Aydın: Kuşadası'nda İmar Tartışması

Kuşadası belediyesi tarafından Fransız Tatil Köyü'nün imar durumunun değiştirilmesi Kuşadası'nda büyük tartışmalara neden oldu. Bilindiği gibi 1960'lı yılların başında ünlü Fransız turizm şirketi Club Med tarafından alınarak Türkiye'nin ilk tatil köyünün kurulduğu tesisin ünü daha sonra dünyayı sardı. Bir ara 'çıplaklar kampı' olarak bilinen Fransız Tatil Köyü, Türk turizminin simgesi haline gelmişti.

Uzun süre mülk sahibi Emekli Sandığı ile anlaşamayan Club Med tarafından geçtiğimiz yıl boşaltılan tesis, daha sonra Özelleştirme İdaresi tarafından satışa çıkarıldı. İhaleye giren Ofer-Kutman ortaklığındaki Kuşadası Turizm Yatırımları A.Ş. isimli şirket, tesisi 34.5 milyon dolara aldı. İhalede ikinci sırada olan Soysal gurubu 34 milyon dolar, Diana Turizm A.Ş. ise 29.5 milyon dolarda kalmıştı. Özelleştirme İdaresi, tesisi satışa çıkarmadan önce Kuşadası Belediyesi'nden imar durumuyla ilgili bilgi istemiş, Belediyeden Özelleştirme İdaresi'ne gönderilen resmi yazıda, "326 dönümlük arazinin turizm imarlı olduğu ve 0.20 yapılaşma hakkı bulunduğu belirtilerek, imar hakkının arttırılamayacağı ve tesisin turizm dışında bir amaçla kullanılamayacağı" belirtilmişti. Ancak, ihale şartnamesinde 0.20 imarla satışa çıkarılan tesisi alan Kuşadası Turizm Yatırımları A.Ş., Kuşadası Belediyesi'ne başvurarak, önceki gün yapılan meclis toplantısında imar hakkını 0.53'e çıkardı. İhaleye katılan diğer şirketler, imar hakkı 0.20 olduğu için ihaleden çekildiklerini iddia etmişlerdi. İddialara göre verilen imar izni ile devlet de bir bakıma zarara uğramış oldu. Eski Fransız Tatil Köyü'nün betona boğulmasına karşı olduğu için red oyu kullandığını açıklayan CHP'li Belediye Meclis Üyesi Murat Yakar, verilen 0.53 imarın adeta bir botanik bahçesini andıran dünyanın en güzel koylarından Aslanburnu'nu betona boğacağını söyledi. Ofer-Kutman ikilisine ait Kuşadası Turizm Yatırımları A.Ş.'nin ihale şartnamesinde yer alan 0.20 yoğunluğu bilerek ihaleye girdiğini ve satın aldığını vurgulayan Murat Yakar, "Bana göre burada imar yoğunluğunun 0.30'u geçmemesi gerekiyor. Kaliteli bir turistik tesis yapılacaksa, daha fazla yoğunluk olamaz. Bu şirket, sadece beton yığını yapmakla kalmayıp, imar taleplerinde Kıyı Kanunu'na aykırı olarak 100 metrelik çekme mesafesini de ihlal edecek" dedi.

Konunun tartışılmadan imar komisyonu toplantısında üyelerin eline dosya sıkıştırıldığını anlatan Murat Yakar, "Bu konu Kuşadası'ndaki sivil toplum örgütleri ve turizmciler tarafından enine boyuna tartışılmalıdır. En küçük bir arsa için bile günlerce tartışırken, böylesine büyük ve önemli bir alanı tartışmamak olmaz. Belediye Meclis üyeleri, Fransız Tatil Köyü'ne bilerek Fransız bırakıldı. Projeyi görmeden 0.53 emsal belirlemek çok yanlış" sözlerine yer verdi. Yıllarca Club Med tarafından işletilen ve Türk turizminin en önemli simgelerinden biri haline gelen 326 dönümlük eski Fransız Tatil Köyü'ne verilmek istenen 0.53 imarın çok yoğun olduğunu açıklayan Bağımsız Belediye Meclis Üyesi Seher Mehdioğlu ise bunun yaklaşık 172 bin metrekarelik bir inşaata denk düştüğünü söyledi. Mehdioğlu, "Bir mimar olarak bu kadar yoğun bir imara izin veremezdim. Bu nedenle hayır oyu kullandım. Ayrıca ortada bir proje de yok. Bence orası yüzde 30'dan fazla imar yoğunluğunu kaldıramaz. Burada Apart Otel adı altında konut yapılarak satılması söz konusu. Zaten geçtiğimiz yıl Eyyal Ofer yurtdışında bir emlak fuarına katılarak. Fransız Tatil Köyü'nü tanıtmıştı. Bu da bir risk" dedi.

