Ankara: Bakanlar Kurulu Açıklaması
Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, Avrupa Birliği'nin (AB), Önemli Bir Üyesi Olan Fransa'nın Fikir Özgürlüğünü Kısıtlama Yönündeki Çabalarına Kurumsal Olarak Tavır Almasını Beklediklerini Söyledi.
Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, Avrupa Birliği'nin (AB), önemli bir üyesi olan Fransa'nın fikir özgürlüğünü kısıtlama yönündeki çabalarına kurumsal olarak tavır almasını beklediklerini söyledi.
Bakan Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamada, bazı kanun tasarıları üzerinde durduklarını ifade ederek Dernekler Kanunu'nda değişiklik yapılmasına ilişkin tasarının imzaya açıldığını ifade etti. Çiçek, tasarının ağırlıklı olarak bürokratik işlemlerle alakalı olduğunu ifade etti. Türk Silahlı Kuvvetleri'nde (TSK) istihdam edilecek sözleşmeli personelle ilgili tasarının da Bakanlar Kurulu'nda görüşüldüğünü kaydeden Çiçek, bu tasarıda askerliğini yedek subay ya da kısa dönem erbaş olarak yapanların da sözleşmeli subay olabilmesi, sözleşmeli astsubay olabilmek için getirilen yaş şartının 4 yıl veya daha fazla süreli yüksek öğrenimi bitirenler için 27, daha az süreli yüksek öğrenimi bitirenler için 25 olarak belirlenmesi, sözleşmenin idarece feshi şartlarının yeniden belirlenmesi, sözleşmeli subay ve astsubayların önsözleşme dönemindeki askeri eğitim süresince iaşelerinin devlet tarafından karşılanması hususlarının yer aldığını bildirdi. Çiçek, toplantıda ayrıca İller Bankası Kanun Tasarısı'nın da ele alındığını söyledi. İller Bankası Kanunu'nun 1945 yılında düzenlendiğini hatırlatan Çiçek, günün şartlarına uygun ve yeni yerel yönetim anlayışına paralel bir düzenleme getirildiğini belirtti. Çiçek, İller Bankası'nın bundan böyle teknik konularla ve finansman konularında belediyelere yardımcı olacağını, ihale işlemlerini büyük ölçüde belediyelerin yapacağını ifade etti. Toplantıda Avrupa Birliği ile ilişkiler üzerinde durulduğuna anlatan Çiçek, bu hafta sonu itibariyle tanıtıcı ve ayrıntılı tarama çalışmalarının tamamlanmış olacağını kaydetti. 33 başlıktaki tarama sürecinin tamamlanacağını kaydeden Çiçek, ardından müzakere sürecinin başlayacağını açıkladı.
Hükümet Sözcüsü Çiçek, Hazine Müsteşarlığı yetkililerinin Bakanlar Kurulu'na dünyadaki ekonomik gelişmeler karşısında Türk ekonomisinin durumu ve borç yönetimi konusunda bir sunum yaptığını söyledi. Bundan sonra sürdürülecek politikalarla ilgili bir değerlendirme yaptıklarını dile getiren Çiçek, "Hükümet olarak uyguladığımız politikalardan taviz vermemiz asla söz konusu değil. Mali disiplinin daha da güçlendirilmesi gerekecek. Sıkı para politikası uygulamaya devam edeceğiz. Yapısal reformları izlemeye de devam edeceğiz" dedi.
Bir kısım sağlık kuruluşlarının alacakları konusunda da değerlendirme yaptıklarını kaydeden Çiçek, bu akşam ilgili bakanların biraraya geleceğini ve bazı sağlık kuruluşlarının devletten alacakları konusunda neler yapılabileceğini değerlendireceklerini ifade etti. Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül'ün Lübnan'a gönderilen askerlerle ilgili bilgi verdiğini söyleyen Çiçek, şöyle konuştu:
"BM'ye yapılan kuvvet bildirim beyanına göre bir istihdam inşaat bölüğü, 1 helikopterli fırkateyn, 2 korvet, deniz nakliyat imkanı, hava nakliyat imkanı bildirilmiş, bunların limanları ve nereden bu imkanların sağlanacağı BM'ye iletilmiştir. Görev yapacak istihdam inşaat birliğinin de Su Şehri'nde konuşlanması planlanmıştır. İnşaat bölüğünde 24'ü sivil 261 personel, 46 araç ve diğer iş makinaları olacak. Toplam 681 personel görev yapmış olacaktır."
