Haberler

Katil Zanlısı ve Sevgilisi Ağırlaştırılmış Müebbet Hapis Cezasına Çarptırıldı

İstanbul'un Çeşitli Semtlerinde 4 Kişiyi Öldürdüğü Öne Sürülen Sanık Osman Bora Çuhacı ve Sanık Hemşire Sevgilisi Şule Özbakan, Şişli'de 72 Yaşındaki Bir Kadını Öldürdükleri İddiasıyla "Tasarlayarak Kasten Adam Öldürmek" Suçundan Ağırlaştırılmış Müebbet Hapis Cezasına Çarptırıldı.

İstanbul'un çeşitli semtlerinde 4 kişiyi öldürdüğü öne sürülen sanık Osman Bora Çuhacı ve sanık hemşire sevgilisi Şule Özbakan, Şişli'de 72 yaşındaki bir kadını öldürdükleri iddiasıyla "tasarlayarak kasten adam öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.

Şişli'de Nihal Tezkurtaran'ın öldürülmesiyle ilgili olarak 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davaya, Osman Bora Çuhacı ile Şule Özbakan katıldı. Sanık Şule Özbakan savunmasında, kendisinin tehdit ve baskılar altında kaldığı, sanık Osman'ın kendisine 'Bu olayı söyleme, anlatma' şeklinde konuştuğunu ifade etti. Annesi ve kız kardeşinin de tehdit edildiğini öne süren Özbakan, bu nedenle gerekli bildirimde bulunamadığını söyledi. "Ben şayet sanık Osman Bora Çuhacı'nın suç ortağı olmuş olsaydım, vurulduğum

zaman ben ambulansı aramazdım" diyen Özbakan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Silahla yaralanma olaylarında mesleğim icabı tutanak düzenlendiğini bilen bir kişiyim. Ben bu olayı ortaya çıkartmak için silahla yaralanmamdan sonra bu şekilde ambulansla hastaneye gittim. Benim bir sürü arkadaşım vardır. Hastaneye gitmeden onların yanına gitmek sureti ile tedavimi yaptırabilirdim. Ben bu olayı anlatmaya bilirdim, saklayabilirdim. Sanık Osman'ın kullandığı ve benim yaralandığım silah ile önceki olaylarda aynı silahla işlenmiştir. Ben yaralanmamdan sonra hastaneye gittiğimde polisin

yanında konuşup olayı anlatamadım. Çünkü sanık Osman'da benim yanımdaydı. O yüzden saklamak zorunda kaldım. Sonradan yaralanmam nedeniyle beni hastaneden taburcu ettiklerinde Osman Bora'yı karakola götürdüler. Ben hastaneden çıktıktan sonra Osman ile kaldığım eve gittim. Osman o tarihte karakoldaydı. Sonuç olarak bana bir zarar veremeyeceğini biliyordum. Daha sonra tedavim devam ettiği sırada evime baskın düzenleyerek beni aldılar. Ben Gayrettepe Asayişe gittiğimde Osman Bora'nın benim bu olaylarla

ilgili olmadığımı söyledi. Benim suçsuzluğumu orada söyledi."

Bildiği her şeyi anlattığını dile getiren Özbakan suçlamaları kabul etmeyerek, "Benim öldürme olayıyla ilgili hiçbir alakam ve ilgim yoktur. Ben hastanede hemşirelik yapan bir görevliyim. Ben 24 yaşındayım, bu şekilde bir olayı hiç düşünmemiştim. Ben görevim icabı hastanede ölen kişilerin arkasından ağlayan bir mizaca sahibim. Benim suçum sadece suçu ihbar edememekle ilgilidir. Bu da korktuğum için ihbarda bulunamadım. Ben bu şekilde bir suçlamayı hiçbir zaman düşünmüş değilim. Katil ile suçlanmak

istemiyorum. Ben toplam 6 ay kadar süre Osman Bora ile birlikte arkadaşlık yaptım. Cinayetlerden sonra bana baskı kurmaya başladı. Cinayetten öncekiler normal bir ilişki şeklinde devam etmiştir. Bu suçlamadan sonraki ilişkilerimiz zora dayalıdır ve beni bırakmadı. Toplam 6 aylık bir arkadaşlık süresi yaşadık ve geçirdik. 6 aylık hatamdan dolayı 2 yıldan beri cezaevinde tutuklu bulunmaktayım. Ailem ve ben tüm yaşantılarımda mağdur duruma düştüm. Sanık Osman'ın bana yaşattıkları artık ben onlara bakmıyorum."

Geleceğinin düşündüğünü belirten Özbakan, sanık Osman'la ilgili karıştığı tüm suçlamalardan beraat ettiğini söyledi. Söz konusu olaylarla ilgili suçsuzluğunun kanıtlandığını belirten Özbakan, "Sanık Osman benim hakkımdaki değişik mahkemelerde değişik beyanlarda bulunmuştur. Beyanları kendi içinde çelişkilidir. Sanık Osman beni kendi tarafına çekmeye çalışmış olup bana gönderdiği mektupları da ibraz ettim. Sanık mektuplarında beni tehdit ederdi. 'Beni unuttuysan bacağındaki yaraya bak' şeklinde yazıyordu.

Benim suçsuzluğumu belirten ifadelerde kullanıyordu" dedi.

Osman Bora Çuhacı ise, Özbakan'ın kendisi ile ilgili tehdit ettiğine dair beyanlarına katılmadığını ifade ederek "Şule'nin karakoldaki ifadelerinde benim kendisini tehdit ettiğimi oradaki polislere söyleyebilirdi. Sanık Şule bu olaydan sonrada gidip benim evimde kalmıştır. Tutuklandığı yer benim evimdir. Ben Şule'yi tehdit etmiş değilim. Şayet Şule'yi tehdit etmiş olsaydım, yaralama olayında kendisini de en basit şekilde öldürüp olaydan kurtulurdum. Bu sıkıntılara da girmezdim. İrfan Papila ile ilgili

avukat beyin söylediklerinden, zaten maktulenin kendi evinden fuhuş yaptıkları beyanlarından anlaşılmıştır. Bu da her ikisinin karakterlerini ortaya koymaktadır" diye konuştu.

Mahkeme heyeti "tasarlayarak ve suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla kasten adam öldürmek" suçundan sanıklara ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verdi.

Mahkeme heyeti, sanık Şule Özbakan'a ruhsatsız tabanca taşımaktan inandırıcı delil elde edilemediğinden bu suçtan beraatına, sanık Osman Bora Çuhacı ise ruhsatsız silah taşımaktan 1 yıl hapis ve 450 YTL adli para cezasına çarptırılmasına karar verdi.

(SK-RA-ÖZ-Y)

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title