TÜM KATEGORİLER
Hürriyet Gazetesi Binasına Zarar Verme Davası
Hürriyet gazetesi binasına zarar verdikleri iddiasıyla "mala zarar verme" ve "nitelikli olarak konut dokunulmazlığını ihlal" suçlarından 26 kişinin yargılanmasına devam edildi.
Hürriyet gazetesi binasına zarar verdikleri iddiasıyla "mala zarar verme" ve "nitelikli olarak konut dokunulmazlığını ihlal" suçlarından 26 kişinin yargılanmasına devam edildi.
Bakırköy 5. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz 3 sanık ile müşteki Hürriyet Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş'nin avukatı katıldı.
Duruşmada savunma yapan tutuksuz sanık Şahin Makır, terör eylemlerine tepki için yapılan konvoya katıldığını, Kanal D binasının yakınına yaklaştıklarında trafiğin durduğunu, gazete binasına yönelik bir eylemde bulunmadığını ve olay çıkarmadığını söyledi.
Diğer 2 sanık da terör eylemlerini protesto için konvoya katıldıklarını, başka hiçbir eylemde bulunmadıklarını ifade etti.
Duruşmada tanık olarak dinlenen polis memuru B.T., Hürriyet gazetesine yapılan 2 saldırıda da bina önünde görevli olduğunu, ilk günkü olayda, kalabalık bir grubun gazete binası önünde bulunduğunu, daha sonra bir parti görevlisi olduğunu düşündüğü kişinin gelip bir konuşma yaptığını ve kalabalığın dağıldığını anlattı.
Tanık B.T, ikinci olayda Kanal D binasının önüne 2 kamyon geldiğini, içlerinde tahmini 200 kişinin olduğunu ifade ederek, "Biz ise sadece 8 kişiydik. Onları durdurmamız mümkün değildi. İkna yoluyla konuşmaya çalıştık. Ancak bu kişiler, gazete binasının bahçesine girdiler. Binaya taş atıp zarar verdiler. Binanın içine girmeye çalıştılar. Telsiz bende olduğu için, hemen takviye ekip istedim. Ancak yolu kapattıkları için takviye ekibin gelmesi kolay olmadı. Kalabalık grup, sloganlar atıp bağırıyordu. Takviye ekibin müdahalesi ile bir süre sonra olaylar sonlandı." dedi.
Bir diğer tanık polis memuru A.E.M. de hafriyat kamyonlarının bina önüne geldiği ve kalabalık grubun toplandığını, takviye ekip istediklerini ancak grubun bariyeri aşarak binanın bahçesine girdiğini, bina camlarına zarar verdiklerini, ellerinde bulunan şeyleri fırlattıklarını ve takviye ekibin müdahalesiyle dışarı çıkartıldıklarını kaydetti.
Hürriyet gazetesinde güvenlik görevlisi olarak çalışan ve tanık olarak dinlenen Ercan Demirtaş ise kalabalık bir grubun sloganlar atarak, bina bahçesine girmeye çalıştıklarını, bina girişindeki döner kapı ve camlara, ellerindeki buzları ve yumurtaları fırlattıklarını, güvenlik kameralarını kırdıklarını, bina içine girmeye çalışan saldırganları engellediklerini ve takviye polislerle saldırganları bahçeden dışarı çıkardıklarını söyledi.
Mahkeme, dinlenmeyen sanık ve tanıkların ifadelerinin alınması için duruşmayı erteledi.
İddianameden
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 6 Eylül 2015'te kalabalık bir grubun saat 23.05 sıralarında, protesto için gazete binası önüne gittikleri belirtildi.
İddianamede, 8 Eylül 2015'te güvenlik güçlerinin şehit edilmesini protesto için araç konvoyu oluşturan şüphelilerin ilk önce Vatan Caddesi'ndeki Emniyet Müdürlüğüne vardıkları, saat 20.30 civarında da gazete binası önüne gittikleri ve protestoya burada devam ettikleri aktarılarak, şunlar kaydedildi:
"Şüphelilerin yönetim binasının etrafı duvarla çevrili bahçesi içerisine, güvenlik güçlerini itekleyerek girdikleri, ışıklandırma aparatlarını, binanın giriş kapısındaki döner cam kapı, vitrin camları, kameralar, giriş kapısındaki bariyerleri kırarak zarar verdikleri, giriş kapısını zorlayarak bina içine girmek istedikleri, olay yerine gelen takviye güvenlik güçlerince bina bahçesinin dışına çıkartıldıkları anlaşılmıştır."
Araç plakalarından kimlikleri tespit edilen şüphelilerin, gazete binasının önüne protesto amacıyla gittikleri, İstiklal Marşı'nı okudukları ancak gazetenin bahçesine, binaya girmedikleri ve zarar vermedikleri şeklinde beyanda bulundukları kaydedildi.
İddianamede, 26 şüpheli hakkında "mala zarar verme", "nitelikli olarak konut dokunulmazlığını ihlal" suçlarından 2 yıl 4 aydan 9 yıla kadar hapis cezası isteniyor.