"ÜMİT EDİYORUZ Kİ YANLIŞ BİR YERDEN DÖNSÜN"
Bakan Çiçek, açıklamalarının sonunda basın mensuplarının sorularını cevapladı. Çiçek, Fransa Parlamentosu'nda 12 Ekim'de görüşülecek olan inkar tasarısının gündeme gelip gelmediği sorusu üzerine, bu konuyu ayrıntılı olarak görüştüklerini ifade etti. Dışişleri Bakanı'nın da bu konuda kurula bilgi verdiğini kaydeden Çiçek, şu anda da hem sivil kesimden hem de devletin her kademesinden konunun yanlışlığı, Fransa'nın böyle bir yalanın arkasında durmaması gerektiği ve yalanın yalan olduğunu söylemenin cezalandırılmasının anlayışla karşılanamayacağı hususunun Fransız yetkililere anlatılmaya çalışıldığını kaydetti. Bu gayreti göstermeye devam edeceklerini dile getiren Çiçek, "Bir taraftan Türkiye'den fikir özgürlüğünün genişletilmesi konusunda AB talepte bulunurken, AB'nin önemli devletlerinden Fransa'da fikir özgürlüğünü kısıtlayan böyle bir çabanın ortaya konulmuş olması karşısında bizim beklentimiz kişisel olarak değil kurumsal olarak AB'nin bu gelişmelere karşı tavır almasıdır. Bu türlü bir durum AB'nin temel değerleriyle çatışmaktadır. AB bir coğrafi birlik değil bir değerler bütünüyse, bu değerlerle temelden çatışan bir yasa teklifidir bu. Bir şeyin var olduğunu söylemenin serbest, yok olduğunu söylemenin suç sayıldığı bir mantığı anlamak mümkün değildir. Biz bu yanlışı anlatmaya gayret ediyoruz. Ümit ediyoruz ki yanlış bir yerden dönsün. Türk-Fransız ilişkileri bundan ciddi zarar görür" ifadelerini kullandı.
'Bu tür kararların parlamentolar tarafından alınması Türkiye'de eleştirilirken, Cezayir konusundaki girişimle eleştirdiğimiz Fransa'nın aynısını yapmıyor muyuz, bu bir çelişki değil mi?' sorusuna Çiçek, "Siz kimden yanasınız, önce bu soruyu sormak lazım. Evvela yerimizi tespit edelim de ondan sonra cevabımıza bir bakalım. Elbette, Türkiye dışarıda bu tür gelişmeler olurken, parlamentosu bir şey yapmaz, hükümeti bir şey yapmazsa, vatandaşa hesabı nasıl verirsiniz? Soruyu sorarken de nerede bulunduğumuza iyi bir bakalım. Sadece soruyu sormak bir anlam ifade etmiyor, biz bu ülkede yaşıyoruz. Bu ülkenin insanlarının; sizden, benden, hükümetlerden, parlamentodan, toplumun önde gelen insanlarından beklentileri vardır. Biz Türkiye olarak olması gereken tavrı sonuna kadar koyuyoruz. Ama Türkiye eli kolu, sessiz sedasız, bağlı duramaz. Bu yalanlara karşı seyirci kalamaz" cevabını verdi.
DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar'ın 'Dağda silahla gezeceğine ovada siyaset yapsın' şeklindeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine Çiçek, hükümetin gündeminde af olmadığını vurguladı. Çiçek, "Bana soruyorsanız, ben hiçbir zaman aflardan yana olmadım. Gündemimizde şu anda af konusu yoktur. Olmayan bir şeyi gündeme taşırsak, terörle mücadele eden insanların da elini, ayağını soğutmuş oluruz. Morallerini bozmuş oluruz. O konuyu gündeme getiren sayın lidere sorun" şeklinde konuştu.
Bakan Çiçek, 'Fransa'ya karşı somut yaptırımlar var mı?' sorusuna ise, "Şunlar vardır, bunlar vardır dediğim taktirde, Perşembe günü peşinen oylamanın da aleyhte çıkacağını da kabul etmiş olurum. Türkiye, her türlü ihtimale karşı çalışıyor. Özel sektörden, kamusundan, siyasetçiden, siyasetçi olmayan kesime kadar bu işin yanlışlığını söylemeye çalışıyoruz. Herkes kendi imkanlarını kullanarak, bu işin yanlışlığını tüm dünyaya anlatmalıdır. Tarihi olayları, siyasi kararlarla neticelendirmek, çok doğru bir yol değil. O zaman her ülkenin parlamentosu, bir başka ülkeyle ilgili siyasi değerlendirmeler yapar, kararlar alır ve bunu müeyyideye bağlar. O zaman uluslararası ilişkiler ve barış ciddi ölçüde zarar görür. Gerçekten Fransa, çok büyük bir yanlış yapıyor" yanıtını verdi.