"Transferde hata yaptık" diyen Ali Koç'tan yabancı sınırı sözleri: Kararın değişmesi için Tahkim Kurulu'na başvurduk

Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç,yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle on-line olarak gerçekleştirilen Yüksek Divan Kurulu Toplantısı'nda üyelerin sorularını yanıtladı.

Son 10-12 yılda kulüp olarak altyapıyla ilgili parlak bir görüntü çizmediklerini aktaran sarı-lacivertli kulübün başkanı, "Türk futbolunun içinde bulunduğu finansal kriz ve Türk toplumunun demografisine baktığımızda er ya da geç, mecburen veya tercihen altyapıdan, öz kaynaktan oyuncu yetiştirmemiz gerekiyor. Bu, sabır gerektiren uzun vadeli bir süreç." diye konuştu.

Kulüplerin dar bir havuzdan altyapı tercihlerini yaptığını anlatan Ali Koç, "Fenerbahçe Spor Kulübünün altyapı takımlarında oynayan futbolcuların kalitesinin ve kabiliyetlerinin daha da gelişmiş olması gerekiyor. Geldiğimizden beri bunun üzerinde çalışmalarımızı yapıyoruz. Bunu gerçekleştirmek zaman alacak. Son 10-12 yılda bu konudaki karnemiz çok parlak değil. Altyapının bir sistematiğe bağlanması lazım. Genç Türkiye'nin, altyapıdan sporcu yetiştiren bir sporcu fabrikası olması, net ihracatçı konumuna gelmesi için çok ciddi yapısal değişikliklere ihtiyaç var. Hedefimiz, hem mevcut oyuncularımızı geliştirmek hem de kadrolarımızı kuvvetlendirmek için transfer yapmak. Detaylı ve sistematik bir çalışma yaptığımızı söyleyebilirim." ifadelerini kullandı.

Türkiye'deki havuzun genişlemesi için Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığının bir devlet stratejisi içinde uygulamalar hayata geçirmesi gerektiğini vurgulayan Koç, şöyle devam etti:

"Çok küçük yaştaki çocuklara, çok daha fazla futbol oynayabileceği, turnuvalar ve ligler düzenleyebileceği yapı kurması gerekiyor. Bu yapıya ulaştığımız zaman alttaki havuz genişleyecek. Altyapı yatırımı yapan kulüpler daha avantajlı konuma gelecek. İyi hocalar gerekli. Hoca sayısı ve kalitesi yapısal bir sorun. Tesisler gerekli. 'Yabancı sayısını 14'ten şuraya indirdim.' deyince öz kaynaktan oyuncu yetişeceğinin garantisi yok. Son 15 yılda 11 kere değişmiş bir sistem var. Bilinç, farkındalık, beslenme, eğitim, dil öğrenme, kişisel gelişim konularını topyekun ele almamız lazım. Mevcut şartlarda Fenerbahçe Kulübü olarak doğru adımları attığımızı düşünüyorum. İnşallah bu adımlar zamanla meyvesini verecektir."

"LİYAKAT ÜZERİNE KURULU YÖNETİMLER OLMASI GEREKİYOR"

Ali Koç, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) yönetimine ve kurullarına giren kişilerde liyakatin aranması gerektiğini kaydetti.

TFF'de kulübün iyi temsil edilmediğiyle ilgili bir eleştiri üzerine Ali Koç, şu ifadeleri kullandı:

"Seçilmeden önce de seçildiğimiz zaman da TFF Yönetim Kurulu ile diğer kurulların oluşum şekliyle ilgili endişelerimizi ve itirazımızı, bunun verdiği zararı defalarca dile getirdik. Bunu dile getirmeye devam edeceğiz. 'Onun adamı, bunun adamı, şu takımın temsilcisi' gibi yaklaşım uzun vadede Türk futboluna fayda getirmiyor. Liyakat bazlı değil de kulüp bazlı seçimler veya iş dünyasını temsil eden ama futboldan uzak insanların sadece isim olduğu için yönetim kurullarına girmesinin sonuçları ortada. Liyakat üzerine kurulu yönetimler olması gerekiyor. Bazen bize oyunu kurallarına göre oynamadığımız söyleniyor. Bu doğru. Oyunu kurallarına göre oynamıyoruz. Er ya da geç Türk futbolu yapısal sıkıntılardan olan oluşumları geride bırakıp, spora katkı sağlayacak, kendi alanlarında liyakat sahibi insanlardan oluşmaya başladığı zaman hakemlerin performansı da artacaktır. Adil rekabet sağlanacaktır. Her şeyden önemlisi halkın futbola inancı artacaktır. Bunun sonucunda pek çok konuda Türk futbolu ilerleme sağlayacak."

