Haberler

Samsun: Türkiye'nin Ulusal Güvenliği ve Refahı Nanoteknolojiye Bağlı

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (Omü) Fen Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Halis Ölmez, Türkiye'nin Ulusal Güvenliği, Gelişmesi, Kalkınması ve Refahının Nanoteknolojiye Bağlı Olduğunu Söyledi.

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Halis Ölmez, Türkiye'nin ulusal güvenliği, gelişmesi, kalkınması ve refahının nanoteknolojiye bağlı olduğunu söyledi.

Bilkent Üniversitesi'nde nanobilim ve nanoteknoloji çalışmalarına başlandığını kaydeden Prof. Dr. Halis Ölmez, A'dan Z'ye nanoteknoloji hakkında bilgi verdi. Günlük hayatta kullanılan ürünlerin atomlardan yapıldığını, bu ürünlerin özelliklerinin atomlarının düzenleniş şekline bağlı olduğunu dile getiren Ölmez, "Sözgelimi karbon atomlarını uygun bir şekilde yeniden düzenlersek kömürü elmasa dönüştürebiliriz. Ancak günümüzün üretim metotları moleküler düzeyde oldukça kabadır ve tek tek değil büyük yığınlar halinde atomları kullanır. Gelecekte moleküler düzeyde doğanın temel yapı elemanlarını kolaylıkla, ucuz bir şekilde ve genelde fizik kanunlarına bağlı kalarak biraraya getirebilecek ve olağandışı şeyler üretebileceğiz. Bu nanoteknoloji sayesinde olacak" dedi.

İlk bilgisayarın (ENIAC, 1946) bir oda büyüklüğünde olduğunu, bugün ise cep PC tabir edilen avuç içine sığabilen bilgisayarlar bulunduğunu kaydeden Prof. Dr. Halis Ölmez, "Peki bu küçülme nereye kadar devam edecek? Minileşmenin altında yatan teknoloji nedir? Gelecekte bizleri bekleyen kolaylıklar ve tehlikeler nelerdir? İşte bunun cevabı nanoteknolojide gizlidir" diyerek, bu alanda Türkiye'nin çalışmalarını hızlandırması gerektiğine dikkat çekti.

Nanoteknolojinin biyolojik sistemlerden esinlenerek molekülsel makinelerin yapılabileceği düşüncesinden doğduğunu söyleyen Ölmez, içinde bulunduğumuz tabiatta sayısız nanoteknolojik harikalar bulunduğunu belirtti. Bilim adamlarının doğada yaratılmış olan bu nanoölçekteki olguları ve yöntemleri öğrenmeye ve kendi kendini çoğaltabilen, denetleyebilen, kontrol edebilen, onarabilen araçlar, malzemeler ve yapılar oluşturmaya çalıştığına işaret eden Ölmez, "Nanoteknoloji, nanometre (nm, 10-9 m, metrenin milyarda biri, atomik büyüklüğün 10 katı) ölçeğindeki fiziksel, kimyasal ve biyolojik olayların anlaşılması, kontrolü ve bu boyutlarda fonksiyonel olan malzemelerin, araçların ve sistemlerin geliştirilmesi ve üretimi demektir. Nanobilim ve nanoteknolojinin ilgi alanına giren çalışmalar yaklaşık 10 seneden beri dünya ülkelerinin sivil-askeri bilim ve teknolojik stratejilerini belirler hale gelmiştir. Nanoölçek seviyesinde malzemelerin özellikleri makroskopik ölçekten tamamen farklı olup nanoölçeğe yaklaştıkça birçok özel ve yararlı olay ve yeni özellikler ortaya çıkmaktadır. Örneğin; momentum, enerji ve kütle iletim özellikleri artık sürekli değil kesiklidir. Benzer olarak optik, elektronik, manyetik ve kimyasal davranışlar klasik değil kuvantumludur. Nanoölçekte yapı ve sistemlerin renkleri değişir" diye konuştu.

Günümüzde maddeyi nanometre seviyesinde işleyerek ve ortaya çıkan değişik özellikleri kullanarak, yeni teknolojik nanoölçekte aygıtlar ve malzemeler yapmanın mümkün olduğunu ifade eden Ölmez, önümüzdeki birkaç 10 yıl içinde nanoteknoloji sayesinde mikroskop altında görülebilen nanoölçekte süper bilgisayarlar geliştirilebileceğini, insan vücudunun içinde hastalıklı dokuyu bulup iyileştiren, ameliyat yapan nanorobotlar bulunabileceğini, insan beyninin kapasitesinin ek nanohafızalarla güçlendirilebileceğini, kirliliği önleyen nanoparçacıklar sayesinde fabrikaların çevreyi çok daha az kirleteceğini vurguladı.

