Haberler

Dışişleri Bakanı Gül Fransa'ya Gitti

Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, Gazeteci Hrant Dink'in Öldürülmesi ile İlgili Herkesin Olaydan Ders Alması Gerektiğini Söyledi.

Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, gazeteci Hrant Dink'in öldürülmesi ile ilgili herkesin olaydan ders alması gerektiğini söyledi.

Olayla ilgili soruşturmanın devam ettiğini hatırlatan Gül, "Bunun arkasında kimler vardır, neler vardır, hangi örgütler vardır, kimler teşvik etmiştir, bunlar tek tek ortaya çıkarılacaktır. Bu süreç işliyor" dedi. Bakan Gül, Dink cinayetinin ardından tekrar gündeme gelen TCK'nın 301. maddesinin değiştirilmesine hükümet olarak sıcak baktıklarını açıkladı. Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Gül, Lübnan için düzenlenecek bir konferans katılmak üzere Fransa'ya gitti. Gül, Esenboğa Havalimanı'nda hareketinden önce ziyareti ile ilgili açıklamalarda bulundu. Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in cenaze törenin dış dünyada nasıl değerlendirildiğinin sorulması üzerine Gül, bu suikastın son derece üzücü olduğunu söyledi. Süıkastın hemen ardından hükümet olarak olaya ilk dakika el koyduklarını ve Bakanlar Kurulu'na ara vererek Başbakan Erdoğan tarafından açıklama yapıldığını hatırlatan Gül, "Kısa süre içinde cenaze kalkmadan katil yakalandı. Şimdi soruşturma sürüyor. Bunun arkasında kim var, hangi örgütler var, kimler teşvik etmiş, bunlar tek tek ortaya çıkarılacak. Şimdi bu süreç işliyor" dedi.

Dün tüm Türkiye'nin terörü lanetlediğini, bunun dışında Türkiye'ye gelmekte çekinen, Türkiye ile ilgili yanlış fikirleri olan diasporanın önemli temsilcilerini de davet ettiklerini ve onların da cenazeye katıldığını hatırlatan Gül, "Eminim ki onlar da pozitif duygularla Türkiye'den ayrılmışlardır" dedi. Gül, bu cinayetin ortaya çıkardığı bazı gerçekler olduğunu vurgulayarak şunları kaydetti:

"Bunun üzerinde şüphesiz ki çok düşünülmesi gerekir. Başta hükümet ve siyasetçiler olarak biz düşünmeliyiz. Medya, gazeteciler, köşe yazarları, yaptığımız diziler. Tüm bunların ülkenin gençliğini nasıl tesir altına aldığını düşünmemiz gerekir. Yanlış anlamayın başta siyasetçiler olarak demeçlerimiz, açıklamalarımızla bunu biz düşünmeliyiz. Ümit ediyorum ki herkes bu olaydan gereken dersi çıkarmıştır. Tekrar ediyorum, üzücü bir olaydır hükümet olarak başından beri işi sıkı tuttuk. Bundan sonra bu tip olayların ortaya çıkmaması için daha sıkı tedbirler alacağız. Dünkü cenazede Türkiye topyekun sağcısıyla, solcusuyla, dindarıyla, dinle alakası olmayanıyla, Müslümanı ile gayrimüslümü ile terörü lanetlemiştir. Bu olaydan büyük bir üzüntü duymuştur. Bu tip olayların ülkemizde tekrar yaşanmaması için gereken her türlü adımlar atılmış, tedbirler alınmıştır".

Hrant Dink cinayetinin ardından Ermenistan ile diyalog sürecinin başlayıp başlamadığının sorulması üzerine Gül, "Biz tüm komşularımızla ilişkilerimizin iyi olmasını arzu ediyoruz" dedi. Türkiye'nin geçmiş yıllarda komşularıyla ilişkilerinin çok iyi olmadığını hatırlatan Gül, bugün komşularla olan ilişkilerin karşılıklı güven ve saygı içinde geliştirdiklerini söyledi. "Tabi ki Ermenistan ile de ilişkilerimizi geliştirmeyi arzu ediyoruz" diyen Gül, Türkiye'nin komşularına karşı düşmanlığının olmadığını ancak komşuların da Türkiye'ye karşı duygularını gözden geçirmeleri gerektiğini kaydetti. Gül, "Türkiye'nin kimseye karşı düşmanca tavrı yok ama hiçkimse Türkiye'den haksız talepte bulunmasın. 100 sene önceki olaylar acı, trajik olaylardır. Bu olaylar olurken kimse sadece dininden, inancından dolayı Türkiye'de katledilmemiştir. Birinci Dünya Savaşı'nın ortaya çıkardığı durumda, ordu dışarıdayken içerde yaşanan sıkıntılar var. Tüm bunlar arşivlerle konuşulmalıdır. Biz bu konuda Genelkurmay dahil tüm gizli arşivlerimizi açtık. Tüm bunları rahatlıkla konuşabiliriz. bu nedenle kendimize özgüvenimiz var. Bu bölgedeki düşmanlıkların kimseye bir yararı yoktur" diye konuştu.