"TÜM KULÜPLER FİNANSAL AÇIDAN ÇOK SIKINTILI BİR SÜREÇTEN GEÇİYOR"

Fenerbahçe Kulübü Başkanı, tüm kulüplerin finansal açıdan sıkıntılı bir süreçten geçtiğini belirterek, devletin desteğiyle yeni bir yapılanmaya gidilmesi gerektiğini savundu.

Yayıncı kuruluşun yeniden indirim istediğini dile getiren Koç, "Ligde birkaç kulüp hariç, tüm kulüpler finansal açıdan çok sıkıntılı bir süreçten geçiyor. Büyük kulüplerin derdi ise daha büyük. Sıkıntıda olan bir sektörde pandeminin etkisi var. Yeni sezonda ne olacağı belirsiz. Kombine, bilet ve loca satacağız ama ne olacağını bilmiyoruz. Yayıncı kuruluşla ilgili sıkıntılar yaşıyoruz. Geçen sezon indirim istemişlerdi ve bir sefere mahsus yüzde 15'lik indirim yaptık. Bu sezon hem pandemi indirimi istiyorlar hem de sonraki sezonlarla ilgili indirime gitmeyi istiyorlar. Şartnameye göre yayıncı kuruluş 3,1 milyar lira ödemesi gerekirken, yeni miktarın 1,7 milyara indiği ifade ediliyor. Biz, Kulüpler Birliği olarak bu süreçlerin dışında tutuluyoruz. Tam ne olduğunu bilmiyoruz. Yayıncı kuruluşun önümüzdeki sezon ne yapacağı belli değil." diye konuştu.

Vergi oranları ve iadeleriyle ilgili yapılan değişikliklere değinen Ali Koç, şunları kaydetti:

"Vergiler yüzde 15'ten 40'a çıktı. Stopaj iadesi belirsizliği var. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, başkanımız Aziz Yıldırım'ın da etkisiyle devrimsel bir karar çıkmıştı. Stopajlar 6 ya da 7. günde tamamen iade ediliyordu. Bizler de bunu amatör şubelerde kullanıyorduk. Bizim için can suyuydu. Bu çok iyi işleyen sistem ocak ayında kalktı. Yerine ne geleceği belli değil. Şu anda zaten sıkıntıda olan kulüplerimizin finansal durumları, son dönemde yapılan değişiklikler, pandemi etkisi ve yayıncı kuruluşun belirsizliğiyle çok daha büyük sıkıntılarla karşı karşıya kalmak üzere. Bunların çözümleri var. Çıkarlarımız da sorunlarımız da ortak. Özellikle büyük kulüplerimizin bu reçeteyi birlikte geliştirip, devletimizin de desteğiyle uzun vadeli, istikrarlı, sürdürülebilir ve gerçekçi anlamda uygulanabilir bir plan yapmak mümkün. Bu planı yaparken devlet desteği olması gerekiyor. Geçen sezon kulüplere destek olundu ve bazı şartlar getirildi. Biz o zaman bunun çare olmadığını ifade etmiştik. Geldiğimiz noktada yeniden yapılandırma gerekliliği ortaya çıktı. Biz kulüp olarak bu yapılandırmadan yararlanamadık. Geldiğimiz noktada yapılandırma yapmadan hayatımıza devam etmemiz söz konusu değil. Taşıma suyla değirmen döndürülmez ama buraya kadar döndürmeye çalıştık. Biz, borcumuzu artırmadan, bir kısmını indirerek, yüzde 80 gelirlerin olmadığı ortamda gemiyi buraya yüzdürdük. Ancak bizim de daha fazla gitmemiz mümkün değil. Umarım sezon başlamadan bu soruna bir çözüm buluruz."

"KENDİ İÇ İŞLERİMİZDE ŞEFFAFLIK GEREKİYOR"

Ali Koç, kulübün iç işleriyle ilgili şeffaflık olması gerektiğini ve mali genel kurulda bu konularla ilgili konuşacağını söyledi.

