DSP Genel Başkanı Sezer, Erzincan'da Konuştu
Recep Demirci/erzincan, (Dha)
Recep DEMİRCİ/ERZİNCAN, (DHA)
DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, ''Cumhurbaşkanlığı, kaçıp kurtulunacak yer değil. Milletvekilliği çoğunluğuna dayanılarak, dayatmayla Cumhurbaşkanı seçmek yasal olur ama etik olmaz. Millet, içine sinmeyen işin hesabını sorar. Cumhurbaşkanı'nı kelle hesabıyla seçme hakları yok'' dedi.
DSP Lideri Zeki Sezer, Erzincan'da partisinin İl Kongresi'ne katılıp, 400 kişiye hitaben bir konuşma yaptı. Son 4 yılda milyonlarca kişinin kırsal kesimden kentlere göç ettiğini, ancak bunların kentlerde işsizlik ve sefaletle karşı karşıya geldiklerini ifade eden Sezer, insanların göç etmeleri yerine yerinde doyacakları bir ekonomik yapı oluşturmak gerektiğini kaydetti. Sezer, şöyle devam etti:
''Bu hükümetin uygulamaya çalıştığı KÖYDES Projesi kandırmacadan öteye gitmiyor. Güya köylere yol, su, elektrik götürecekler. Ama, Köy Hizmetleri'ni kapattılar. 4 yılda, bizim 57'nci Hükümet döneminde götürdüğümüzün yarısı kadar köye hizmet götüremediler. Köylüyü perişan ettiler. Köylüyü perişan eden bu iktidardan ülkeyi kurtarmak öncelikli hedefimiz olmalıdır. Emekli, esnaf ve memurda perişan durumunda. Başbakan Cumhuriyet tarihinin en büyük en önemli büyümesini gerçekleştirdiklerini söylüyor. Peki ülke büyüyorsa, memura niye o refah payından pay vermiyorsun. Gerçekte ekonominin büyüdüğü yok. Gerçekte bunların memuru düşündüğü de yok.''
Konuşması sık sık, 'Başbakan Sezer' sloganları ve alkışlarla kesilen Zeki Sezer, Başbakan Erdoğan'ın toz pembe tablolar çizmeye devam ettiğini ileri sürdü. Zeki Sezer, şunları söyledi:
''Bu hükümetin yanlış politikaları yüzünden, iş adamlarımız fabrikalarını söküp, Mısır'a Suriye'ye ve Romanya'ya taşıyor. Değil yenisini kurmak, var olan fabrikaları da başka ülkelere taşıyorlar. Çünkü burada iş yapmak gerçekten kahramanlık haline geldi. İş yapan ve üretim yapan herkesi rantçı, rantiye, faizci hükümet canından bezdiriyor. Rantçı, faizci demişken, bunların bir ağa babası vardı. Tayyip Erdoğan'ın ağa babası, hocası Erbakan. O 'faizci' kelimesini çokça kullanırdı. Bugünkü Başbakan da diyor ki 'Biz faizleri düşürdük, bunların rantı kesildi onun için bağırıyorlar' Faizi düşürmüşler mi? Yalanın bu kadarı ancak bu Başbakan tarafından söylenmiştir. Dünyanın en kazık faizi Türkiye'de. Reel olarak 11 puanlık faiz dünyanın hiçbir ülkesinde yok.''
Kültürel ve inançsal çeşitliliği diğer ülkelere göre zenginlik olarak değerlendiren Sezer, ''Hangi ülkede bizim kadar zengin halk kültürü var?'' dedi.
Başbakan Erdoğan'a yüklenmeye devam eden Sezer, şöyle devam etti:
''Çocuklarını 'Param yok' diye, dışarıdan hayırsever bir işadamanın bursları ile okutuyor. Tamam olabilir, maddi durumu olmayan bir aile başarılı çocuğunu bursla okutabilir. Bursla okumuş olan çocuklar 2.5 milyon dolara bir gemi alıyor. Başbakan'a soruyorum? Malın mülkün çok, bunun hesabını listesini daha veremedin. Allah da bunun hesabını sorar. Biz sorarız. Ama bu 2.5 milyon dolara gemi alan çocuğun, krediyle gemi aldığı söyleniyor. O kredi hangi bankadan alındı, kefili kimdi, karşılığında ne gösterildi? Bunu açıklamalısın.''
Konuşmasının sonunda Cumhurbaşkanlığı konusuna değinen Sezer, ''Cumhurbaşkanlığı kaçıp kurtulunacak yer değil. Milletvekilliği çoğunluğuna dayanılarak, dayatma ile Cumhurbaşkanı seçmek yasal olur, ama etik olmaz. Milletin içine sinmez. Millet, içine sinmeyen işin de hesabını sorar. Milletin birliğini, bütünlüğünü tam olarak temsil eden bir Cumhurbaşkanı seçilmeli. Cumhurbaşkanı'nı kelle hesabıyla seçme hakları yok'' diye konuştu.