Dünya Türk Girişimcileri Konseyi Genişletilmiş İstişare Kurulu Toplantısı

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) bünyesinde Dünya Türk Girişimcileri Konseyinin kurulması dolayısıyla, yurt dışında faaliyet gösteren 47 ülkeden 200'ü aşkın Türk iş adamı, dernek, oda ve benzeri kuruluşların temsilcileri ile bazı uluslararası firmaların yöneticileri, Dünya Türk Girişimcileri Konseyi Genişletilmiş İstişare Kurulu Toplantısında bir araya geldi.

İstanbul Ceylan International Hotel'de yapılan toplantıya Doğuş Holding, ENKA Holding, Çalık Holding ve Profilo Holding gibi Türkiye'nin önde gelen şirketleri ile aralarında Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ile DEİK Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, DEİK İcra Kurulu Başkanı Sona Yırcalı ve Coca Cola A.Ş. İcra Kurulu Başkanı Muhtar Kent'in de bulunduğu bir çok Türk işadamı da katıldı.

Toplantının açılışında konuşan, aynı zamanda Dünya Türk Girişimcileri Konseyi Başkanı da olan TOBB ve DEİK Başkanı Hisarcıklıoğlu, geçen zaman içerisinde Türk girişimcisinin girmediği ülke kalmadığını ve neredeyse dünyanın tüm ülkelerine ihracat yapar hale geldiğini, Türkiye'nin ihracatının yüzde 65'inin dünyanın en rekabetçi bölgeleri olan Avrupa ve ABD'ye yapıldığını belirterek, Türk müteahhitlerinin, Kuzey Afrika, Orta Doğu, Körfez, Orta Asya ve Doğu Avrupa'da toplam 110 milyar dolarlık proje tamamladığını söyledi.

"22 Türk müteahhitlik firması bugün dünyanın en büyük 225 müteahhit firması arasına gitmiştir" diyen Hisarcıklıoğlu, 2007 yılında yurtdışı müteahhitlik hizmetlerinde alınan işlerin tamamının ise 34 ülkede 19 milyar dolar tutarında olduğunu kaydetti. Hisarcıklıoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

"Tüm bu veriler göstermektedir ki Türkiye kalifiye insan gücü, yatırıma müsait coğrafyası, güçlü altyapısıyla ve lider müteşebbisleri ile 21. yüzyılda hızla yükselen ülkelerden birisidir. Ülke olarak küresel sisteme entegre olduğumuz zamanlar büyüme hızımız ve insanımızın refahı artmıştır. Kendi içimize kapandığımız zaman ise küçüldük ve insanımız da fakirleşti." Rifat Hisarcıklıoğlu, "Bugün Doğu Avrupa, Balkanlar, Kafkaslar, Orta Asya, Orta Doğu ve Kuzey Afrika başta olmak üzere, yurt dışında toplamda 22 milyar doları bulan Türk özel sektörü dış yatırımı mevcuttur. Sadece Balkanlar'da 15 bin Türk firmasının ve 20 bin Türk iş adamının faaliyet gösterdiğini ifade etmek istiyorum. Yine bu süreçte Türk şirketleri, uluslar arası şirketleri satın alma yoluyla da tarihinde ilk defa küresel piyasalarda adını duyurmaya başladı. Almanya'nın Villeroy'u, Grundig'i, İsviçre'nin Godiva'sı, İran'ın Razi'si ve Rusya'nın Trader Media East'i yakın dönemde Türk şirketleri tarafından satın alınan markaların ilk aklımıza gelenleridir. Türk özel sektörü bununla da kalmadı, dünya barışına katkı sağlamak için çalışmaya başladı. Bugün İsrail, Filistin, Basra, Pakistan ve Afganistan gibi çevremizdeki sorunlu alanlarda barışın ve istikrarın tesisi ve bölgesel refahın geliştirilmesi için uluslararası projelere öncülük ediyor." şeklinde konuştu.

