AK Parti'nin Sözlü Savunması Açıklandı
AK Parti Hakkındaki Kapatma Davasında, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek ile Partinin TBMM Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ'ın Anayasa Mahkemesinde Yaptığı Sözlü Savunmanın Metni, AK Parti'nin İnternet Sitesinde Açıklandı.
AK Parti hakkındaki kapatma davasında, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek ile partinin TBMM Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ'ın Anayasa Mahkemesinde yaptığı sözlü savunmanın metni, AK Parti'nin internet sitesinde açıklandı.
Çiçek, savunmasına, ''Mevzuatımızda parti kapatmayla ilgili hükümler bulunsa da bunun açılmış en son dava olmasını temenni ediyorum'' diyerek başladı.
Çiçek tarafından yapılan sözlü savunmada, ''Parti kapatmaların toplumda siyasi kırılganlığı artırmaktan, toplumsal örselenmeye sebep olmaktan öteye ne netice elde edildi diye bir maliyet analizi yapmamız gerekmektedir'' denildi.
Siyasi partilerin, toplum hayatında ifade ettiği önemli rol sebebiyle yeri bir başka organizasyonla doldurulamayacak kadar hayati kuruluşlar olduğunun altını çizen Çiçek, demokrasilerde siyasi partiler için ister hukuki, ister teamüli önemli teminatlar getirildiğini kaydetti. Çiçek, ''siyasi partilerin yaşamalarının esas, kapatılmalarının istisna olduğunu'' dile getirdi.
Çiçek, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin bazı parti kapatma davalarında, ''anti-demokratik yönteme başvurmayı tavsiye etme, şiddet kullanmaya kalkışma veya demokratik yöntemlerin herhangi bir şekilde reddine ilişkin bir çağrı olmamasını, demokrasiye zarar verme olarak kabul etmediğini'' anımsattı.
Cemil Çiçek, ''Bu kararlar göstermektedir ki, artık, demokrasinin dünyada 'bize göresi', 'bize özgüsü' yok, evrensel normları ve değerleri vardır. Herhalde Türkiye gibi bir ülkeye düşen de bu kararları dikkate almaktır'' dedi.
Demokrasilerde iktidarların ancak seçim yoluyla el değiştirmesinin mümkün olduğunu ifade eden Çiçek, kapatma yaptırımının, siyasi parti özgürlüğünün özünü ortadan kaldırabileceği için ancak zorunlu durumlarda istisnai ve en son çare olarak düşünüldüğünü kaydetti. Çiçek, ''Zira siyasi partilerin kapatılması, kişiler açısından idam cezasına denk düşmektedir. Siyasi partilerin keyfi ve ölçüsüz olarak yasaklanmasının çoğulcu demokratik rejimin özünü zedeleyeceği kabul edilmektedir'' dedi.
Türkiye'de siyasi partilerin demokratik hayatın vazgeçilmez unsuru olduğunun anayasalarda yer almasına rağmen, uygulamada çok sayıda partinin demokratik sistemlerde ve uluslararası sözleşmelerde öngörülen kriterlere aykırı bir şekilde kapatıldığını savunan Çiçek, ''Türkiye uygulamasının evrensel standartlara uymadığının en açık göstergesi, Anayasa Mahkemesi tarafından verilen siyasi parti kapatma kararlarının biri hariç tamamının Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından Sözleşmenin ihlali olarak kabul edilmiş olmasıdır'' ifadelerini kullandı.