Daha önce başka bir kulübün yöneticisiyle yaşadığı diyaloğu anlatan Koç, "Yönetim kurulu üyesiyken 2012'de ayrılmıştım. Başka bir kulübün efsane yöneticilerinden biriyle yemek yiyordum. Bana, 'Futbol öyle bir şeydir ki yönetimden ayrıldığın zaman senden sonra gelenlerin başarısız olmasını istersin.' demişti. Ben de 'Ağabey herhalde sizin camiaya has bir şey. Bizim camiada olmaz.' demiştim ama son 2 senede yanıldığımı yaşayarak görüyorum. Yeri ve zamanı geldiğinde bugüne kadar dile getirmekten imtina ettiğimiz bazı gerçek bilgileri paylaşacağız. Kendi iç işlerimizde şeffaflık gerekiyor. Bunu yapmak zorundayız. Böyle bir sürece girdik. Herhalde ilk adımları mali genel kurulda olur." ifadelerini kullandı.

"1959 ÖNCESİ ŞAMPİYONLUKLARI TFF, ENİNDE SONUNDA KABUL EDECEK"

Süper Lig'de 1959 öncesi şampiyonluklarla ilgili gelen bir soru üzerine söz alan Metin Sipahioğlu, konu hakkında iletişim çalışmalarının yapıldığını belirterek, "Artık hukuki konularda adım atma vakti geliyor. Bu konuda detaylı çalışmalar yapılıyor. Bir dosya hazırlıyoruz. Yüzde 90 oranında tamamlandı. Başvuruyu önümüzdeki sezon içinde hukuki anlamda yapmış olacağız. O dönem şampiyonlukları katledilen sadece Fenerbahçe değil. Diğer kulüplerle de irtibat kurduk. Biz bu başvuruları yaparken birçok takımın da başvuru yapması gerekiyor. En sonunda Türkiye Futbol Federasyonu, kendilerinin düzenlediği, 30 yıl boyunca oynattıkları, yok sayılan şampiyonlukların hakkını teslim edecek, alın teriyle şampiyonluklar kazanan ve liglere adı verilen efsanelerin hakları verilecektir. Bu konunun eninde sonunda TFF tarafından kabul edileceğini düşünüyoruz. Tüm takımların hakkını alacağına inancımız sonsuz." diye konuştu.

"YAYINCI KURULUŞUN ÖNÜMÜZDEKİ SEZON NE YAPACAĞI BELİRSİZ"

Tüm kulüplerin finansal anlamda sıkıntılı süreçten geçtiğine değinen Ali Koç, "Ligde birkaç kulüp hariç, tüm kulüpler finansal açıdan çok sıkıntılı bir süreçten geçiyor. Büyük kulüplerin derdi ise daha büyük. Sıkıntıda olan bir sektörde pandeminin etkisi var. Yeni sezonda ne olacağı belirsiz. Kombine, bilet ve loca satacağız ama ne olacağını bilmiyoruz. Yayıncı kuruluşla ilgili sıkıntılar yaşıyoruz. Geçen sezon indirim istemişlerdi ve bir sefere mahsus yüzde 15'lik indirim yaptık. Bu sezon hem pandemi indirimi istiyorlar hem de sonraki sezonlarla ilgili indirime gitmeyi istiyorlar. Şartnameye göre yayıncı kuruluş 3,1 milyar lira ödemesi gerekirken, yeni miktarın 1,7 milyara indiği ifade ediliyor. Biz, Kulüpler Birliği olarak bu süreçlerin dışında tutuluyoruz. Tam ne olduğunu bilmiyoruz. Yayıncı kuruluşun önümüzdeki sezon ne yapacağı belli değil" diye konuştu.

Ali Koç'un yaptığı açıklamaların tamamı şu şekilde;

14 yabancı sayısı aşağı inince altyapıdan oyuncu gelecek diye bir garanti yok. Çocukların lisansları, beslenmeleri, gelişimleri, yetişmeleri, eğitimleri var. Fenerbahçe olarak doğru adımlar atıyoruz. Zamanla meyvelerini verecektir.

"TFF'NİN VERECEĞİ ZARARLARI DİLE GETİRDİK"

TFF'de Fenerbahçe'nin iyi temsil edilmediğine dair bir soru var. Fenerbahçe'nin bundan sonraki kurullarda daha aktif olacağını öneriyor Vedat Bey. Biz seçilmeden önce, seçildikten sonra da TFF'nin kurullarıyla ilgili endişelerimizi, vereceği zararları defalarca dile getirdik. Dile getirmeye devam edeceğiz. Bu yaklaşım uzun vadede bunun adamı, şunun adamı, liyakat değil kulüp bazlı seçimler, iş dünyasından sırf isim olduğu için oraya giren insanların verdiği zararlar ortada. Liyakat üzerine kurulu kurullar gerekiyor. Bir iş adamı, belediyelerde görev almış, başka kimlikten dolayı federasyona seçilen insanların fayda sağlamadığını görüyoruz.