"NANOTEKNOLOJİ ÖNÜMÜZDEKİ BİRKAÇ 10 YIL İÇİNDE UYGARLIĞA DAMGASINI VURACAK"

Ulusal güvenliği ilgilendiren konularda nanomalzeme biliminin, yeni savunma sistemlerinin geliştirilmesinde ve haber alma, gizlilik konularına yönelik çok küçük boyutlarda aygıtların yapılmasında kullanılacağını açıklayan Ölmez, şunları söyledi:

"Birim ağırlık başına şu andakinden 50 kat daha hafif ve çok daha dayanıklı malzemeler üretilebilecek. Uzay araştırmaları ve havacılıkta yeni ürünlerin çıkması mümkün olacak. ABD'de de nanoteknolojiyle geliştirilen ve tek bir moleküle sığdırılan bilgisayar yongası tanıtıldı. IBM uzmanlarınca geliştirilen yeni devrenin daha önce bir karbon nanotüpten yapılmış olandan 100 bin kez daha hızlı olduğu belirtilmiştir. Öyle görünmektedir ki nanoteknoloji önümüzdeki birkaç 10 yıl içinde uygarlığa damgasını vuracaktır. Nanobilim ve nanoteknoloji çok çeşitli alanlarda hızla hayatımıza girmektedir. Bu etki sanayi, enerji, tıp ve bilgisayar sektörlerinde devrim yapacak, hidrojen enerjisi üretimi de nanoteknoloji ile ağırlıklı olarak gündeme gelecektir. Nanoteknoloji, bilişim ve haberleşmeden başlayarak savunma sanayi, uzay ve uçak teknolojileri ve hatta moleküler biyoloji ve gen mühendisliğine kadar geniş bir alanı kucaklayacak, bu arada muhtemelen tarım ve sanayi üretiminde işsizlik oluşturabilecek, petrol, altın, elmas ve para değersiz hale gelebilecektir."

Nanoteknolojinin mikro-akışkan biliminde, mekroelektromekanik ve nanoelektromekanikte, nükleik asit biyomühendisliğinde, akıllı taşıyıcı sistemlerde, nanobiyoproseslerde, biyoanalitik nanosensörlerde, nanomalzemelerin (akıllı kumaşlar, akıllı boyalar, nanokatalizörler, nanotüpler vb.) üretiminde, sağlıkta, askeri alanlarda kısmen kullanılmaya başlandığını ve önemli gelişmeler yaşandığını da ifade eden Ölmez, "ABD 3 milyar dolar kaynak ayırarak 2006 yılında yeni bir istihbarat çalışmasına başladı. Bu projeyle vücutlarına larva veya krizalit evresinde yerleştirilecek ve uzaktan kumandayla yönlendirilecek mikro vericilerle patlayıcıları tespit edebilecek ve düşman olarak gördüğü grupların haberleşmesini dinleyebilecek yarı böcek yarı robot yaratıkların geliştirilmesi amaçlanmaktadır. Nanoteknoloji ABD'de, yaklaşık 10 sene önce en öncelikli ve kritik alan olarak ilan edilmiş ve ABD'nin en çok desteklenen programlarından biri olmuştur. ABD nanoteknolojiye yılda 1.7 milyar dolar ayırarak dünya lideri olurken, Asya kökenli şirketler 1.4 milyar dolarla ABD'nin peşindedir. Mevcut 88 bin 546 nanoteknoloji patentinin yaklaşık yüzde 64'ü ABD'ye aittir. ABD'yi yakından izleyen Japon hükümeti benzeri görülmemiş parasal destekleri nanoteknoloji için seferber etmiştir. ABD ve Japonya'daki gelişmeleri kaygıyla izleyen AB de nanobilim ve nanoteknolojiyi öncelikli alan olarak ilan etmiş ve 5 yıllık bir süre için nanoteknoloji ve ilgili alanlara 1.3 milyar Euro destek ayırmıştır. Komşumuz Yunanistan'ın Girit adasında kurulu, 500 doktoralı araştırmacının çalıştığı Heraklion Araştırma Merkezi'nde nanoteknoloji geliştirme üzerine yoğun araştırmalar yapılmaktadır" şeklinde konuştu.

