Ankara'nın başkent oluşunun 96. yıl dönümü

Ankara'nın başkent oluşunun 96'ncı yıl dönümü dolayısıyla 2. Meclis Binası'nda tören düzenlendi.

Ankara Valisi Vasip Şahin, törende yaptığı konuşmada, Cumhuriyet dönemindeki gelişmelerin yanı sıra tarih öncesine dayanan ve çeşitli dönemlerde varlığını belirgin şekilde ortaya koyan tarihiyle de Ankara'nın önemli olduğunu belirtti.

Ankara'nın Milli Mücadele döneminde tarihin seyrini değiştirdiğine işaret eden Şahin, şehrin uzay sanayisi ve yüksek teknolojiden tarım ve hayvancılığa, bilim ve sanattan sportif başarılara kadar ortaya koyduğu gelişmelerle dünyada parmakla gösterilen başkent haline geldiğini söyledi.

Başkentin Türkiye'nin her alanda merkezi ve kalbi olduğunu vurgulayan Şahin, "Bugün gelinen noktada bizlere düşen, şanlı tarihimizin mirasına sahip çıkarak Ankara'yı gelişen, değişen Türkiye'ye yaraşır bir başkent olarak aydınlık geleceğimize emin adımlarla ve daha da yücelterek taşımaktır." diye konuştu.

Şahin, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere bütün şehit ve gazileri minnetle andığını bildirerek, "Barış Pınarı Harekatı'nda mücadele eden, canlarını dişlerine takan, bütün varlıklarını ortaya koyan askerlerimizi minnetle anıyor, şehitlerimize Cenabıhak'tan rahmet diliyor, gazilerimize de acil şifalar niyaz ediyorum." ifadelerini kullandı.

"İstiklal Savaşı yönetildi, İstiklal Marşı yazıldı"

Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Refik Turan ise Ankara'nın başkent oluşunun 96'ncı yıl dönümü dolayısıyla verdiği konferansta, Atatürk'ün 13 Ekim 1923'te Ankara'yı devletin sabit bir karar merkezi ve başkenti ilan ettiğini hatırlattı.

Ankara'da İstiklal Savaşı'nın yönetildiğini ve İstiklal Marşı'nın yazıldığını anımsatan Turan, şunları söyledi:

"Misakımilli haritasına bakarsanız güney sınırlarımız yoktur. Güney sınırlarımız bizim tarafımızdan ilan edildi ama öbür taraf eğretiydi. Şu anda da tamamen çöktü. Artık kendimizi korumak ve müdafaa etmek kendimize kaldı. Mehmetçik'imiz orada, ayağına taş değmesin, Ankara burada. Ankara artık oraya doğru gözünü dikmiş, oraya doğru tarihten gelen iradesiyle emirlerini, planlarını yönlendiriyor. Ankara sadece güneyin değil, geniş Türk dünyasının, Afrika'nın mazlum ülkelerinin ve İslam dünyasının da sesi."

Konferansın ardından Ankaralı seğmenler tarafından gösteri yapıldı, kortej yürüyüşü gerçekleştirildi.