Üçlü Danışma Kurulu Toplantısı
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, 2821 Sayılı Sendikalar Kanunu ile 2822 Sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu'nunda Değişiklik Öngören Teklifin 'Kendileri İçin En Alt Düzeyde Bir Sınırlama Olduğunu' İfade Ederek, 'Eğer Onun Üzerinde Daha Uygun, Daha Gelişmiş Bir Çözüm Üretebilirsek Kanunda Değişiklik Öngöreceğiz' Dedi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, 2821 sayılı Sendikalar Kanunu ile 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu'nunda değişiklik öngören teklifin ''kendileri için en alt düzeyde bir sınırlama olduğunu'' ifade ederek, ''Eğer onun üzerinde daha uygun, daha gelişmiş bir çözüm üretebilirsek kanunda değişiklik öngöreceğiz'' dedi.
Bakan Dinçer, işçi ve işveren konfederasyonlarının temsilcilerinin katılımıyla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nda gerçekleştirilen Üçlü Danışma Kurulu toplantısından sonra gazetecilere açıklamalarda bulundu.
İki kanunla ilgili olarak ''ILO tarafından kendilerine yöneltilen eleştiriler olduğunu'' ifade eden Dinçer, ''Daha önceden işçi ve işveren konfederasyonlarımız kanun üzerinde çalışmalar yapmıştı ve bu kanun halen Mecliste beklemekteydi. Önümüzdeki dönemde, özellikle Meclis açıldıktan sonraki süreyi kendimiz için bir fırsat olarak görüyoruz ve bu kanunların çıkarılmasıyla ilgili çalışmalarımızı yoğunlaştırmış bulunuyoruz'' dedi.
Mutabakata vardıkları konuların dışında üzerinde tartışılması gereken hususları yeniden gözden geçirdiklerini anlatan Dinçer, çalışmaların teknik heyetler düzeyinde devam edeceğini ve bir sonraki toplantının 2 Eylülde yapılacağını söyledi.
Bakan Dinçer, bugünkü tartışmalarda genel çerçeveyi ortaya koyduklarını dile getirerek, şunları kaydetti:
''Genel çerçeveyi ortaya koyarken de metodolojik olarak ILO'nun bu konudaki temel değerlerini ve ilkelerini, AB ülkelerindeki uygulamaları teorik olarak belirledik. Bir çerçeve çizdik. İdeal olarak Türkiye'de ne yapabiliriz? Bakanlığımız bu konuda geniş bir çalışma yaptı ve sunumda bulundu. Sunumdan sonra da sendikalarımızın değerlendirmelerini aldık.''
Bakan Dinçer, bir gazetecinin, ''iyileştirmeden ne anlaşılması gerektiğini'' sorması üzerine, genel eğilim olarak uluslararası ölçütler çerçevesinde ana ilkelerin ortaya konduğunu ifade ederek, ''Uluslararası ülkeler ve düzenlemeler veya standartlar çok katı ve çok net bir şekilde bir ülkenin ne yapacağını belirleyen kurallar değiller. Dolayısıyla biz uluslararası çerçeveye bağlı kalmak şartıyla kendi ülkemizin gerçeklerini ve sendikalarımızın içinde bulunduğu şartları da göz önünde bulunduracağız'' diye konuştu.
Bakan Dinçer, iş kolu barajıyla ilgili bir soruya, ''Şu anda mevcut teklifte iş kolu barajları kaldırılıyor, iş yeri barajları devam ettiriliyor. Mesela işçi sendikalarımızın talepleri arasında iş yeri barajının düşürülmesi konusu var. Biz de bu konuyu kendi aramızda tartışıyoruz. Yapsak nasıl sonuç doğurabilir? Yahut bu barajları yüzde kaça indirirsek ülkede mevcut şartlar zarar görmeden, sosyal barışı bozmadan etkin bir çalışma yürütebiliriz? Tartışıyoruz'' yanıtını verdi.