"DESTEKTE GEÇ KALINMASI HALİNDE, TÜRKİYE BU SON FIRSATI DA KAÇIRACAK"

İsrail'in de nanoteknoloji alanında çok hızlı davrandığını ve tanınmış bilim adamlarını nanomerkezlerde topladığını dile getiren Ölmez, nanoteknolojiden gelecek 10-15 yıl içinde büyük ve sürpriz çıktılar ve yeni pazarlar beklendiğini söyledi. Ölmez, nanoteknolojinin gelişmiş ülkelerle gelişmemiş ülkeler arasındaki arayı kapanamayacak kadar ve katlanarak artıracağını vurguladığı konuşmasına şöyle devam etti:

"Bu teknolojiye sahip olan ülkelerin refah seviyesi, ulusal savunması ve ekonomisi daha güçlü bir konuma gelecek. Ülkemizde çok yakın zamanlarda nanobilim ve nanoteknoloji ile ilgili çalışmalara başlandı. 2003'te kurulan Bilkent Üniversitesi Nanoteknoloji Araştırma Merkezi'nde (NANO-TAM) nano-fotonik ve nano-optoelektronik alanlarında çalışmalar yürütülmektedir. NANO-TAM'da 2006 yılında, Taramalı Uç Mikrokopisi Grubu tarafından nanolitografi tekniğiyle dünyanın en küçük Türk bayrağı çizilmiştir. Bu Nano-Türk bayrağının çizgileri 100 nanometre genişliğinde ve 2 nanometre yüksekliğindedir. Karşılaştırma yapmak istersek bir insanın saç teli yaklaşık olarak 50 mikron ya da 50 bin nm kalınlığındadır. Görevliler silikon bir yongayı tuval niyetine kullanarak yüzeyi kendi geliştirdikleri çok hassas mikroskopla tararken, atomik düzeyde sivriltilmiş bir iğneden voltaj darbeleri gönderip, silikon yonganın oksitlenmesini sağlamışlardır. TÜBİTAK bünyesinde oluşturulan Vizyon 2023 Projesi kapsamındaki Nanoteknoloji Strateji Grubu, 'Nanobilim ve Nanoteknoloji Stratejileri' başlıklı çalışmasında Türkiye'nin 2023 yılına kadar izlemesi gereken nanoteknoloji stratejisini belirleyerek ilgililere sunmuştur. Dilek ve beklentimiz yeterli kaynak aktarılması ve hedeflere varılmasıdır. Bu konuda vakit kaybedilmeden gerekli adımlar atılmalıdır. Ülkemiz kritik gelişmelere seyirci kalmamalıdır. Ne yazık ki Avrupa'da ulusal bir nanoteknoloji planı bulunmayan ülkeler sadece Malta ve Türkiye'dir. Bu planın hazırlanması ve bunun gerektirdiği araştırma altyapısına verilecek destekte geç kalınması halinde, Türkiye bu son fırsatı da kaçıracaktır. En önemli husus ise, Türkiye bu fırsatı da kaçırırsa, nanoteknoloji ürünleri (aygıtlar, detektörler, hızlı bilgisayarlar, uzay, uçak teknolojileri, tıp teknolojisi, gen terapi vb.) için bu teknolojiye hükmeden ülkelere alışık olduğumuzdan çok daha büyük bedeller ödemek zorunda kalacak, bu yüksek bedeli ödemeyi göze alsa bile, ulusal savunmaya hızla girmekte olan nanoteknoloji ürünlerini satın almak her zaman mümkün olmayabilecektir. Gelişmemiz, kalkınmamız, ulusal güvenliğimiz ve refahımız için tek yol bu teknolojiye hazırlıklı olmak ve bu tür konularda hem temel bilimler açısından hem de teknolojik olarak ön sıralarda yer almaktır."

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel

Haberler

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan köklü değişim mesajı: Yeni isimlerle yola devam edeceğiz

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan köklü değişim mesajı: Yeni isimlerle yola devam edeceğiz

Nihat Doğan'dan boşanma kararı alan Arzu Doğan'dan çok konuşulacak itiraflar

Nihat Doğan'dan boşanma kararı alan Arzu Doğan'dan çok konuşulacak itiraflar

Akaryakıtta tek fiyat uygulaması yarın başlıyor! 13 bin bayide fiyatlar güncellenecek

Akaryakıtta tek fiyat uygulaması yarın başlıyor! 13 bin bayide fiyatlar güncellenecek

Merkez Bankası Başkanı'ndan kamuda tasarruf paketine ilk yorum: Enflasyonla mücadelede bize yardımcı olacak

Merkez Bankası Başkanı'ndan kamuda tasarruf paketine ilk yorum: Enflasyonla mücadelede bize yardımcı olacak

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title