"ZAMANLA BİZİM ÇİZGİMİZE GELİYORLAR"

Oyunu kurallarına göre oynamıyorsunuz diyorlar. Doğru. Bazı konularda, yeniden yapılandırma bunlardan bir tanesi. Genel görüş bizimle paralel olmasa da zamanla bizim çizgimize geliyorlar. Er ya da geç Türk futbolu, yapısal sıkıntılardan biri olan bu oluşumları liyakat çerçevesinde kurullar oluşunca hakemler de daha iyi performans verecektir. Futbola inanç artacaktır. Yayıncı kuruluş söz konusu olduğunda değerler de artacaktır. Türk futbolu ilerleyecektir.

"FENERBAHÇE'NİN DURUŞU DEĞİŞMEYECEK"

Prensip olarak karşısında olduğumuz bu konuda Fenerbahçe'nin duruşu değişmeyecektir. Hakem hataları, lisans kurulları, disiplin kararları vs vs. kişiselleşmiş çekişmelerin ne kadar zarar verdiğini görüyoruz. Oyunun kuralları er ya da geç değişecektir.

"AKADEMİ İLE A TAKIMIN AYNI HAVAYI SOLUMASINI İSTİYORUZ"

Samandıra ile Dereağzı faaliyetlerini ortak bir alana taşıyabilmek istiyoruz. Akademi ile A takımının aynı havayı solumasını hedefliyoruz. Bunun için girişimlerimiz var, girişimler iyi de gidiyor. Yeter ki arazi işini halledelim. Bunu er ya da geç yapmak zorundayız. Fenerbahçe altyapısı dediğiniz zaman 1.5 sahada işler yürüyor. Diğer kulüplerde de farklı değil. Fenerbahçe dediğiniz zaman bu kadar kısıtlı bir yerde başarılı olması mümkün değil.

"İLK 2 YILDA YANLIŞLARIMIZ OLDU"

İlk 2 yılda yanlışlarımız, zaman kayıplarımız oldu. Hedef, niyet, arzu, çabalar göz ardı edilemez. Evet sabır diyorsunuz, ben de diyorum. İlk yılımız bu kadar sıkıntılı geçmeseydi, daha fazla sabredebilirdik. İkinci yılımızda daha başarılı olmamız gerekir diyerek reformlar ya yavaşladı ya da ertelendi.

"YARDIMLARIMIZ GÖZ ARDI EDİLDİ"

Şu 30 koli, bu 50 koli yardım yapmış diye isim verilirken pandemi süresince bizim yaptığımız yardımlar göz ardı edildi.

"YENİDEN YAPILANDIRMAYA MECBURUZ"

Fenerbahçe Spor Kulübü'nde, ücret alan sporcuları çıkardığımız takdirde, teknik kadrolar dahil olmak üzere 1203 kişi çalışıyor. Diğer kulüplerle karşılaştırdığımız zaman biraz yüksek. Bazı konuları tercihen, bazılarını mecburen yapmak zorundayız. Finansal konuları da göz önünde bulundurunca bir yeniden yapılandırmaya mecburuz.

"OBRADOVIC, EFSANE BİR HOCADIR"

Obradovic'e her zaman ifade ettiğim gibi teşekkür ediyorum. Ne başarılar yaşattı, ne mutluluklar tattırdı. Efsane bir hocadır. Gitmesi travmatik bir durumdu. Kalması için uğraştık ancak gitmek istiyorsa burası Fenerbahçe Kulübü. O da kalmayı çok istiyordu. Ancak, ailesiyle bazı konularda sorunlar vardı. Biz 30 milyon dolarlık bütçelerden 18-20 milyonlara indik, mecburen indik. Niye inmek zorunda kaldığımıza bakmak lazım. Basketbol şubesinin açığı, futbol şubesinin açığının yarısı kadar.

Hocamız Obradovic yeni yapılanmada yardımcı oldu. Onun da görüşlerini aldık. Obradovic'in yerini doldurmak kolay değildir. Ayrıldığı kulüpler, sıkıntılı dönemler yaşamıştır. Bununla beraber bana sorarsanız, Semih Özsoy ve Maurizio Gherardini 15 günlük sürede müthiş iş çıkardılar. Basketboldan anlayan insanların kabul göreceği, heyecanlanacağı, kendi alanında marka bir ismi çok kısa sürede kulübün başına getirdik. Sürpriz yaptık. Hocamızla beraber bu 3 ayaklı yaklaşım kadro yapılanmasını yaptı. 1-2 adım daha kaldı. Geçmişe nazaran baktığımız zaman rakamlara, maliyet performans açısından en iyisini yaptığımızı düşünüyoruz. Sahada göreceğiz. Semih Özsoy, TV'den açıklama yapacak. Daha detaylı bir şekilde kamuoyuyla paylaşacağız.

