Haberler

1915 Yılı Olayları

Kremlin Basın Sözcüsü Dmitriy Peskov, Devlet Başkanı Vladimir Putin'in 1915 olaylarının yüzüncü yılı etkinlikleri için Ermenistan'ı ziyaret edecek olmasının Türkiye-Rusya ilişkilerine zarar vermeyeceğini söyledi.

Kremlin Basın Sözcüsü Dmitriy Peskov, Devlet Başkanı Vladimir Putin'in 1915 olaylarının yüzüncü yılı etkinlikleri için Ermenistan'ı ziyaret edecek olmasının Türkiye-Rusya ilişkilerine zarar vermeyeceğini söyledi.

Putin'in 24 Nisan'da Erivan'a düzenleyeceği ziyaretle ilgili bir soruya cevap veren Peskov, "Türkiye ile karşılıklı yarar ilişkisine dayalı ekonomik işbirliği tabanında çok sıkı ilişkilerimiz var. Birçok küresel sorunda benzer tutuma sahibiz" dedi. Peskov, Putin'in Erivan ziyaretinin Türk-Rus ilişkilerine zarar vermeyeceğini ifade etti.

1915 olaylarına ilişkin Ermeni iddialarını AA muhabirine değerlendiren Rus tarihçi Oleg Kuznetsov, soykırım iddialarının 20. yüzyılın başında sadece Türkiye ve Almanya'ya karşı ortaya atıldığına vurgu yaparak, bu suçlamaların Türkiye'nin birinci, Almanya'nın ise birinci ve ikinci dünya savaşlarından yenik çıkmasıyla bağlantılı olduğunu savundu.

Kuznetsov, "Savaşın kazananları, bu iki ülkeyi suçlayarak, savaş şartlarında her iki tarafın da işlediği suçların hukuki sorumluluğu ve suçluluk duygusunu karşı tarafa empoze etmeye çalışıyor" değerlendirmesinde bulundu.

Filistin'in Moskova Büyükelçisi Faed Mustafa ise, 1915 olaylarına ilişkin iddiaları takip ettiğini belirterek, "Türkiye, bu olayların tüm taraflarıyla incelenmesi için komisyon kurulmasını teklif etti. Bence sorunun en iyi çözüm yolu bu. Soykırım iddiasının ortaya atılması için sağlam kanıtlar gerekir, bu konu uluslararası hukuk kapsamında çözülmeli" dedi.

1915'te ne oldu

Osmanlı Devleti'nin 1914'te başlayan 1. Dünya Savaşı'na Rusya ile farklı saflarda katılmasını fırsat bilen Ermeni milliyetçileri, bağımsız Ermenistan devletini kurmak gayesiyle Rus güçleriyle işbirliği yaptılar.

Rus ordusu, Doğu Anadolu'yu işgal ettiğinde gönüllü Osmanlı ve Rus Ermenilerinden büyük destek gördü. Osmanlı ordusunda görev yapan bazı Ermeniler de Rus ordusuna katıldı. Ermenilerin oluşturduğu birlikler ordunun lojistik kanallarını tahrip ederek Osmanlı ordularının ilerlemesini yavaşlatırken, Ermeni çeteleri de işgal ettikleri yerlerde sivillere yönelik katliam ve zulümlere girişti.

Osmanlı Hükümeti, bu gelişmelerin önüne geçmek için Ermeni temsilcileri ve kanaat önderlerini ikna etmeye çalıştı. Ancak başarılı olamadı. Ermeni komitalarının saldırıların artması üzerine hükümet, 24 Nisan 1915'te Ermeni devrimci komitelerin kapatılması ve bazı Ermeni ileri gelenlerin tutuklanmalarına ve sürgün edilmelerine karar verdi. Daha sonra, her yıl "Ermeni soykırımını" anmak amacıyla düzenlenen etkinlikler için bu tarih seçilecekti.

Tedbirlere rağmen saldırıların sürmesi nedeniyle 27 Mayıs 1915'te Ermeni nüfusunun savaş bölgesinde olanları ve Rus işgal ordusuyla işbirliği yapanlarının göç ettirilmesi kararı alındı.

Osmanlı Hükümeti, göç edenlerin insani ihtiyaçları için planlamalar yaptıysa da savaş koşulları, iç çatışmalar, intikam peşindeki yerel gruplar, eşkıyalık, açlık ve salgın hastalıklar nedeniyle göçler sırasında çok sayıda Ermeni hayatını kaybetti.

Tarihi belgeler, hükümetin, söz konusu trajik olayların yaşanmasını amaçlamadığı gibi göç eden Ermenilere karşı işlenen suçları cezalandırıldığını açıkça ortaya koymakta. Nitekim, henüz savaş son bulmamışken yaşanan insani trajedi sırasında olaylara karışarak suçlu bulunanlar yargılanarak idam edildi.

1917 Bolşevik Devrimi üzerine savaştan çekilen Rusya, bölgeyi Ermeni çetelere bırakırken, Rus ordusunun geride bıraktığı silah ve cephaneyle komitalar pek çok Osmanlı yerleşim yerini işgal etti. Savaşın sonlarına doğru toparlanan Osmanlı Ordusu, Ermenileri Doğu Anadolu'dan çıkarmayı başardı.

Osmanlı Devleti'ne, imzalamak zorunda kaldığı Sevr Antlaşması'nda Doğu Anadolu'da bir Ermeni devleti kurulması dayatıldı. Ancak antlaşma hayata geçmedi. Bunun üzerine Ermeni birlikleri yeniden Doğu Anadolu'yu işgal etti. Aralık 1920'de bu birlikler de püskürtüldü. Daha sonra imzalanan Gümrü Antlaşması ile de bugünkü Türkiye-Ermenistan sınırları çizildi. Ancak Ermenistan'ın Rusya'nın parçası olması nedeniyle antlaşma uygulanamadı. Antlaşmadaki hususlar, 1921'de Rusya ile imzalanan Moskova, Azerbaycan, Ermenistan ve Gürcistan'la imzalanan Kars Antlaşması ile kabul edildi. Ermenistan, SSCB'den bağımsızlığını elde ettiği 1991'de, Kars anlaşmasını tanımadığını açıkladı.

Kaynak: AA / Güncel

Rusya Federasyonu Ermenistan Moskova Erivan Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title