Yurtlarda kalan öğrencilerden Barış Pınarı Harekatı'na destek

Yurtlarda kalan öğrencilerden Barış Pınarı Harekatı'na destek

Spor İl Müdürü Asrak: "Halep'in Kastamonu'dan farkı yoktur, onlar bizim soydaşlarımızdır"

KASTAMONU - Kastamonu'da yurtta kalan üniversite öğrencileri, Türkiye'nin güney sınırında oluşturulmaya çalışılan terör koridorunu yok etmek, bölgeye barış ve huzuru getirmek amacıyla başlatılan Barış Pınarı Harekatı'na destek olmak için ışıklı etkinlik yaptı. Etkinlikle konuşan Kastamonu Gençlik ve Spor İl Müdürü Reşat Asrak, Halep'in Mardin'den Urfa'dan Kastamonu'dan farkı olmadığını belirterek, oradakilerin soydaşlarının olduğunu ve yardım etmenin boyunlarının borcu olduğunu söyledi.

Kastamonu'da kredi yurtlar kurumunda kalan üniversite öğrencileri, Türkiye'nin güney sınırında oluşturulmaya çalışılan terör koridorunu yok etmek, bölgeye barış ve huzuru getirmek amacıyla Suriye'ye başlatılan Barış Pınarı Harekatı'na destek olmak için ışıklı etkinlik yaptı.

Kuzeykent Mahallesindeki yerleşkede Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumunun Erkek Öğrenci Yurdu C-Blok'ta kalan öğrenciler, harekatta görevli askerlere destek amacıyla ışıklarla "Barış" yazdı.

Yurtlardaki odaların tamamının ışıklarını söndüren öğrenciler, daha sonra "Barış" yazısı oluşacak şekilde ışıkları yeniden yaktı.

Bir grup öğrenci de yurdun önünde Türk bayrağı açarak "Şehitler ölmez vatan bölünmez", "He Türk asker doğar" ve "Ne Mutlu Türküm Diyene" şeklinde sloganlar attı.

Etkinliği düzenleyen Kastamonu Gençlik Merkezi Gönüllü Gençlik Lideri Recep Tüylü, "Kahraman ordumuzun emperyalist güçlerin sınırımızda ki oyunlarını bozmak için başlatmış olduğu Barış Pınarı Harekatı devam etmektedir. Bu kutlu mücadelede biz gençler. Mehmetçiğin daima yanında olacağımızı buradan bildiririz. Harekatın üçüncü gününde şahadet mertebesine ulaşan aziz şehitlerimiz başta olmak üzere bütün şehitlerimize Allahtan rahmet ve milletimize başsağlığı dileriz. Sizde biliyorsunuz ki tarih boyunca bu necip milletin hamisi olduğu İslam coğrafyasında mazlumun sesi olduk ve olmaya da devam edeceğiz. At üzerinde kıtalar fetheden ecdadın torunları olarak zulme karşı boyun eğmemek ve mazlumun yanında olmak şiarımızdandır. Ordumuza daima muzafferiyetler diler, çıkmış olduğumuz bu kutlu davanın birer neferi olmaya hazır olduğumuzu buradan haykırıyoruz" dedi.

"Halep'in Kastamonu'dan farkı yoktur, onlar bizim soydaşlarımızdır"

Kastamonu Gençlik Merkezinin düzenlediği etkinliğe katılan Gençlik ve Spor İl Müdürü Reşat Asrak ise, emperyalistlerin Suriye'de Türkiye'nin ne işi olduğunu sorduğunu belirterek, "Türk ordusu, Suriye'ye bugün girmedi. Bin yıl önce Nurettin Muhammed Zengi ile Halep, Şam, İdlib'e girdi. Zaten buralar Türk yurduydu. Fakat emperyalistlerin oyunuyla 100 yıl önce Halep, Şam, Suriye hatta Irak, hepsi bizim elimizden çıktı. Ama şunu biliyoruz ki: Bu haritaların hepsi cetvelle emperyalistler tarafından çizildi. Orada nasıl bin yıl önce haçlı orduları toplanıp toplanıp üzerimize geldiyse bugün vekalet savaşçısı olan IŞİD'ler, PKK'lılar, YPG'liler, FETÖ'ler gibi birçok terör örgütleri emperyalistlerin vekalet savaşçılarıdır. Bunların hiçbirinin diğerinden farkı yoktur. Bugün orada bulunan PKK, YPG, IŞİD gibi terör örgütlerini ülkemize birer kumpas olarak bin yıl önce girdiğimiz bu topraklarda 100 yıl önce elimizden çıkmıştı. Bugün öyle bir noktaya geldik ki tüm Dünya karşımızda ama Mehmetçiğimiz, Barış Pınarı Harekatıyla Suriye'ye girdi. Bundan sonra Allah'ın izniyle o topraklarda bize sinsi planlar kuran terör örgütlerine hiçbir zaman bundan sonra yaşama hakkı olmayacaktır. Çünkü bundan sonra artık güçlü bir Türkiye, geri adım atan değil daima ileriye giden ve 100 yıl önce kaybettiğimiz topraklarda herkesten çok, ABD'den, Rusya'dan, İran'dan ve birçok emperyalist güçten daha fazla bizim hakkımız var. Çünkü o coğrafyadaki o insanlar bizim insanlarımız. Halep'in Mardin'den, Urfa'dan, Kastamonu'dan hiçbir farkı yoktur. Suriye diye aslında bir devlette yoktur. Bu emperyalizmin bir oyunudur. Bunun sonunda büyük Türkiye olacaktır. Rabbim ordumuzu muzaffer eylesin" diye konuştu.

Konuşmaların ardından yapılan dua ile program sona erdi.