"BİZİM POLİTİKAMIZ TÜRKLEŞTİRMEDİR"

Takım yapılanmamızda önceki sezon transferlerinde gereken verimi alamadığımız konusu, doğru bir tespit. Karşı görüşümüz yok. Takımımız daha kollektif olmasına rağmen bazı kırılma noktaları yaşadık. Doğru hamlelerle bu kırılmalardan çıkamadık. 20. haftada en büyük şampiyonluk adayı gösterilirken yarıştan koptuk. Bizim politikamız, Türkleştirmedir. 2 senedir düşündüğümüz, aktif bir şekilde planlamaya koyduğumuz politikadır. TFF'nin sürpriz bir şekilde bizle paylaştığı rakamlara baktığımız zaman daha fazla Türkleşmemiz gerekiyor.

"ARMA İÇİN DEĞİL, KONTRAT İÇİN"

Tüm yabancılar için değil ama çoğu için kontrat için mücadele etmek, arma için mücadele etmenin önüne geçmektedir. Türk futbolcularda daha fazla aidiyet işlemek mümkün. Bunla beraber ekonomik şartlarımız her anlamda bizi kısıtlıyor.

"TFF AYNISINI YAPARSA, BU SEFER FARKLI OLUR"

TFF, devre arasında oyuncu lisanslama konusunda bize sorunlar çıkardı. Bu yaz aynı şeyler olursa bizim açımızdan işler farklı olur. Onu söyleyeyim.

"PANDEMİ, BİZE FIRSAT DA YARATACAK"

İyi bir portföyümüz var elimizde. Pandemi sıkıntılar yaratıyor ama fırsatlar da yaratacak. Pandemi, kiralama açısından bize fırsat transferleri yaratacaktır. Transfer sezonuna 3-4 hafta olduğu için mali genel kurulda daha net bilgiler vereceğim.

"3 TEMMUZ KIRMIZI ÇİZGİDİR"

3 Temmuz tüm Fenerbahçelilerin kırmızı çizgisidir. Ülkemize kastedenler, 3 Temmuz'da sarı lacivert bir duvara çarpmıştır. Aziz Yıldırım, o dönemde kahramanca liderlik yapmıştır. Kendimizi korumak için bu örgütün tüm rüzgarı arkasına aldığı en heybetli, en ihtişamlı döneminde, yapayalnız kalmamıza rağmen bu örgütle başa çıkılmıştır. Daha sonra bu örgüte yönelik olan eleştirilerin de fitilini yakmıştır.

"BAZI OYUNCULARIMIZA BAŞKA KULÜPLERDEN İLGİ VAR"

Bazı oyuncularımızla ilgilenen, alaka gösteren kulüpler var. Ne kadar bonservis cephanemiz olacak bilemiyoruz. Bonservisi olmayan oyuncular sizi aldatmasın ama bir imza parası olayı var. Bonservis olarak UEFA'nın hesabına girmiyor ama bizim cebimizden çıkıyor. Konuştuğumuz hocalar şunu soruyor, 'Benden ne istiyorsun, gelecek sezon şampiyonluk mu, 2-3 sezon içinde şampiyonluk mu?' Paralel düşünmeliyiz.

"AMACIMIZ, YAŞ ORTALAMASI VE MAAŞ BÜTÇESİNİ İNDİRMEK"

"Her bir kuruşumuzu önümüzdeki sezon için harcayalım" diyorlar. "Almanya'dan 18 yaşındaki bir oyuncuya 100 bin euro olsa bile harcamayalım" diyorlar. Ana hedefimiz, yaş ortalaması ve maaş bütçesini indirmek, omurgayı oluşturmak, Türklere odaklanmak, finansal sıkıntılardan dolayı bonservissiz oyunculara odaklanmak veya kiralamak.

"ÇOCUKLARI ÇOK ÜZDÜK"

Göreve geldiğim zaman en büyük korkumuz, endişemiz bu desteğin karşılığını verememekti. En çok korktuğum konu çocukları üzmekti. Bir nebze bunu yaşadık. İki senede sizi çok üzdük. Çocukları çok üzdük, kendi çocuklarımdan biliyorum.