Tüm dünyaya nitelikli insan gücü de ihraç etmeye başlayan Türkiye'nin Coca Cola'yı, Birleşmiş Milletler Kalkınma Fonu'nu, Dünya Bankası'nı, İslam Konferansı Örgütü'nü ve Brezilya Merkez Bankası'nı idare eden yöneticiler yetiştirdiklerini ifade eden Hisarcıklıoğlu, dünyada ekonomik ve siyasi güç dengesinin yeniden kurulduğunu belirterek, "Üretim Asyalaşırken, dünya ekonomisinin lokomotifi rolünü ise bizim gibi yükselen piyasalar üstlenmeye başladı. Bu küresel değişimi iyi okumak, fırsatları iyi değerlendirmek, risklere karşı hazırlıklı ve güçlü olmak zorundayız" dedi.

Türkiye'nin ekonomik ve siyasi sistemini dönüştürürken eş zamanlı olarak etrafındaki bölgelerinde dönüşümüne katkı da bulunarak dünya sistemindeki yerini daha da güçlendirmenin en önemli hedef olması gerektiğini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, "bunun için daha çok tasarruf etmek, daha fazla yatırım yapmak, yerli ve yabancı yatırımcının önündeki engelleri kaldırmak, verimliliğimizi daha çok arttırmak ve daha fazla rekabetçi olmak zorundayız" dedi.

"İŞADAMLARIMIZ İÇİN KURUMSAL KALICILIĞI OLAN BİR SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLENMESİNE GEÇİYORUZ" Aynı toplantıda konuşan Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) İcra Kurulu Başkanı Rona Yırcalı, konseyin ilk adı konusunda itirazda bulunulduğunu, kadınların da dünya ve Türkiye'deki ağırlığı dolayısıyla konseyin adını ''Dünya Türk İşadamları'' yerine ''Dünya Türk Girişimcileri'' olarak değiştirdiklerini söyledi. Yırcalı, "Ülkemiz için önemli bir güç arz eden bu girişimci topluluğu bugüne kadar 'Dünya Türk İşadamları Kurultayları' ile bir araya geldi ve bu süre zarfında 2 yılda bir gerçekleştirilen toplam 6 kurultaya yurtdışından yaklaşık 9 bin işadamımız katıldı" şeklinde bilgi verdikten sonra şunları kaydetti:

"Artık yalnızca 2 yılda bir gerçekleştirilen kurultaylarla yetinmeyip daha ileriye gidebilmek için halen yurtdışında kısmen dağınık bir şekilde örgütlenmiş iş adamlarımız için kurumsal kalıcılığı olan bir sivil toplum örgütlenmesine geçiyoruz. Böylelikle yurtdışındaki girişimcilerimizin sahip olduğu ciddi potansiyeli daha kurumsal bir örgütlenme ile etkin bir şekilde değerlendirmeyi hedefliyoruz." "TÜRKİYE VE DOĞU AVRUPA, YATIRIM ORTAMI OLUŞTURMADA DOĞU ASYA İLE EŞİT HALE GELMİŞTİR" Toplantının öğle yemeğinde onur konuğu olarak bir konuşma yapan Coca Cola A.Ş. İcra Kurulu Başkanı Muhtar Kent ise "2020 yılına kadar dünya ekonomisinin 20 trilyon dolar daha büyümesini bekliyoruz. Bu, bunun Kuzey Amerika ve Japonya'nın toplamından daha büyük yeni bir pazar demek. Bu, benzeri görülmemiş bir ekonomik gelişme ve bunun da Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler için müthiş fırsatları beraberinde getireceği de ayrı bir gerçek" diyerek, 2020 yılına kadar dünyada 700 milyon kişinin daha orta sınıf olarak isimlendiren gruba katılacağını ve bunun tüm Avrupa'dan daha fazla insan demek olduğunu dolayısıyla girişimcilerin bu gelişmeleri ne kadar kavrayabildiği, ne kadar yatırım yapılabildiği, bu fırsatları ne ölçüde değerlendirilebildiği Türkiye'nin bu küresel gelişmelerdeki yerini belirleyeceğinin altını çizdi.

