı

Adli Tıp Kurumu, kanserden ölümü bekleyen DHKP/C hükümlüsü Güler Zere’nin, hastalığı nedeniyle af kapsamında olduğuna karar verdi ve raporu Elbistan Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi.

Adalet Bakanlığı, rapor kendilerine ulaşır ulaşmaz derhal Köşk’e gönderecek.

ÖLÜM döşeğindeki kanser hastası Güler Zere’nin af dosyası Köşk yoluna çıktı. Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu, sivil toplum örgütlerinin yaptığı başvurular üzerine Zere’nin durumunu dün yeniden görüştü. Kurul, Zere’nin hastalığı nedeniyle af kapsamında olduğuna karar verdi. Adli Tıp raporu dün Zere’nin avukatlarının infazın ertelenmesini için başvuru yaptığı Elbistan Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildi.

Başsavcılık inceliyor

Başsavcılık, Zere’nin evraklarını ve adli tıp raporunu da ekleyerek af için hazırlayacağı dosyayı Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’ne gönderecek. Adalet Bakanlığı’na dün akşam itibariyle af dosyası henüz ulaşmamıştı. Adalet Bakanlığı yetkilileri Hürriyet’e Güler Zere’nin dosyası geldiğinde evraklarının eksik olup olmadığının incelenip, derhal Köşk’e gönderileceğini açıkladı.

Dosya Köşk’e gidecek

Dosyanın bugün bir eksiklik olmaması halinde Çankaya Köşkü’ne gönderilmesi bekleniyor. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Zere’yi anayasanın 104. maddesine göre sürekli hastalığı nedeniyle affedecek. Af kararı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girecek. DHKP/C örgütü davasından hüküm giyen Güler Zere’nin “infazının ertelenmesi” talebiyle yapılan başvuru ise Adli Tıp Genel Kurulu’nun önünde bekliyor. Kurulun da dosyayı bugün ele alması bekleniyor.

4 ay geç kaldılar

Zere´nin avukatı Taylan Tanay, daha önce verdiği bazı raporları tartışmalı olan 3´ncü İhtisas Kurulu´ndan rapor çıktığını vurgulayarak, şunları söyledi: “4 aydır ‘bu kız ölecek’ diyenlerin sesini duymayan 3´ncü İhtisas Kurulu´nun sorgulanması gerekir. Keşke bu raporu 4 ay önce verselerdi. Daha önce rapor verilip bırakılsaydı, bugün hayata dönüp dönemeyeceğini tartışıyor olurduk. Bugün geç noktadayız. Güler Zere´nin bırakılmasından sonra gelinen noktada sağlığıyla ilgili ne yapabileceğini görüşüyoruz. Şansımızı artıracak tedavi var mı diye araştırıyoruz. Serbest bırakıldıktan sonra Çapa Tıp Fakültesi´nde tedavisini sürdürmeyi düşünüyoruz.’’

*** Davutoğlu'ndan Zere'nin Babasına Af Telefonu ***

DIŞİŞLERİ Bakanı Ahmet Davutoğlu Malezya’dan döndükten sonra dün kanser tedavisi gören DHKP-C davasından hükümlü Güler Zere’nin babası Haydar Zere’yi telefonla aradı. Davutoğlu, Güler Zere’nin durumunu Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’le görüşeceğini belirterek, “Durumu Cumhurbaşkanımıza aktaracağım. Son karar onun. İnşallah kısa süre içinde serbest kalır” dedi.

Umarım serbest kalır

Dışişleri kaynakları, Davutoğlu’nun tamamen insani nedenlerle Güler Zere’nin babasını aradığını söylediler. Davutoğlu, Haydar Zere ile yaptığı telefon görüşmesinde, Güler Zere’nin sağlık durumuyla ilgili bilgi aldı. Konuyu birkaç kez Adalet Bakanı Sadullah Ergin’le de konuştuğunu ifade eden Davutoğlu, “Aldığım bilgilere göre adli tıp raporu tamamlanmış. Bir insani durum söz konusu. Ben en kısa zaman içinde Cumhurbaşkanımız ile görüşeceğim. Son kararı verecek olan kişi Cumhurbaşkanımızdır. İnşallah en kısa sürede serbest kalır” dedi.

Haydar Zere de, NTV’ye yaptığı açıklamada, “Davutoğlu aradı. ‘Kızın yarın (bugün) ya da öbür gün (yarın) serbest bırakılacak’ dedi” diye konuştu.

*** Gül: Adli Tıp Hasta Derse Affedebilirim ***

CUMHURBAŞKANI Abdullah Gül, dün de kanser hastası hükümlü Güler Zere’nin durumuyla ilgili sorularıyanıtladı. Zere’nin dosyasının hızlandırılması için Köşk’ün Adalet Bakanlığı’ndan talepte bulunup bulunmadığı sorusu üzerine, Gül, medyadaki haberler ve kendisine gelen bazı mektuplar üzerine konunun incelenmesini istediğini belirtti. Gül, şunları söyledi:

‘Keyfi’ af yetkisi yok

“Kendilerinin de bir müracaatı gerekiyor. Son bir haftadır durumu bilmiyorum. Ama şunun altını çizmek istiyorum, ‘Cumhurbaşkanı istediğini affeder, istediğini affetmez’; Cumhurbaşkanı’nın resen böyle bir yetkisi yok, benim böyle bir yetkim yok ama benim önüme gelirse ben ‘Hayır’ da diyebilirim ‘Evet’ de diyebilirim. Onun şartları var. Herhangi bir doktorun raporu da olmuyor. Bu kurumun (Adli Tıp) ‘Bu gerçekten hapishanede yatmaması gereken bir hasta’ demesi gerekiyor. Onunla ilgili bürokratik şeylere takılmamak gerekiyor. Ailesinin de üstüne düşeni yapması gerekiyor.”

*** Aile 'Af' Talep Ederse Süreç Nasıl İşleyecek ***

AF süreci şöyle işliyor:

Hasta, yaşlı hükümlü, Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurup af talep ediyor.

Hükümlünün hastalık durumu, yetkili sağlık kuruluşu raporuyla saptanıyor. (Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi, Zere için “Cezaevi koşullarında tedavisinin sağlıklı olarak yerine getirilemeyeceği” yönünde rapor hazırladı.)

Sağlık kurulu raporu, Adli Tıp kurumu Üçüncü İhtisas Kurulu’na gönderiliyor. Kurul, durumun Anayasa’nın 104. maddesine girip girmediğine karar veriyor. (Adli Tıp, Zere’nin “Hali hazırda tedavisinin devam edilebilmesi için hastane şartlarında yatırılarak infazına devam edilmesinin uygun olduğuna oybirliği ile mütalaa olunur” diye aksi yönde karar vermişti.)

İtiraz üzerine durum Adli Tıp’ta yeniden inceleniyor. Adli Tıp Kurulu af raporu verirse, bu Adalet Bakanlığı’na gönderiliyor. Dosya, Bakanlıkça incelenip Köşk’e sunulmak üzere Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği’ne iletiliyor.

Cumhurbaşkanı, Anayasa’nın 104. maddesine göre yetkisini kullanarak hükümlüyü affedebiliyor. Çıkarsa, af kararı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giriyor.

Haberler