Mumcu: "Türkiye Buzdolabına Değil Derin Dondurucuya Koymayı Önersin"

Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, Türkiye'nin AB tarafından "buzdolabına koyalım" denilen ilişkileri, "Derin dondurucuya koyalım" diyerek karşılık vermesi gerektiğini belirtti. Mumcu, 18 aylık sürenin de AKP için "bir seçim avansı", Türkiye için ise kayıp olduğunu söyledi.

Mumcu, Danimarka Büyükelçiliğine yeni atanan Kim Jorgensen'i kabulünde gazetecilerin soruları üzerine AB konusundaki gelişmelerle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Mumcu, Türkiye'deki ve Avrupa'daki özellikle Almanya ve Fransa'daki hükümetlerin Türk-Avrupa ilişkilerini buzdolabına koymaktan yana olduklarının görüldüğünü belirterek, "Herkes karşılıklı olarak seçim avansı veriyor. Yani Almanlar ve Fransızlar Türkiye'deki hükümete bir seçim avansı veriyorlar, Türkiye de buna karşılık bir seçim avansı veriyor. Ama benim gördüğüm kadarıyla bu süreçte Türkiye kaybediyor" dedi.

BUZDOLABINA KOYMA YOK DERECE DÜŞÜRME VAR

Mumcu, aslında buzdolabına konulma denilen olayın "derece düşürme" olduğunu belirtti. Kıbrıs konusunda sürecin getirildiği noktanın keyfilik boyutu kazandığını kaydeden Mumcu, şunları söyledi:

"Şimdi yapılması gereken şey bence kararlı olmaktır. Türkiye'nin AB'ye söyleyeceği söz 'Kapatmayacağınız müzakereyi açmayın' demektir. Yani bu defa kapatılmaması önerilen müzakere başlıklarının tamamını açmamak konusunda Türkiye'nin ön alması gerekir. Türkiye'nin, 'buzdolabına koyalım' denilen şeyi 'derin dondurucuya' koymayı önermesi gerekir. Bence Türkiye'nin tam tersine bir adım önde olup 'Kıbrıs'ta tanıma yoksa ilerleme yok' diyen AB'ye 'Kıbrıs'ta çözüm yoksa ilerleme yok' diyebilecek kararlılığı göstermesi gerekir. Önümüzde bir Kıbrıs meselesi vardır. Bu mesele çözülmeden ilerleyemeyeceğimiz aşikardır. 18 aylık bir 'buzdolabına koyma' sadece Türkiye'nin haklarının çürümesi anlamına gelecektir. Dolayısıyla bugünden diğer bütün konuları derin dondurucuya koyup, Kıbrıs meselesini masaya çıkarmak gerekir. Kıbrıs meselesini masaya çıkarıp, çözümü konusunda bir kararlılık göstermeden ne AB ne Türkiye ilerleyemeyecektir."

BAŞBAKAN 3 ZARF PEŞİNDE

Erkan Mumcu, Başbakan Erdoğan'ın AB sürecine ilişkin muhalefeti siyasi rant peşinde koşmakla suçladığının hatırlatılması üzerine de, iktidarın ikide bir yüzüne gözüne bulaştırdığı bir meselede muhalefeti suçladığını söyledi. Mumcu, "Muhalefet mevcut imkanlarıyla ve bu kadar haksızlığa maruz kalırken neyi hangi rantın peşinde koşuyormuş anlamak mümkün değil. Bu adettendir. Beceremeyenler muhalefeti kötülerler, şu meşhur 3 zarf hikayesi. İşe muhalefeti kötüleyerek başlarsınız, sonra etrafınızı kötüleyerek devam edersiniz, sonra 3 zarf da siz hazırlarsınız. Başbakanın 3 zarf hazırlama zamanı geldi bence. Bu da onun emarelerinden bir tanesi" diye konuştu.

"Bugün konuşulan 18 aylık süre Türkiye'nin aleyhine fakat AKP'nin lehine bir seçim avansıdır" ifadesini kullanan Mumcu, "Unutmamak lazım Türkiye'nin AB yolculuğunun 40 yıllık bir tarihi var. Menderes ve arkadaşları boyunlarında idam yaftasıyla idama, infaza götürülürken dahi Türkiye'nin AB içindeki geleceğini konuşuyorlardı. Bugün üç kuruşluk hevesine oyuncak yapmaya çalışan bir hükümet karşısında bir de muhalefet suçlu ilan edilecekse yani artık insafın tükendiğini söylemekten başka bizim söyleyecek sözümüz kalmaz" dedi. Jorgensen de gazetecilerin Danimarka'da Hz. Muhammed karikatürlerini çizen karikatüristin öldürüldüğüne ilişkin internette dolaşan haberleri hatırlatması üzerine, konuyla ilgili bilgisi olmadığı için yorum yapamayacağını söyledi. Jorgensen, ülkesinde İslamofobia tarzında bir eğilimin güçlendiği yorumlarına katılmadığını da belirtti.(ANKA)

Haberler