"CAMİAMIZ İÇİN HER ŞEYİ YAPTIK"

Sizler, bizleri destekledikçe aramızdaki bağ kuvvetli oldukça zorluklar ne olursa olsun aşacağız. Engeller olacaktır. Bizim bu sezon yaşadığımız engelleri, Fenerbahçe tarihindeki en büyük engeller. 3 Temmuz'da evet büyük bir saldırıya uğradık, hain bir tuzak ve kumpastı. Camiamız için her şeyi yaptık. Zaman gösterecek, bilenler biliyor, kapalı kapılar ardında neler yaşadığımız, bizden önce görevdekilerin hareket eylemlerini zaman gösterecektir. Kol kırılır, yen içinde kalır düşüncesini bırakacağız dediğim buydu. Gelenlerin, gidenler tarafından bu kadar malzeme yapıldığını ilk defa görüyorum. Sağlık olsun.

"BU KOMBİNELERİ ÇIKARMAMIZ GEREKİYOR"

Önümüzdeki sezonun nasıl olacağını kimse bilmiyor. Federasyon da ne yapacağını bilemiyor. Durumlar aylık, günlük değişiyor. Avrupa'da stadyuma taraftar alınması konuşuluyor. Sezonun tamamının seyircisiz olacağını düşünmüyorum. Bu kombineleri çıkarmamız gerekiyor. 2 sezondur tribünlerde şampiyonuz. Sahalarda da şampiyon olduğumuz zaman ne kadar farklı olacağını da biliyorum. Bu kombineler çıktığı zaman, lütfen bizi yalnız bırakmayın.

"BU SEKTÖR BATAK BİR SEKTÖR"

Geldiğimiz noktada acilen bir yapılandırma yapmamız şart. Bu sektör batak ama sektörün bataktan çıkması doğru kurgulamayla son derece mümkün. Bu görevde olan insanlar da sosyal bir sorumluluk yerine getiriyorlar. Bu paraları cebimize atmıyoruz. Sıkıntılı olan 3 büyük kulübün başkanları, sıkıntıları yaratan değil sıkıntıları çözmeye çalışan insanlar.

"UEFA 'NE OLDU, NE OLDU' DİYE SORUYOR"

Bankalar, birçok sektörde borcu zarara atıyorlar. Demiyorum ki kredi borçları silinsin ama bazı sektörlere gösterilen esneklik, başka sektörlere de gösterilsin. Ayrıca, UEFA'ya yeniden yapılandırma sözümüz var. UEFA'yla yazışıyoruz, 'Ne oldu, ne oldu' diye soruyorlar. Biz de dilimiz döndüğünce anlatıyoruz.

"BİZİ TRANSFER YAPAMAZ HALE GETİRDİLER"

Gelelim harcama limitlerine. Devre arasında çok uğraştılar. Artılar yazdılar, başka yerlerden eksilttiler. Bizi transfer yapamaz hale getirdiler. UEFA da TFF'nin harcama limitinin içerisinde ana para ödemeyi anlamakta zorluk yaşıyor. Ana parayı ödeyemiyoruz. Bu yüzdendir ki ana paranın harcama limiti hesabında olmaması lazım. Yeniden yapılandırma yaparsak, ödeyemediğimiz ana parayı o limitin içinde tutmamız lazım. Sözlerimi dikkatli seçmek istiyorum.

Harcama limitini lisans kurulu var, o belirliyor. Mart ayında 18 kulüp, harcama limitlerinin yapısal olarak daha gerçekçi olması için öneri sunduk, 8-9 maddelik. 18 kulüp hemfikirdi. Burada, bir kulüp maddelerden birinde farklı görüş vardı, not ettik federasyona gönderdik. Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz. 3-4 ay geçti. Bu bekletildi. Epey müddet bekletildi. Harcama limitleri ne kadar aşılması gerekir, faizler nasıl uygulanmalı, ne olmalı. Temmuz ayına geldik, ne hikmetse bir şeyler oldu, 18 kulüp 17 kulübe düştü. Farklı şeyler söylenmeye başladı. Toplantılarda o diğer kulübün önerilerini öne çıkarıyorlar. 17 kulüp, 1 kulüp...

"TUTUMUMUZ DAHA AÇIK VE NET OLACAK"

Nasıl olacak bilemiyorum. Tüm kulüplerin ihtiyaçlarının öne çıkarılmalı. Geçen sezon böyle istedik, bu sezon böyle gidecekle bu iş gitmez. Başından söyledik, harcama limitlerinin hesaplanma şeklinin farklı hesaplanmalı. 31 Temmuz'da limitler açıklanacak. Harcama, bilet, kombine, yayıncı belli olacak mı? Bu şekilde diretmek anlam veremiyorum. Tutumumuz biraz daha açık ve net olacak.

