'Fındık Kozalak Akarı' Uyarısı
Samsun İl Tarım Müdürlüğü Yetkilileri, Fındık Üreticileri Tarafından 'Fındık Gülü' veya 'Mantar' Olarak Bilinen 'Fındık Kozalak Akarı'nın Önemli Bir Fındık Zararlısı Olduğunu Belirterek, Üreticileri Dikkatli Olmaları Konusunda Uyardı.
Samsun İl Tarım Müdürlüğü yetkilileri, fındık üreticileri tarafından 'fındık gülü' veya 'mantar' olarak bilinen 'fındık kozalak akarı'nın önemli bir fındık zararlısı olduğunu belirterek, üreticileri dikkatli olmaları konusunda uyardı.
İl Tarım Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada, fındık bahçelerinde yoğun olarak görülen fındık kozalak akarının fındıkta meydana getirdiği ürün kayıplarının üreticiler tarafından dikkate alınması gerektiğini bildirildi. Kozalak akarı ile mücadele edilmesi gerektiği vurgulanan açıklamada, "Kozalak akarı çıplak gözle görülemeyecek kadar küçük bir zararlıdır. Kışı kozalakların içerisinde geçiririler. İlk bahar aylarından itibaren sarımsı, yeşil ve kırmızımsı renk alarak gül gibi açılan kozalaklardan çıkarak sürgünlere geçer, burada yeni oluşan meyve ve sürgün gözlerine girer. Bulunduğu meyve ve sürgün gözlerinde beslenme sonucu çıkardığı maddelerle dokuların şişerek urlaşmasına sebep olur. Deforme olan gözler işlevlerini yerine getiremediği için bitkide fazla miktarda uç kurumalarına ve bir sonraki yılın ürününde azalmaya neden olur" denildi.
Kozalak akarı tarafından zarara uğrayan tomurcukta temmuz ayından itibaren şişme ve irileşme meydana geldiğine dikkat çekilen açıklamada şöyle denildi: "Sonbahar ve kış aylarında yaprakların döküldüğü dönemde çıplak dallar üzerinde kozalaklar çok belirgin olarak görülmektedir. Bu dönemde kozalakların toplanarak bahçeye bırakılması suretiyle yapılacak mekanik mücadele, zararlı ile yapılan en etkili ve ekonomik mücadele şeklidir. İl Tarım Müdürlüğü ekiplerinin arazi çalışmaları ve bahçe kontrollerinde, fındık kozalak akarı zararlısına karşı ilaçlı mücadele zamanının geldiği tespit edilmiştir. Üreticilerimizin konuya hassasiyet göstererek il ve ilçe tarım müdürlüklerinden bilgi almaları ve en kısa zamanda kimyasal mücadeleyi tamamlamaları, zararlı yoğunluğunun ekonomik zarar seviyesinin altında tutulabilmesi açısından önem arz etmektedir." (İG-SA) 26.04.2008 17:03 TSİ