Haberler

Ankara 1. İnme Sempozyumu Gerçekleştirildi

Ankara 1. İnme Sempozyumu gerçekleştirildi Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Cevdet Erdöl: "Önümüzdeki süreç içerisinde 'inme' konusunda Türkiye'de çok büyük adımlar atılacak çünkü onun bilgi birikimi, kapasitesi, insan kaynağı oluşmuş durumdadır, organizasyonu oluşmuş durumdadır" Ankara...

Ankara 1. İnme Sempozyumu gerçekleştirildi

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Cevdet Erdöl:

"Önümüzdeki süreç içerisinde 'inme' konusunda Türkiye'de çok büyük adımlar atılacak çünkü onun bilgi birikimi, kapasitesi, insan kaynağı oluşmuş durumdadır, organizasyonu oluşmuş durumdadır"

Ankara İl Sağlık Müdürü Özkan Ünal:

"İnme konusunda yıllardan beri Türkiye belli bir yere geldi, bunu biliyoruz. Özellikle üniversitelerimizin rehberliğinde, Hacettepe ve Cerrahpaşa başta olmak üzere, üniversitelerimizin de bu konuda ciddi katkılarıyla belli bir yere geldi"

ANKARA - Ankara 1. İnme Sempozyumu, Sağlık Bilimleri Üniversitesi bünyesinde gerçekleştirildi.

Ankara'daki inme sempozyumlarının ilki olan "Ankara 1. İnme Sempozyumu" Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Külliyesi'ndeki Bahadır Yurtbaş Amfisinde gerçekleştirildi.

Sempozyumda açılış konuşması yapan Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Cevdet Erdöl, "Bu inme sempozyumunu önemsiyorum. Ankara'da da bir inme merkezinin oluşmasında da sayın sağlık müdürümüz büyük gayret sarf ediyor. Biz de hekim arkadaşlarımızla elimizden ne gelirse bunu yapmaya, destek olmaya devam edeceğiz. İnanıyorum ki önümüzdeki süreç içerisinde 'inme' konusunda Türkiye'de çok büyük adımlar atılacak çünkü onun bilgi birikimi, kapasitesi, insan kaynağı oluşmuş durumdadır, organizasyonu oluşmuş durumdadır. İnşallah gelen hastalar sizlerin ellerinde şifa bulur" dedi.

Açılış konuşması yapan Ankara İl Sağlık Müdürü Özkan Ünal ise şunları kaydetti:

"İnşallah bu bir başlangıç olur, daha da zenginleşir bu sempozyum. Çünkü bu ilk kez yapılıyor 'Ankara İnme Sempozyumu adı altında. İnşallah önümüzdeki süreçlerde daha zengin, daha güzel olur. İnme konusunda yıllardan beri Türkiye belli bir yere geldi, bunu biliyoruz. Özellikle üniversitelerimizin rehberliğinde, Hacettepe ve Cerrahpaşa başta olmak üzere, üniversitelerimizin de bu konuda ciddi katkılarıyla belli bir yere geldi."

İnme konusunda yıllardır çalışmaların sürdüğünü dile getiren Ünal, "Mart ayından itibaren, Ankara'da bir organizasyon şansımız oldu. Biz, inme konusunda çalışan merkezleri bir araya getirmiş olduk. Hacettepe Üniversitesi, Gazi Üniversitesi, Ankara Üniversitesi, Numune Hastanesi, Dışkapı Hastanesi, Atatürk Hastanesi, Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi, bazı özel üniversiteler ve şimdi, bazı devlet hastanelerimize kadar inen bir inme merkezleri serisi oluşturduk ve bunları da bir nöbet şekline soktuk. Bugün akşam bir inme hastası geldiğinde hangi hastaneye gideceği belli veya cumartesi-Pazar. Mesai saatlerinde bu hastanelerimizden en yakın hastaneye gidiyor 112'ler."

İnme hastasının 9 inme merkezinden en yakınına götürüldüğünü, mesai saatleri dışında ise nöbetçi inme merkezi neredeyse oraya götürüldüğünü kaydetti. Ünal sözleri şöyle sürdürdü:

"İnme merkezimizdeki ekip de acil, nörolojiden ve radyolojiden arkadaşlar da bunun sorumluluğuyla orada olaya hazır halde sistemi tutuyorlar" dedi.