Bir gazetecinin, gazeteci Hrant Dink'in öldürülmesinde TCK'nın 301. maddesinin etkili olduğu yönündeki iddiaları hatırlatarak, bu konuda bir değişiklik olup olmayacağı sorusuna Gül, "Biz bir düşüncenin ifadenin içinde şiddet yoksa, şiddete yol açmayacak bir düşünceyse bu ülkede serbestçe konuşulmasını v yazılmasını istiyoruz" diye cevap verdi. Bu yönde çok büyük değişiklikler yaptıklarını ancak bugünkü haliyle 301'inci maddeden dolayı bazı problemlerin yaşandığını gördüklerini söyleyen Gül, "Tabi ki bu ülkede hiç kanun olmasın, bir kaos ortamının oluşmasını hiç kimse istemez. Ama bu yasada bazı değişikliklerin yapılması gerekir. Bunu biz de görüyoruz. Ancak bunu topyekun Sivil Toplum Örgütlerinin görüşleri ile birlikte yapmak istiyoruz.. Hükümet olarak biz hiçkimsenin düşüncesini söylediği için hapse girmesini istemiyoruz. Bu yasanın değiştirilmesine hükümet olarak sıcak bakıyoruz" dedi. Bakan Gül, bu konuyla ilgili kesin takvim vermekten kaçınırken, "Bu sene içinde bir değişiklik olacak mı?" sorusuna, "Herşey mümkündür. TBMM iradesinde herşey yapılabilir" şeklinde cevap verdi.

BAKAN GÜL'ÜN ZİYARETLERİ

Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Gül, Fransa ziyaretinde, Lübnan için düzenlenecek bir konferansa katılacağını söyledi. Türkiye'nin Lübnan'a 2006 yılında etkin bir insani yardım yaptığını hatırlatan Gül, bu çerçevede Lübnan'a 20 milyon dolarlık yardım yapıldığını bildirdi. Gül ayrıca Lübnan'ın Acil Onarım Çalışmaları kapsamında 10 milyon dolarlık 20 adet prefabrik okul ve 2 adet sağlık kuruluşunun yapıldığını kaydetti. Türkiye'nin Ld sıkı tedbirler alacağıübnan'ın siyasi ve ekonomik bağımsızlığını desteklediğini belirten Gül, Paris'te gerçekleşecek toplantıda bu görüşlerin iletileceğini söyledi. Gül, Fransa'dan 26 Ocak tarihinde ABD Dışişleri Bakanlığı'nın çağrısı ile NATO Dışişleri Bakanları toplantısına katılmak üzere Brüksel'e gideceğini söyledi. Bu toplantıda Afganistan ve Kosova'daki durum ile NATO tarafından yürütülen Uluslararası Güvenlik Yardım Kuvveti (ISAF) ve Kosova Kuvveti (KFOR) harekatlarına ilişkin gelişmeler ele alınacağını bildiren Gül, bu toplantının ardından Afganistan'daki durumun geleceği konusunda görüş alışverişinde bulunmak üzere ISAF'a katkı sağlayan NATO-dışı ülkelerin Dışişleri Bakanlarının yanısıra Afganistan Dışişleri Bakanı Spanta'nın da katılımıyla bir toplantı daha düzenleneceğini söyledi. Gül, Brüksel'deki ziyaretinin ardından Dünya Ekonomik Formu 2007 toplantısına katılmak üzere Davos'a gideceğini açıkladı. 90 ülkeden 2400 kişinin katılacağı Davos Zirvesi'nde dünyanın önde gelen siyasetçileri, işadamları ve sivil toplum örgütü temsilcileri ile biraraya geleceğini söyleyen Gül, toplantılar kapsamında Türkiye'nin siyasi geleceği ve Ortadoğu'nun geleceği konulu oturumlarda Türkiye'nin görüşlerini bildiren bir konuşma yapacağını ifade etti. Bakan Gül, 28 Ocak 2007 tarihinde Türkiye'ye döneceğini bildirdi.

(SC-ÖK-ÖK-Y)

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Politika

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title