AVİM'den "Cinayet ve Hafıza: Ermeni Terörizmi" Konferansı

Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM), başkent Ankara'da "Cinayet ve Hafıza: Ermeni Terörizmi" başlıklı bir konferans düzenledi.

AVİM Genel Merkezi'nde düzenlenen konferansa, AVİM Başkanı Alev Kılıç'ın yanı sıra yerli ve yabancı araştırmacı ve uzmanlar katıldı.

AVİM Danışmanı Emekli Büyükelçi Yiğit Alpogan, konferansın açılışında yaptığı konuşmada, her yıl farklı konularda yaklaşık 10 konferans düzenlediklerini söyledi.

ABD'deki Coastal Carolina Üniversitesinden Doç. Dr. Christopher Gunn, konferansta yaptığı sunumda, Ermeni teröristler Soghomon Tehlirian, Gourgen Yanikian ve Monte Melkonian'ın öldürdüğü Türk diplomatlar ve yakınları hakkında bilgi verdi.

Gunn, terörist Tehlirian'ın 1921'de Berlin'de Talat Paşa'yı öldürdüğünü kaydetti.

Tehlirian'ın mahkemede 1915 olayları sırasında "Ailesinin Erzincan'daki evlerinden sürgün edildiği, kız kardeşinin kaçırıldığı ve annesi ile babasının öldürüldüğü" gibi iddialarla kendisini savunduğunu söyleyen Gunn, Tehlirian'ın, cinayeti bu hislerle işlediğini ileri sürdüğünü belirtti.

Gunn, Ermeni diasporasının da etkisinde kalan Alman mahkemesinin Tehlirian'ı suçlu bulmadığını vurgulayarak, esasen onun 1915 olayları sırasında Erzincan'da bulunmadığını ve savunmasının da yalan olduğunu aktardı.

Araştırmacı Gunn, terörist Yanikian'ın 1973'te Kaliforniya'da Türk diplomatlar Mehmet Baydar ve Bahadır Demir'i öldürdüğünü ve mahkemede kendisini tıpkı Tehlirian gibi savunduğunu ancak ömür boyu hapis cezasına çarptırıldığını söyledi.

Terörist Yanikian'ın bir süre sonra sağlık sebebiyle serbest kaldığını iade eden Gunn, Yanikian'ın "Onlar (Türkler) benim için insan değil." sözünü hatırlattı.

Gunn, diğer terörist Melkonian'ın ise 1980'de Türkiye'nin Atina Büyükelçiliği İdari Ateşesi Galip Özmen ve kızı Neslihan Özmen'i öldürdüğünü ifade etti.

Terörist Melkonian'ın 1985'te Fransa'da tutuklanıp 1989'da ise serbest bırakıldığını hatırlatan Gunn, onun 1990'da Erivan'a döndüğünü aktardı.

Gunn, Melkonian'ın cenazesinin devlet töreniyle uğurlandığını ve isminin bir askeri okula verildiğini de sözlerine ekledi.

Uluslararası terör suçuna karışmış bu üç ismin mahkemelerde Birinci Dünya Savaşı sırasında yaşadıkları olaylarla ilgili yalan savunmalar yaptığını belirten Gunn, bu motivasyonlarla Türk diplomatları ve yakınlarını öldürdüklerini vurguladı.

Gunn, bu teröristlerin isimlerinin akademik makale ve kitaplara konu olduğunu, aynı zamanda bazılarının heykellerinin bile dikildiğini ifade etti.

Ermeni propagandasına ilgi azalıyor

Ermeni propagandasının son yıllarda uluslararası arenada daha az ilgili gördüğünü aktaran Gunn, "ABD Başkanı Donald Trump'ın 1915 olaylarını soykırım olarak tanıyabileceği spekülasyonları vardı ancak 2017, 2018 ve 2019'da Ermenilerin uluslararası arenada yaptığını propaganda daha az ilgi görüyor." dedi.

Gunn, bu üç teröristin ülkesi adına iyi bir şeyler yapmış gibi övgüler alıyor olmasının sorgulanması gerektiğini söyledi.

Haberler