Şirketler, devlet ve sivil toplumların bir marka imajı ve kurumsal kimliği yansıttığını belirten Kent, Türkiye'nin de bir ülke olarak bir marka imajı yansıttığını ifade etti. Küresel bir marka yaratma ve yönetmenin 1886 yılında Atlanta'da bir eczanede faaliyete başlayan Coca Cola'nın yaklaşık 120 yıldır içinde bulunduğu bir durum olduğunu kaydeden Kent, Coca Cola'nın 200'den fazla ülkede üretim yapan, sistem olarak 80 milyar dolar cirosu olan, 800 bin aileye direkt ve 10 milyon kişiye de dolaylı olarak iş sağlayan bir global sistem olduğunu söyledi. Dünyanın en büyük alkolsüz içecek sistemi olarak 400 markaları ve 2 bin 600 ürünleriyle her gün 1,5 milyar defa tüketicileriyle buluştuklarını söyleyen Kent, bu noktaya, yıllarca süren deneme ve yanılma ile yıllar boyunca doğru yapıla bir çok doğrular ile ulaştıklarını belirtti.

Yerelliğin önemine de değinen Kent, Coca Cola'nın ABD'den sonraki en önemli pazarı olan Japonya'da en çok tüketilen ürünlerinin Coca Cola değil, bu pazar için özel olarak tasarlanan bir kahve markası Georgia Coffee, Çin'de de Sprite olduğunu belirterek, "sonuçta bütün işler yerel. Ürününüz de yerel olarak algılanmalıdır" dedi.

Muhtar Kent, şu anda Türkiye'deki yatırım seviyesinin, bu ülkeyi bir üst seviyeye taşıyacak güçte olmadığını belirterek, "Türkiye'nin tıpkı Çin'de, Hindistan'da, İrlanda'da, İspanya'da olduğu gibi büyük küresel sermayelerin sürekli girdisine ihtiyacı var. Türkiye, bu tarz sermayeleri çekmede rekabetin en ön saflarında yer almalı ve bunu yapmanın yolu da daha fazla güven, şeffaflık ve devamlılık yaratmadan geçiyor. " diye konuştu.

Kent sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kişisel yanlılığı bir yana, Coca Cola için Türkiye'nin, büyümeye son derece hazır bir ülkedir. Bizim sistemimizde Türkiye en büyük 20 ülke içindedir. Türkiye genç ve dinamik. Türkiye giderek şehirleşiyor, 72 milyonluk nüfusumuzun yüzde 70'i şehirlerde yaşıyor. Değişen hayat tarzları yeni ekonomik fırsatları da beraberinde getiriyor. Türkiye büyüyor, 2015 yılına kadar ortalama yüzde 5 büyümesi planlanmaktadır. Dünyadaki bir çok ülkeyi geride bırakıyor. Türkiye girişimci, Dünya Bankası'nın son çalışmasına göre Türkiye ve Doğu Avrupa, yatırım ortamı yaratmada Doğu Asya ile eşit hale gelmiştir. Yapılacak işler evet kolay değil. Çok iş var ama çok gerekli. Unutmayalım ki bardaklarının dolu tarafını anlatma becerisini gösterebilenler daha avantajlplaı oluyorlar." Kent sözlerini şöyle noktaladı:

"Şimdi ilk iş olarak kişisel görüş ayrılıklarını bir kenara bırakmalı, sinerjileri aramalı bu sinerjileri bulmamız lazım. Bu konuda mevcut tüm iç ve dış kaynakları gözden geçirip süratle doğru kararlara varmamız gerekiyor. Bu açıdan konseyin bu girişimini canı gönülden tebrik ediyorum. Coca Cola her zaman yanınızda olacaktır." Konuşmasının ardından Muhtar Kent'e, Hisarcıklıoğlu tarafından bir plaket verildi.

(BGO-BGO-ÖK-E)

Haberler