Haberler

Trabzon iftar saati: 26 Nisan 2020 Pazar Trabzon İftar vakti (2020 Ramazan İmsakiyesi)

Güncelleme:

Trabzon'da iftara kaç saat kaldı araştırılıyor. Ramazan ayının 3. gününde Trabzon iftar saati sorgulanmaya başladı. Trabzon'da yaşayan vatandaşlar, akşam ezanı ile birlikte açacakları oruç için iftar saatini bekliyor. Buna göre, 26 Nisan Pazar günü Trabzon iftar saati kaç? Trabzon iftar vakti nedir? İşte, Diyanete göre Trabzon iftar saatleri…

Ramazan ayının üçüncü günü nedeniyle Trabzon halkı, imsak vakti 03:42'de sahura kalkarak oruç için niyetlendi. Peki, Trabzon iftar vakti kaçta? On bir ayın sultanı Ramazan'da, akşam ezanı ile açılacak oruçlar için yemekler hazırlanırken iftar saati merak ediliyor. 26 Nisan Pazar günü akşam ezanı kaçta okunacak? Sofralardan bereketin eksik olmadığı üç aylardan biri olan Ramazan ayında Trabzon iftar saati kaçta? İşte, Trabzon iftar vakti:

26 NİSAN PAZAR GÜNÜ İFTAR SAATİ: 19:19

Diyanet İşleri Başkanlığı imsakiye takvimine göre hazırlanan sayfada, bulunduğunuz ili seçerek bir ay boyunca imsak, iftar saatlerini içeren 2020 imsakiye takvimine ulaşabilirsiniz.

HANGİ DURUMLARDA ORUÇ TUTULMAZ?

''Ey inananlar! Oruç sizden öncekilere farz kılındığı gibi, Allah'a karşı gelmekten sakınasınız diye, size de sayılı günlerde farz kılındı. İçinizden hasta olan veya yolculukta bulunan, tutamadığı günler sayısınca diğer günlerde tutar. Oruca dayanamayanlar, bir düşkünü doyuracak kadar fidye verir. Kim gönülden iyilik yaparsa, o iyilik kendisinedir. Eğer bilirseniz, oruç tutmanız sizin için daha iyidir." (Bakara, 2/183-184) Bu ayetten ve hadislerden yola çıakrak alimler aşağıdaki durumlar söz konusu olduğunda oruç tutulmayacağını veya kaza yapılabileceğini belitmiştir:

a) Yolculuk: Ramazan'da sefer mesafesi (en az doksan km.) bir yere gitmek için yola çıkacak olan kimse, geceden oruca niyet etmeyebilir. Fakat niyet ettikten sonra gündüzün yolculuğa çıksa bu yolculuk esnasında meşru başka bir mazereti bulunmazsa orucunu bozmamalıdır. Başlanan bir ibadetin mazeret yoksa tamamlanması gerekir. Sefer bir mazeret olduğu için, eğer orucunu seferîliği başladıktan sonra bozarsa kendisine keffâret gerekmez, sadece kaza gerekir (İbn Âbidîn, Reddü'l-muhtâr, III, 402-405).

b) Hastalık: Oruç tuttuğu zaman, hastalığının artmasından veya uzamasından endişe edilen kimse ile hastalığı sebebiyle oruç tutmakta zorlanan kişiler için, iyileştikten sonra kaza etmek üzere Ramazan ayında oruç tutmamalarına ruhsat tanınmıştır. Oruç tutması hâlinde hasta olacağı doktor tarafından bildirilen kimse de hasta hükmündedir.

c) Yaşlılık: Oruç tutamayacak kadar yaşlı olan kimseler, oruç tutmayıp yerine fidye verebilirler. Bakara sûresinin 184. âyetinde, bu şekilde olup da oruca güç yetiremeyenlerin, oruç tutmayıp fidye vermeleri gerektiği hükme bağlanmıştır. İyileşme umudu olmayan hastalar da aynı hükme tabidir.

d) İleri derecede açlık, susuzluk: Açlık veya susuzluk sebebi ile beden ve ruh sağlığının ciddi derecede zarar görmesi söz konusu olan kimse orucunu bozabilir. Sağlık şartları düzelmesi hâlinde bozulan oruç Ramazan'dan sonra kaza edilir. Böyle bir kimsenin orucuna devam etmesi ölümüne sebep olacak nitelikte ise, orucunu açmaması yani oruca devam etmesi haram olur.

e) Zor ve meşakkatli işlerde çalışmak: Esas itibarıyla bir insanın ibadetlerini normal bir şekilde yapmasını engelleyecek zor ve ağır işlerde çalışması veya çalıştırılması doğru değildir. Ancak kişisel veya toplumsal zorunluluklar, bazılarının böyle işlerde çalışmalarını gerektirebilmektedir. Böyle durumda bulunan bir kişi, oruç tuttuğu takdirde sağlığına bir zarar gelmesinden korkuyorsa, orucunu tutmayabilir. Bu durumda olanlar, izin günlerinde veya müsait zamanlarda tutamadıkları oruçlarını kaza etmelidirler.

f) Gebe ve emzikli olmak: Oruç tuttuğu takdirde kendisinin veya çocuğunun zarar görmesi muhtemel olan gebe veya emzikli kadınlar da, sağlık durumu oruç tutmak için elverişli olmayanlar arasında değerlendirilmiştir. Bu durumda olanlar da oruç tutmayabilirler. Hatta zarar görme ihtimali kuvvetli ise tutmamaları gerekir. Durumları normale döndüğünde tutamadıkları oruçları kazâ ederler (Sahnûn, el-Müdevvene, I, 278-279; Şîrâzî, el-Mühezzeb, I, 328; İbn Kudâme, el-Kâfî, I, 433-434; Kâsânî, Bedâî', II, 97).

Kaynak: Haberler.com / Gündem

Trabzon Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title