Daha Önce Duymadığınız Psikolojik Gerçekler
Yıllar geçtikçe bilim adamları insan beyninde gizlenmiş olan gizemleri ve eksikliklerinin çoğunu ortaya çıkarttı. Beynimizin içinde gizlenmiş bu gerçekleri öğrenmeye ne dersiniz?
Hafızamız sürekli yenilenir. Anılarımız kısa filmler olarak beynimizde kaydedilir ve bir rafa kaldırılır. Hafızamızdaki kesitler yakın geçmişimizde gerçekleşen olaylardan etkilenebilir. Beynimizde bilinçsizce kaydettiğimiz ve ne işe yaradığını bilmediğimiz şeyleri bulmak için bir yolculuğa çıkmaya ne dersiniz?
Sınırlı sayıda arkadaşımız vardır
Kişinin yakın çevresinde bağlarını sürekli sürdürebileceği kişi sayısı bellidir. Ancak Facebook gibi sosyal medya araçlarında binlerce arkadaşınız olsa bile 50 ila 200 kişi dışında kimseyle iletişim halinde olmazsınız.
Meşgul olmak mutluluğumuzu etkiliyor
Havaalanında olduğunuzu düşünün ve bagajınızı almanız gerekiyor. 10 dakika içinde bagajınızı alacağınız yeri buldunuz. Ancak başka bir yol bulup bagajınızı alacağınız yeri 2 dakika içerisinde bulursanız kalan 8 dakika da çantanızın gelmesini beklersiniz.
Her 2 durumda da bagajınızı almak 10 dakika sürüyor. Fakat ikinci senaryoda muhtemelen kendinizi daha sabırsız ve memnuniyetsiz hissedeceksiniz. Bunun nedeni beynimizin hoşlanmadığı şeylerle meşgul olmasıdır.
Beynimiz en fazla 3-4 şeyi ezberler
Çalışmalara göre, beynimizin bir seferde en fazla 3-4 parça bilgi depolayabiliyor. Bu bilgi sadece 20-30 saniye korunabilir. Bu saatten sonra, hafızamızda tekrarlamazsak bilgiyi unuturuz. Örneğin, araba kullanırken telefonda konuşuyorsunuz ve telefonun diğer ucundaki kişi size bir numara veriyor siz bu numarayı yazamazsınız ve ezberlemeye çalışırsınız, sayıyı tekrar etmek kısa süreli belliğinizde saklamanıza neden olur.
Görsel algılarımız gerçekten farklıdır
Beynimiz görsel imgeleri analiz eder ve bunları bizim erişebileceğimiz bir biçimde yorumlar. Örneğin, bir metni hızlı bir şekilde okuyabilmemiz aslında her kelimenin ilk ve son harflerini görmemizle alakalıdır. Metnin geri kalanını, geçmiş deneyimlerimize dayanarak sezgisel olarak okunur.
Zamanımızın % 30'unu hayal kurmak için harcıyoruz
Kaliforniya Üniversitesi bilim adamları, her gün zamanımızın % 30'unu hayal kurarak geçirdiğimizi söylüyorlar. Araştırmalara göre, hayallerde dolaşmayı seven insanların daha yaratıcı olduklarını gösteriyor. Ayrıca hayal kuranlar, sorun çözümünde ve stresten kurtulmada daha iyidir.
Yiyecek, cinsellik ve tehlike
İnsanlar sürekli çevresini tarar ve kendine bir cevap arar. Ben yiyebilir miyim? Bununla yatabilir miyim? Bundan kurtulabilir miyim? İnsanlar için yiyecek, cinsellik ve tehlike hayatta kalmamız için temel unsurlardır ve bu 3 şeyi hayatımızda göz ardı edemeyiz.
Olabildiğince çok seçeneğe ihtiyacımız var
Yapılan bir araştırmaya göre, bir süpermarkette 2 masa oluşturdu. İlk masaya 6 çeşit reçel ikinci masaya 24 çeşit reçel yerleştirildi. Sonuç olarak müşterilerin %60'ı ikinci masayı tercih etti. Bunun nedeni, insanlar sınırlı sayıda seçenek olduğunda doğru kararı daha kolay verir ancak yine de çeşitliği isterler, zor olan her zaman daha cazip gelir ve üstelerler.
Kararlarımızın çoğu bilinçsizdir
Tüm eylemlerimizin dikkatli ve planlanmış olmasını isteriz ancak, günlük verdiğimiz kararların %60 ila %80'i bilinçaltımız tarafında oluşturulur. Biz bu kararları düşünmeyiz ama yaparız. Beynimiz saniyede milyonlarca veri ile dolar. Fazla tüketimi önlemek için verilerin bir kısmı bilinçaltına sürüklenir mesela anahtarı cepten çıkarma, ışıkları kapatma, ön kapıyı açma bu tarz işlemler otomatik olarak düşünmeden yapılır.