Agit'in Hazırladığı "Kırım" Raporu Açıklandı
Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'nın (AGİT) Kırım için hazırladığı insan hakları raporunda Kırım'da yaygın olarak insan hakları ihlalleri, ayrımcılık ve yasal düzensizliğin yapıldığı ifade edildi.
Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'nın (AGİT) Kırım için hazırladığı insan hakları raporunda Kırım'da yaygın olarak insan hakları ihlalleri, ayrımcılık ve yasal düzensizliğin yapıldığı ifade edildi.
AGİT Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Ofisi ile AGİT Ulusal Azınlıklar Yüksek Komiserliği tarafından hazırlanan "Kırım'da İnsan Hakları Değerlendirme Raporu" kamuoyuna açıklandı.
Yaklaşık 100 sayfadan oluşan rapor, sivil toplum örgütleri, kamu görevlileri, Kırımlılar, yerinden edilmiş insanlar ve yerleşik halkla yapılan görüşmeler sonucunda hazırlandı.
Raporda, 2014 yılının başlarında Rusya tarafından işgal edilen Kırım'da insan hakları ve temel özgürlüklerin kötüleştiği, çok sayıda insanın yerlerinden edildiği, insan hakları savunucuları, gazeteciler ve Kırım Tatar toplumunun temel özgürlüklerinin ihlal edildiği belirtildi.
Rapora göre Kırımlılara zorla Rusya vatandaşlığı verildiği, oturum izni sorunu çıkarıldığı, iş ve malların kamulaştırıldığı, doğum belgesi, iş kurma ve dini organizasyon konularında sorunlar çıkarıldığı vurgulandı.
AGİT Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Ofisi Direktörü Michael Georg Link, Kırım'daki insan hakları durumunun her geçen gün kötüye gittiğini belirterek, "Temel toplanma, dernek kurma, ifade ve hareket özgürlüğü, Kırım'da kurulan fiili otorite tarafından sınırlandırılmıştır. Bütün bunlar, Rusya Federasyonu'nun kısıtlayıcı hukukunun uygulanmasıyla ortaya çıktı. Bu süreçte muhalif görüşlerini barışçıl yollarla ifade etmeye çalışan bireyler, medya ve topluluklar hedef alındı" ifadelerini kullandı.
AGİT Ulusal Azınlıklar Yüksek Komiseri Astrid Thors ise Kırım'da yaşayan halkın Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü savunduğunu ve bu yüzden cezalandırıldıklarını vurguladı.
Thors, "Kırım'da Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü savunanlar, Rusya vatandaşlığını reddediyor ve fiili otoriteyi desteklemiyorlar. Kırım'ın işgalinden buyana Kırımlı Tatarlar ve Ukraynalı topluluklar, siyasi görüşleri ve kültürleri üzerinde artan baskı ve kontrol altındalar" dedi.