Haberler

    Kyrie’nin dünyası

    “Kendi çıkarlarına zarar vermek pahasına bile olsa kötülük etmemeye karar verdiğinde, özgür bir şekilde davranıyorsun.” Yukarıdaki cümle kimilerine tanıdık gelebilir.

    “Kendi çıkarlarına zarar vermek pahasına bile olsa kötülük etmemeye karar verdiğinde, özgür bir şekilde davranıyorsun.”


    Yukarıdaki cümle kimilerine tanıdık gelebilir. Sofi’nin Dünyası felsefeyi tanımak adına önemli bir eser, bir dönem ülkemizde de öğrencilere okutulan kitap şimdilerde o kadar revaçta değil. Kitabın aksine şimdilerde revaçta olan şeylerden biriyse Kyrie Irving’i eleştirmek. Onun yeteneklerini sahada izleyebilmek neredeyse bir lütuf; inanılmaz dribbling yeteneği, yeri geldiğinde beşe bir oynayabilecek bir hücum gücü ve muhteşem bir skorerlik... Sahanın içinde bu sayılanlardan belki çok daha fazlası ama saha dışına adım attığında yetenekleri kadar endişe uyandıran bir karakter. Hayat saf iyilik veya saf kötülükten ibaret değildir fakat her daim ortasında da kalamazsınız. Kyrie de alıntının bahsettiği üzere bir karara doğru amansızca koşuyor. Onun özgürlük anlayışını kestirebilmek için Sofi’nin Dünyası’ndan fazlası gerekli, ama hikâyenin böyle başlamadığı kesin.

    Genç oyun kurucu, kariyerinin başında kendini belki de ona en uygun takımda bulmuştu. Cleveland Cavaliers post-Lebron dönemini yaşıyordu ve başarıdan oldukça uzaklardı. Öyle bir uzaklık ki, sahada yeteneğe dair izler görmek bile oldukça şaşırtıcı oluyordu. Liseden bu yana yeteneklerini sergilemekten hiç çekinmeyen Kyrie, şehre ilaç gibi gelmişti. Lebron kadar takımı yukarı çekemiyordu ama bireysel olarak herkesi kendine hayran bırakıyordu. Bu süreç üç sene boyunca aynı şekilde devam etti. Ta ki şehrin kralı, çıktığı seferden geri dönmeye karar verene dek…


    “…Artık kendimi bir mentör olarak görüyorum ve genç yeteneklere önderlik edeceğim için heyecanlıyım. Kyrie Irving’in ligimizin en iyi oyun kurucularından biri olmasına yardım edebileceğimi düşünüyorum…”


    Bu açıklama, Lebron James’in Cleveland Cavaliers’a dönüşünü müjdeleyen yazının ufak bir kısmı. Kyrie’yle ilgili söylediklerinden sonrasında pişman olmuş mudur bilinmez ama Kyrie’nin bireysel bir skorerden ziyade bir kazanana dönüşmesinde Lebron’un payı gerçekten de yadsınamaz. Kralın en güvendiği askere dönüşen Kyrie, bu rolde harikalar yaratıyordu. Bu ikili Kevin Love’u da yanlarına alarak korkutucu Golden State Warriors’ın karşısına dikildiler. Üç finalden ikisini kaybettiler ancak ikinci rauntta asla unutulmayacak ve destansı bir şekilde kazandılar. O seride Kyrie’nin Stephen Curry üzerinden attığı üçlük ise muhteşem serinin en güzel detaylarından biriydi. Üçüncü ve kaybedilen finalden sonra ise olanlar oldu. 24 yaşında şampiyonluğa ulaşan ve ligin en iyi oyun kurucuların biri olarak kabul edilen Kyrie, yardımcılık rolüne sığamıyordu artık. Bu yetmeme hâli, o ana kadar tanıdığımız Kyrie’yi geri dönülmez bir yola sokacaktı.