"KUŞADASI'NIN TURİSTİK TESİSLERE İHTİYACI VAR"

Bu arada, geçen yıl gerçekleştirilen ihaleye katılan ve 29.5 milyon dolar teklif veren Diana Turizm şirketinin Mali ve İdari Koordinatörü Malik Özkan, özelleştirilen Emekli Sandığı'na ait eski Fransız Tatil Köyü'nün imar durumunun değiştirilerek, 3 kat artırılmasını skandal olarak değerlendirdi. Geçen yıl yapılan ihalenin ardından kamuoyundaki spekülasyonlar üzerine ihalenin Ofer-Kutman grubuna verilmemesi için Rekabet Kurumu'na itirazda bulunduklarını anlatan Özkan, "Bu konuda Özelleştirme İdaresi bir dosya hazırladı ve bu dosyada buranın imar durumu açıkça belirtildi. İhale biz dahil giren tüm firmalar tekliflerini bu imar durumuna göre verdi. Biz burayı alıp, bin 500 yataklı bir resort tatil köyü yapmayı planlıyorduk. İmar durumunun böyle artırılacağını bilsek verdiğimiz teklifin en az üç katı daha fazla teklif verirdik. Bu durumda devlet büyük zarara uğratılmıştır. İmar durumunun değiştirilmesi haksız bir rekabettir ve ihalenin iptalini gerektirir. Pazartesi günü İhalenin iptaliyle ilgili gerekli başvurularda bulunup, davaları açacağız" dedi.

Öte yandan Kuşadası Belediye Başkanı Fuat Akdoğan, Kuşadası'nın turistik tesislere ihtiyacı olduğunu belirterek, yatırımcıların önünü açmak için çaba harcadıklarını söyledi. Son iki yılda başta Antalya olmak üzere güney yöresinin eski popülaritesini, özellikle iklimden ve tarihi değerlerden dolayı kaybettiğini kaydeden Akdoğan, "Pamucak yöresinde 3 yıl önce çıkan turizm tahsislerine hiç kimse ilgi göstermemişken şimdi gösterilen ilgi, ayrıca Kuşadası'ndaki otel arazilerine gösterilen ilgi ve Adnan Menderes Havaalanı'nın önümüzdeki yıl 6 milyon yolcu hedefi bunun en somut göstergesi. Kuşadası'nda 2006'da 2, 2007'de 3 tane yeni otel açılacak. Turizmin tekrar Ege'ye büyük potansiyelle kayacağı kanaatindeyim. Tatil bölgelerinde bir kırılma ve değişim noktasına ihtiyaç vardır. Çeşme Sheraton çok güzel bir örnek. Dünyaca ünlü otel zincirlerini Kuşadası'na yapacaklarını vaad eden Kuşadası Turizm Yatırımları A.Ş. firmasının ilk başlarda çok yoğun olan inşaat talebini, Kuşadası'nda bir konsensüs sağlayarak 0.53'e düşürdük. Gerçekleştirilecek yatırım, hem Kuşadası hem havaalanına gelecek turisti arttıracak. İmar tadilatının dünkü belediye meclisinde olumlu çıkmasının hemen ardından, yatırımcı firmadan aldığım önemli bir telefon oldu. Şirketin, Kuşadası Kongre Merkezi ve içindeki otel yapımıyla ilgili de çok ciddi ilgilendiklerini öğrendim. Önümüzdeki hafta KOMER yönetimi olarak bu firma ile pazarlığa oturacağız. Kuşadası'nın özlediği, turistin bol olduğu günlere dönmesi açısından bu gelişmeler büyük önem taşıyor" dedi. Akdoğan ayrıca, tepkilere anlam veremediğini de söyledi.

Haberler