Haberler

Biyoteknoloji Sanayisinde Patent Savaşları Hız Kazanıyor

Güncelleme:

Biyoteknoloji İhtisas Organize Sanayi Bölgesi (BİOSB) ve Biyoteknoloji Sanayicileri Derneği (BİYOSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Ercan Varlıbaş, uluslararası ekonomide tasarım, üretim ve Ar-Ge çalışmalarının büyük ekonomik değer taşıdığını ve bu durumun patent savaşlarına yol açtığını belirtti. Dr. Varlıbaş, patent savaşlarının uluslararası ekonomiyi belirlemeye başladığını ve bu alanda düzenlemelerin gerektiğini vurguladı.

Biyoteknoloji İhtisas Organize Sanayi Bölgesi (BİOSB) ve Biyoteknoloji Sanayicileri Derneği (BİYOSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Ercan Varlıbaş, günümüzde uluslararası ekonomide tasarım, üretim ve Ar-Ge çalışmalarının büyük ekonomik değer taşımaya başladığını belirtti. Bu durumun ülkeler ve şirketler arasında patent savaşlarının oluşmasına yol açtığını aktaran Dr. Varlıbaş "Patent savaşları hız kazandı ve uluslararası ekonomiyi belirlemeye başladı. Patent bir ülkenin sanayisinin gelişmişlik ölçüsüdür. Ürün üretimi, patent alımı patentli ürünlerin pazarda dağıtılması ve satılması, şirketlerin ekonomik büyüklükleriyle doğrudan orantılıdır. Büyük satış, dağıtım ve tanıtım ağına sahip şirketlerin karşısında, patent alan daha küçük firmaların rekabette ezilmemesi ve yaşaması için bu alanda önemli düzenlemeler gerekmektedir" dedi.

Dr. Varlıbaş, "Biyoteknoloji Sanayicileri derneği olarak her türlü bilimsel çalışma ve Ar-Ge faaliyetlerini destekliyoruz. Bu konuda kendi koşulları çerçevesinde proje üreten irili ufaklı şirketlerin uluslararası düzeyde temsil etme aşamasında desteklerimizi sunacağız" ifadelerini kullandı.

Biyoteknoloji Sanayicileri Derneği (BİYOSAD) üyelerinden Atabay Kimya'nın Ar-Ge ve İnovasyon Direktörü Doğan Taşkent de TÜBİTAK Gebze Kampüsü'nde gerçekleşen 'Scireact Ekosistem Buluşması: Geleceği Şekillendiren Fikirler' başlıklı etkinlikte değerlendirmelerde bulundu. Taşkent, "Türkiye'den, AB ve ABD'de patent tescili alan yalnızca 41 ilaç firması var. Bu sayıların artması için akademi, sanayi, kamu kuruluşları olmak üzere hep birlikte birbirimize destek vermeliyiz. Ekosistemin gelişmesi için iş birliği yapmalıyız" diye konuştu.

Schumpeter'in fırtınası olarak bilinen 'yaratıcı yıkım' teorisini anımsatan Taşkent, yıkıcı rekabette tüm kuraların ve normların yeniden yaratıldığına dikkat çekti. Taşkent, bu doğrultuda regülasyonu yeniden oluşturmanın, regülasyon Ar-Ge'si yapabilmenin önemine de değinerek "Rekabette oyunun kurallarını siz ele alacak ve insan sağlığını gözeterek normlar koyacaksanız. Regülasyonları yenileyebilecek teknolojik bilgiye ve o vizyona da sahip olmanız gerekiyor. Bunun için de regülasyon üzerine Ar-Ge geliştirmeniz gerekiyor. Ar-Ge odaklı regülasyon üzerinde çalışma gerekiyor, yeni kurallar getirmek de çok önemli" dedi.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Ekonomi

Organize Sanayi Bölgesi Ekonomi Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title