Sempozyumun birinci oturumunda Dr. Yahya Ayhan Acar "İnmeli hastanın tespiti ve acile transportu", Dr. Nedime Tuğçe Bilyay "Acil serviste inmeli hastanın değerlendirilmesi" başlıklarıyla sunum yaparken, Dr. Özgür Boyraz ise "Akut inmeli hastaların nörolojik değerlendirilmesi" başlığıyla sunum yaptı.

Birinci oturumun ardından İhlas Haber Ajansı'na açıklamalarda bulunan Ankara İl Sağlık Müdürü Özkan Ünal, " inme, biliyorsunuz, beyinle alakalı felç hastalığı. Onunla ilgili hem bir farkındalık oluşturma adına hem bilgilendirmek adına bir sempozyum düzenlendi. Bu sempozyumu nörolojiden, radyolojiden, acil servisten, beyin cerrahiden, fizik tedaviden, arkadaşlarımız katıldılar. Bu konuda seminerler hazırladılar. Aynı zamanda biliyorsunuz 29 Ekim Dünya İnme Günü. Ona da bir farkındalık oluşturmak adına bugün bir sempozyum düzenlendi" dedi.

İnme merkezlerinin sayısı arttı.

"Ankara inme konusunda şu anda Türkiye'ye örnek olmak adına bir uygulama içerisinde" diyen Ünal, "Mart ayından itibaren Ankara'mızda 8 merkezimiz, 'inme tedavisi merkezi' olarak belirlendi ve nöbet çizelgeleri oluşturuldu. 112 ambulans servisi buna yönelik hazırlıklarını tamamladı ve şu anda ilk 6 saat içerisinde inme hastalarını en yakın veya nöbetçi olan inme merkezine götürüyor ve büyük oranda da bu hastalarımız yüksek doğrulukta tanı ve teşhis konularak tanı ve tedavilerine başlıyorlar. Mart ayından itibaren hem bu hastalara yönelik farkındalık arttı hem inme merkezlerimizin sayısı arttı, hem de nöbet çizelgeleri oluşturarak, inme merkezimizdeki arkadaşlarımızın hazır halde beklemesi sağlanarak inme hastalarına çok hızlı bir şekilde teşhis ve tedavi olanakları artırılmış oldu. Bu yönden Ankaramız, inme konusunda her geçen gün daha iyi bir noktaya gelmiş oldu. Her geçen gün bu konudaki eksiklerimizi tamamlamak noktasında da eğitimlerimizi sürdürüyoruz. Bugün de aslında böyle bir eğitim günü. Sempozyum ile bu konudaki eksiklerimizi, yapmamız gerekenleri bir kez daha gözden geçirerek buna yönelik çalışmalarımıza devam ediyoruz" şeklinde konuştu.

Prof. Dr. Kıvılcım Yavuz ise "İnme çok önemli bir hastalık. Dünya'da ve Türkiye'de ölüm sebepleri içinde birinci sırada yer alıyor. Aynı zamanda erken müdahale edildiği zaman hayat kurtarıcı ve fonksiyon kurtarıcı bir hastalık olmasına rağmen, gecikildiği zaman felçlerle, kayıplarla karşılaşılabiliyor" dedi.

İnme konusunda zamanın çok önemli olduğunu dile getiren Yavuz, "Zamanla yarışıyoruz. Bu sempozyumların amacı, tüm meslektaşlarımızın bu tip hastaları erken fark etmeleri, erken yönlendirmeleri, uygun tedavilere erken başlamaları ve gerekli tüm tedavilerin bir plan, program çerçevesinde hızlıca ilerlemesi. Bunun için farkındalık çok önemli. Hem halkın, hem hastalığın hem de doktorların farkındalığı. Çünkü bu bir ortak çalışma ürünü. Hep beraber çalışarak bu hastaları çok hızlı bir şekilde teşhis-tedavi sürecine yönlendirmemiz gerekiyor. Bu farkındalığı artırmanın en iyi yolu bu tip sempozyumlar" ifadesini kullandı.

Vatandaşlara da seslenen Yavuz, "Öncelikle onların fark edip bir an önce 112'ye ulaşmaları ya da en yakın sağlık kuruluşuna başvurmaları çok önemli. Vakit kaybedilirse yani, evde kaybedilen ya da her nerede geliştiyse olay, orada kaybedilen zaman bizim için çok çok kıymetli. Kaybedilmeden bize ulaşırlarsa hastane içerisindeki süreçlerde sadece zamanlamayı biz kısıtlayıcı noktalardan geçirebilirsek çok daha iyi" dedi.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Yerel

Türkiye Ankara Yerel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title