KONYA Pencereleri kapılarından büyük tek cami

Pencereleri kapılarından büyük tek cami

KONYA'da, tarihi Aziziye Cami pencereleri kapısından büyük olan tek camii olma özelliği ile dikkat çekiyor. Aziziye Cami Koruma ve Yaşatma Derneği Başkanı Mehmet Pıçak, "Cami barok ve rokoko usulü ile yapılmıştır. Caminin süslemeleri orijinal saf altınla yapılmış ve o dönemden itibaren bugüne kadar vakıf tarafından güncellenerek restore edilerek bu hale getirilmiştir. Camiinin bir diğer özelliği ise kapılarından daha büyük penceresi olmasıyla bu alandaki tek camidir" dedi.

Karatay ilçesinde Bedesten Çarşısı içinde yer alan Aziziye Cami, 4'üncü Mehmed'in muhasibi Damat Mustafa Paşa tarafından 1671- 1676 yılları arasında yapıldı. Ancak 1867 yılındaki yangında cami büyük hasar gördü. 1874 yılında Sultan Abdülaziz'in annesi Pertevniyal Valide Sultan'ın yardımıyla caminin yapımı tamamlanarak ibadete açıldı. Caminin yapımında farklı mimari tarzlarının kullanıldığını belirten Aziziye Cami Koruma ve Yaşatma Derneği Başkanı Mehmet Pıçak, "Camimiz barok, ampir ve rokok üslubunun bir karışımı halinde kesme taştan yapılmıştır. Geliştirici ve süsleyici mimari diye adlandırılan ve Osmanlı'nın son döneminde sıkça rastladığımız bu mimari türü Fransa'da ortaya çıkmış ve mimarinin en zirvesi diyebileceğimiz niteliktedir. Caminin süslemeleri orjinal saf altınla yapılmış ve o dönemden itibaren bugüne kadar vakıf tarafından güncellenerek restore edilerek bu hale getirilmiştir. Aziziye Caminin bir diğer özelliği ise kapılarından daha büyük penceresi olan tek camidir. Aydınlık ve ışık noktasında klasik Osmanlı eserlerinden en çok ayrıştığı nokta burasıdır. Pencerelerinin kapısından büyük olması insanlara daha farklı bir ışıkla daha farklı bir huzur sağlamaktadır" dedi.

HAMAM SUSUYLA CAMİNİN ISINMASI SAĞLANIYOR

Mehmet Pıçak, camide çeşitli ısınma yöntemleri kullanıldığını, caminin ısınmasının yan tarafa yapılan hamam suyuyla orjinal olarak sağlandığı söyledi. Pıçak, "Aziziye Camisi Türkiye'de görülmesi, ibadet edilmesi gereken en nadide camilerimizden bir tanesidir. Barok ve rokoko usulü mimariden esinlenerek yapılan bu camide çeşitli ısınma yöntemleri kullanılmış olup, yan tarafa yapılan hamam suyuyla caminin ısınması orjinal olarak sağlanmıştır ve bu orjinallik halen korunmaktadır. Caminin en büyük özelliklerinden bir taneside bahçe avlusunun olmamasıdır. 3 tane ana kapısı vardır. Bu kapılardan çıktığınız anda kendinizi direkt dışarıda bulursunuz. Osmanlı mimarisinden ayrılan en büyük özelliklerinden birtanesi de budur. İki tane minaresinin altına yapılmış olan şadırvanları ve mimari süslemesiyle alakalı olarakta en nadide görebileceğimiz eserlerden birtanesidir. Konya'yı ziyarete gelen tüm yerli ve yurt dışından gelen misafirlerimize özellikle buradaki manevi atmosferi solumalarını ve burada Allah'ın mabedinde ziyaret ederek ve namaz kılarak buradaki vuşuya şahit olmalarını istirham ediyorum" diye konuştu.

Aziziye Camini gören her insanda farklı bir duygu ve ruh halinin ortaya çıktığını ifade eden Pıçak, "Aziziye camiinde hem ferahlık, hem gösteriş var. Hem huzur, hem sukunet, hem dünyalığın en zirvesi var. Burada son Osmanlı dönemindeki dünyevileşme ve Avrupalılaşmanın bir görüntüsü olması hasabiyle Türkiye'deki ilk 3 eserden bir tanesidir. İçinde kullanılan altınların, süslemenin ve gösterişin yeni gelin gibi süslü halinin herkeste farklı bir neticesi ortaya çıkıyor. İnsanlarda görüş farklılıkları olabilir ama Aziziye camiini görenler şöyle bir sirkelenip kendine geliyor" dedi.