Haberler

"Organ Yasası Tasarısı Organ Bağışını Özendirmek Yerine Organ Ticaretini Teşvik Ediyor"

Türkiye Organ Nakli Derneği Etik Kurulu, Sağlık Bakanlığı'nın "Organ ve Doku Alınması, Saklanması, Aşılanması ve Nakli Hakkında Kanun"da Değişiklik Öngören Yasa Tasarısına İlişkin Bir Rapor Hazırladı. Raporda, Tasarının, Organ Ticaretini Yasal Hale Getireceği Belirtildi ve Tasarıda Yer Alan Eksik Maddelerin Yanlış Uygulamalara Neden Olacağına İşaret Edildi.

Türkiye Organ Nakli Derneği Etik Kurulu, Sağlık Bakanlığı'nın hazırladığı organ nakli ile ilgili yeni tasarının, organ bağışını özendirmeyeceği, tam tersine organ ticaretini yasal hale getireceği uyarısında bulundu.

Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal'ın genel başkanı olduğu Türkiye Organ Nakli Derneği Etik Kurulu, Sağlık Bakanlığı'nın hazırladığı "Organ ve Doku Alınması, Saklanması, Aşılanması ve Nakli Hakkında Kanun"da değişiklik öngören yasa tasarısına yönelik bir değerlendirme raporu hazırladı.

Raporda, beyin ölümüne karar verecek branş doktoru sayısını 4'ten 2'ye indiren tasarının, organ ticaretini yasal hale getireceğine dikkat çekildi. İlk tercihin kadavradan organ alımı olması gerektiği, tasarının, canlıdan organ teminini adeta özendirdiği belirtilen raporda, tasarının ticari amaçlı bağışları da özendirebilecek nitelikte olduğuna dikkat çekildi.

ÖLÜNÜN ORGANINI BAĞIŞLAYAN YAKINLARINA SAĞLIKTA ÖNCELİK

Tasarıya "bağışın 18 yaşını tamamlamış mümeyyiz kişiler tarafından yapılacağı" hükmünün eklendiği hatırlatılan raporda, "Mümeyyizliğin nüfus müdürlükleri, trafik şube müdürlükleri, pasaport işlemleri yapılan alanlar ile askerlik şubelerinde, hangi yetkili personel tarafından, nasıl değerlendirileceği tarafımızca meçhuldür. Beyin ölümü gerçekleşen kişinin organ veya dokularını bağışlayan yakınlarının sağlık hizmetlerinden öncelikli yararlandırılması konusu açıklığa kavuşturulmalıdır" denildi.

Beyin ölümü kararının yeni tasarıda öngörüldüğü gibi 2 uzman (anestezist ve nörolog, nörolog yoksa beyin cerrahı) tarafından verilmesinin doğru olmadığı vurgulanan raporda, ölüm halini saptayan hekimlerin tutanak altına alacakları konular düzenlenirken de ölüm nedeninin unutulduğu ya da ihmal edildiği kaydetti.

"Gerek beyin ölümü, gerekse kalp ölümlerinde, organ bağışında bulunduğu belirlenen T.C. kimlik numarası ve diğer kimlik bilgileri ile durumu teyid edilebilenlerin tüm bedeni ya da bağışladığı organları izne gerek görülmeden alınabilir. Ölüm sonrası kişiliğin sonlanması nedeniyle yaş sınırlaması gerekliliği kalkar. Madde metnine 'Bağış durumunda kadavradan nakillerde tıbbi uygunluk varsa yaş sınırlaması yoktur' ifadesi eklenmelidir" görüşüne yer verilen raporda, tasarıda yer alan "kısa süre içerisinde kadavradan uygun organ temininin mümkün olmaması halinde" ifadesindeki kısa sürenin nasıl belirleneceğine de vurgu yapıldı.

CANLIDAN ORGAN NAKLİNE DESTEK

Canlıdan organ naklinin, dördüncü derece dahil kan ve kayın hısımlarından yapılabileceği bildirilen tasarının, organ ticaretini teşvik ettiği kaydedilen raporda, tasarıyla, kurul tarafından denetlenmek kaydıyla, organ bağışında "kişisel ilişki kavramı" getirildiği belirtildi. Bu kurulda bir psikiyatri uzmanı bulunmasının zorunlu olduğu hatırlatılan raporda, "Aynı mahallede-köyde yaşayanlar veya aralarında sahih olarak kanıtlanması mümkün olmayan bir husus için organ ticareti yasal hale getirilmektedir. Kaldı ki büyük olasılıkla, büyük şehirlerde dostluk ilişkilerinin kanıtlanması için ilgili muhtarın şahadeti bir anlam taşımayacaktır. Kurulda hangi tarafın muhtarının yer alacağı yoksa ikisinin birden mi yer alması gerektiği belirtilmemiştir. Tarafların yakınlarından birinin şahadeti ise yine organ ticaretine yasal kılıf işlevi görecektir" denildi.

Organ transplantasyonu uygulamalarının en başarılı olarak sürdürüldüğü ülkelerin, tamamının kadavradan organ sağlama yönünden geliştirildiği hatırlatılan raporda, şöyle denildi :

"Örneğin bu konuda Avrupa ve dünyanda örnek teşkil edebilecek bir sistem olan İspanyol modeli kadavra organ sayısının artırılması temeline dayanmaktadır. Bu sayede İspanya'da canlı donörden yapılan nakiller tüm nakillerin yüzde 1'ine inmiştir. Yeni yasa tasarısında ise canlıdan organ temini adeta özendirilmektedir. Bu bağlamda verici yakınlık dereceleri genişletilmekte (dördüncü dereceye kadar ve kayın hısımları) bunun yanında 'kişisel dostluk ilişkisi' getirilmektedir. Bunun için de 'dostluğu' onaylayacak 8 kişilik bir komisyon oluşturulmaktadır. Bu uygulama hem işleyişi yavaşlatmakta hem de organ ticaretini teşvik etmektedir. Organ nakli konusunda ilk tercih, organın kadavra donörden alınması olmalıdır."

TİCARİ BAĞIŞLAR ÖZENDİRİLECEK

Tasarının mevcut haliyle, kadavradan organ teminini tamamen durdurabilecek, ticari amaçlı bağışları özendirebilecek nitelikte olduğuna dikkat çekilen raporda, şu görüşlere yer verildi :

"Taslak gerek kurumsal temelde eğitim, organizasyon ve koordinasyon konularına öncelik vermemektedir. Halbuki yoğun bakım ünitelerinin, donamın ve ekip yönünden en ileri düzeye getirilmesi donör yakınlarının, şimdiye kadar hastaları için tıbbı her tür olanağın kullanıldığı yönünde ikna olmasını ve organ bağışına daha olumlu bakmalarını sağlayacaktır. Özellikle yoğun bakım ünitelerinde çalışan ve organ temini konusunda bilinçlendirilmiş hekim ve tarnsplant koordinatörü yetiştirilmesi gerekmektedir. Şimdiye kadar binlerce yatağı olan ve yoğun bir şekilde acil ve travma servisi veren Sağlık Bakanlığı'na bağlı hastanelerden her beyin ölümü olgusunun potansiyel bir verici olarak bakımının sürdürülmesi ve organ istenmesi konusu ihmal edilmiş görünmekterdir. Bu konudaki yetersizliklerin yasalar çıkararak aşılamayacağı açıktır." (ANKA)

Kaynak: ANKA / Güncel

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title