    Kabul edelim ki kralın yönettiği bir yerde yaşamak kolay değil. Kariyeri boyunca oynadığı takımlarda mutlak bir hakimiyet kuran Lebron, her türlü kararda birinci önceliğe sahipti ve peşinden herkesi sürüklüyordu. İşte bu mutlak hakimiyeti iyi bilen Kyrie, tam da bu sebeple kimseyle konuşmadan oradan uzaklaşmaya karar verdi. Geri dönme çağrılarına kulak asmadı ve takımını dizinden ameliyat olmakla tehdit edip zorla takas masasına oturttu. O artık kendi hükümdarlığını istiyordu ve onu isteyecek çok fazla takım vardı. Herkesin bildiği üzere, Kyrie yarışını kazanan Danny Ainge ve Boston Celtics oldu. Seneler boyunca takımına kazandırdığı draft hakları ve oyuncularla ün yapan yapan Ainge, bu hamleden sonra herkes tarafından övülüyordu. Takım için o sezon her şey güzel başlayacak sanılırken önce Gordon Hayward’ın talihsiz sakatlığı geldi, sonrasında da Kyrie’nin uzun zamandır beklettiği diz ameliyatıyla ilk sezon kapandı.

    İyileşme süreci sırasında rahat durmayan Kyrie, dünyanın düz olduğuna inandığını belirterek herkeste şok etkisi yarattı. Gelen tepkiler üzerine özür dilese de laf ağızdan çıkmıştı bir kere. Ameliyat süreci ve düz dünya açıklamalarından sonra sıra geldi Celtics’le ikinci yılına. Kendisi Celtics’e gelirken yeşil-beyaz formayla liderlik yaptığı anları hayal kurmuş olabilir ama bu hayal hiçbir zaman gerçekleşmedi. İkinci yılda herkes sağlıklıydı fakat takım içi sıkıntılar bir türlü bitmek bilmedi. Takıma liderlik etmenin nasıl bir kavram olduğunu çözemedi Kyrie, üstüne medya karşısına geçip Lebron’la alakalı günah çıkardı. Sezon içinde takım arkadaşları tartışırken onlara müdahale etmedi, yenilgilerden sonra genç oyuncuların kazanmayı bilmediğini dile getirip onları medyanın önüne attı. Kısacası liderden ziyade takım içindeki deli konumuna düştü. Son olarak da söz verdiği hâlde Celtics’le kontrat yenilemeyip serbest kaldı.

    Kyrie o kadar yetenekli ki, yarattığı problemlere rağmen onu isteyenler hâlâ hazırda bekliyordu. Kevin Durant de onlardan biriydi. Warriors’la son sezonunda pürüzler yaşayan yetenekli forvet, güçlerini Kyrie’yle birleştirerek Brooklyn Nets’in yolunu tuttu. Sakatlığı sebebiyle bir sezon gecikmeli takıma katılacak olan Durant, belki de bu birleşme kararına pişman olabilir. Zira Kyrie daha sezonun başından yine problem olmaya başladı. Takımın sezon öncesi kampında kadronun fotoğrafı çekilecekken şapkasını çıkarmayı reddeden Irving, yetkililerden fotoğrafı buna göre düzenlemelerini talep etti. İsmi açıklanmayan bir takım yetkilisi oyuncunun bu huy değişimlerinden endişe duyduklarını basına sızdırdı. Geçtiğimiz sezonlarda yapılanmasıyla herkes tarafından takdir kazanan Nets, nasıl bir belaya bulaştıklarının erkenden farkına varmış oldular. Bu sezon öyle veya böyle takımın lideri Kyrie olacak. Ama bu sezon nasıl bir takım arkadaşı olduğu, önümüzdeki seneyi de etkileyecek. Durant seneye döndüğünde soyunma odasında bir savaş alanı bulabilir. Kariyeri boyunca huzuru arayan Durant, ilk olaylarda Kyrie’nin arkasında dursa da devamında nasıl bir pozisyon alacağı belirsiz.

    Kyrie Irving hâlen genç ve yeni takımı Brooklyn Nets’le uzun süreli bir kontrat imzalamış durumda. Kimse sahada yaşattığı anları, şampiyonluk yüzüğünü veya kontratını ondan geri alamaz. Fakat nasıl anılacağı kısmı hâlâ belli değil. Kyrie, Cavaliers’tan ayrıldığı günden bu yana hep kendi çıkarlarını gözetti ve bir yerden sonra da başladığı yere geri dönemedi. Bu kafa yapısını veya garip davranışlarını devam ettirirse tüm apoletlerine rağmen pek de iyi anılmayacak. Eğer değişmeyi isterse, tıpkı Sofi gibi özgür kalabilir. Kendini tamamen özgür bırakabilen bir Kyrie ise herkesin yüzünü güldürür.

    Kaynak: EuroSport.com / Spor

    Cleveland Cavaliers Kyrie Irving Spor Haberler

    500
    Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
    title