"BU DÜZEN HERKESE ZARAR VERİR"

Keşke yanlış olsaydı, keşke tahmin ettiğimiz gibi olmasaydı ama sürdürülemez bir durum var. İşin adaleti açısından. Hem saha içi, hem saha dışı. Semih Bey ve ben, kişisel bir mevzu olan 2010/11 şampiyonluğu konusunda TFF başkanıyla ters düştük, polemiğe girdik. Ben 45 gün, Semih Bey 60 gün ceza aldı. Bir maçta olaylar yaşandı. Küfür, kıyamet, hakaret, sahaya inmeler. Federasyondan yazılar, açıkça yapılan demeçler, federasyon içerisinde yapılanma, örgüt, paralel. Federasyon içerisinden önemli kişiler işaret edilerek bazı sözler. Kovid talimatları içerisinde birinin elini sıkmak için sahaya girseniz 60 gün ceza alıyorsunuz. Olaylara verilen cezalara baktığınız zaman nokta satır başı. Adaletsizliğin normalleştirilmesi budur. Biz 3 kişi maske takmadığımız zaman 25 bin, küfür kıyamet 25-26 bin. Bunu açıklayacak. Başkaları ceza alsın demiyoruz ama hakkımızı korumamız lazım. Milyonların önünde cereyan eden bir olayı halının altına süpürüp, medya da sağ olsun olayın üstüne gitmedi. Bu düzen herkese zarar verir. Futbolun inandırıcılığı kalmaz, güven kalmaz. İşine geldi mi böyle ceza, gelmedi mi böyle ceza. Kardeşim size içinizde örgüt var diyor. Çıkıp açıklayacaksınız bunu.

"FEDERASYON BİZİ TOPLANTIYA ALMADI"

Yayıncı kuruluş sıkıntı var diyor. Paydaşlar her daim aynı gemide diyorum ama yayıncıyla ilgili ciddi sıkıntılar var. Nasıl yeni sezona hazırlanılacak bilemiyoruz. Federasyon, bundan sonraki toplantılara Kulüpler de girecek. Federasyon ilk toplantıya bizi almadı, karşı teklif vermiş federasyon. Biz bu teklifi reddediyoruz diye yazdık.

"BAŞLAMA TARİHİNE KARŞI ÇIKTIK"

26 Temmuz'da ligler bitiyor, 15 Ağustos'ta ligler başlasın diyorlar. Anlamak imkansız. İmkansız. Bize bunu söylüyorlar. Ağır bir şekilde karşı çıktık. 15 olmasın, 21 Ağustos olsun falan dediler. Kulüplere ne kadar değer verildiği, bu yaklaşımın nasıl bir yaklaşım olduğu anlaşılsın diye söylüyorum. Türkiye Süper Ligi'nin en büyük kulüplerinden biri Fenerbahçe ise bu çarpıklıkları biz gündeme getirmek zorundayız.

"YABANCI SINIRI İÇİN TAHKİM'E GİTTİK"

Birkaç hafta var transfere, 4-5 hafta var liglerin başlamasına. Dediler biz bu konuda (yabancı sayısı) karar alacağız. Biz Fenerbahçe olarak istişare edelim. Sadece yabancı sayısı mı, özkaynaktan oyuncu oynatmak mı, yabancı oyuncunun niteliği mi ele almak lazım dedik. Federasyon dedi ki, küçük de olsa adım atacağımdedi. Bize böyle bir evrak yolladılar. Kutucuklar var, şu sezon şu kadar yabancı, altyapıdan oyuncu, yedekten oyuncu... Ne düşünüyorsunuz dediler, illa ki bu sezon bir adım atılacaksa görüşümüz şudur dedik. Biz Tahkim'e gittik. Bu yeni değişiklik Fenerbahçe'nin işine gelirdi belki. 11 yabancı oynatmak yanlış diyorlar, bu kadar genç bir ülkede yanlıştır, katılıyorum. Böyle kardeşim, biz karar verdik, uygulayın, istişaresiz böyle olmaz. Tüm paydaşlar bir çalıştay yapar, sürdürülebilir gerçekçi bir model oluşturulur. Transfere 2-3 hafta kala böyle olmaz. Bizim dışımızda başka kulüplerin kontrat sıkıntıları olduğu için bu düzenlemenin bundan sonraki sezon uygulanması gerektiğine inandığımız için tahkime başvurduk. 9 kulüp başvurmuş, biri de biziz. Bu kadar önemli bir karar, hepimizi derinden etkiliyor. Hepimize dikte ettiriliyor. Bizi zorlayacak bir karar değil ama kendimizi düşünmüyoruz. Başka kulüpler sıkıntıya giriyor, onların yanındayız.

"BU BÖYLE GİTMEZ"

İnşallah yeni yabancı oyuncu kısıtlaması kararından dönülür. Federasyon ile ligin paydaşları arasında bir kopukluk var. Bu, böyle gitmez.

"BU FEDERASYON TÜRK FUTBOLUNA NE KADAR FAYDA SAĞLAR, ŞÜPHELERİM VAR"

TFF ile bir sıkıntı yaşadık. Yalan değil. Hakem hatalarından, harcama limitlerinden, genel muameleden. Her ziyaretimiz basın malzemesi edildi. 2010/11 şampiyonu kimdir, kim değildir sıkıntıları yaşadık. Bizim camiamız için üzücü. Böyle olmamalıydı. Bizim görevimiz, bu camianın çıkarlarını korumak. Vefa Bey bize destek oldu, bizim liderimiz zaten. Kırmızı çizgimiz zaten. Bu federasyon, Türk futboluna ne kadar fayda sağlayabilir şüphelerim var. Bir gün 2. Lig, 3. Lig oynanacak deniyor. Sonra oynanmayacak deniyor, kulüpler ayağa kalkıyor. Sürdürülebilir yönetim değil. İnşallah bu ortam bir an önce son bulur.

"HİÇBİR KULÜP BU KADAR SALDIRIYA UĞRAMAMIŞTIR"

Hiçbir kulüp yönetimi ve başkanı bu kadar saldırıya uğramamıştır. Malum yerler, kanallar, yorumcular, gazeteler ve üstüne federasyonu koyuyorsunuz. Bu çabayı çok az insan biliyor. Bu kulüpler yönetimler ne aldılar, ne verdiler, gelirleri nereye götürdüler, giderleri nereye götürdüler bunlara bakacaksınız. Gazetelere bakıp ya siz milyonlar harcayacaksınız, kredi vermeyelim oluyor.

"FUTBOLCULAR İÇİN YENİ FORMÜL"

Futbolcular için bir formül geliştirdik. Pandemi döneminde maaşınızın yarısını alın, yıllık maaşınızın 15'i oluyor. Ya da bir denetim firması tutalım. O belirlesin. Onu da seçebilirsiniz. İkisini de seçmeyebilirsiniz, o zaman FIFA'ya gidelim dedim. Pandemi döneminde FIFA, orantılı olun ve aynı muameleyi yapın diyor. Oyuncularda 1-2 kişi dışında, yabancı yerli destek verdiler. Onlarınki teknik. Hemen sosyal medyada kampanya başlatmayın. Reddeden kimse yok.

"FUTBOLCULARA KIZIYORUM"

Pandemi sonrası fırsatlar geldi, değerlendiremedik. Futbolculara kızıyorum. İyi insanlar, iyi çocuklar, karakterliler ama pandemi sonrası gelen fırsatları reddettiler. Pandemi döneminde iyi çalıştık ve iyi antrenman yaptık. Rakamlara baktığımı zaman 110-112 km koşuyoruz her maç, olmuyor. 20. haftadan sonra 7 maçta 21 puanın 18'ini kaybettik. Şimdi onlar dile getiriliyor, "Önce Fenerbahçe'ye kıydılar, sonra buna, şimdi şuna" diyorlar. Hakemi de yenecek sistem kuracaksınız diyorsunuz, demek kolay. Sistem bu sezon hiç bu kadar garip olmamıştı. İlk biz dile getirdik, ocak ayında. Başkaları da gelecek dedik, geldiler.

"SOL BEKTE YANLIŞ YAPTIK"

Mazeret üretmek için söylemiyorum. Sol bekte yanlış yaptık. Hasan Ali ile sezon geçer dedik. Devre arası sorunumuzu gidermek istedik, ona da müsaade etmediler. Devre arasında 1-2 transferle bu takım bambaşka bir noktaya gelebilirdi. Dersler aldık. Bazı şeyleri tecrübe ederek öğreniyorsunuz. Bugünkü planlamada bunu görüyorsunuz. Harcama limitini bizi kısıtlamak için kullanırlarsa işler farklı olur. İnşallah federasyonda aklıselim kazanır.

Fenerbahçe Ali Koç Haberler