DHA YURT BÜLTENİ - 6

Üniversiteli Güleda, öldürüldü (YENİDEN)

Isparta'da üniversite öğrencisi Güleda Cankel (19), Muğla'dan ziyaretine gelen erkek arkadaşı olduğu öne sürülen kişi tarafından öldürüldü. Genç kızın önce boğazının sıkıldığı, sonra bıçaklandığı belirlenirken, zanlı gözaltına aldı.

Olay, pazar günü Fatih Mahallesi'ndeki apart dairede meydana geldi. Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (ISUBÜ) Fotoğrafçılık Bölümü öğrencisi Güleda Cankel'in Muğla'da oturan ve erkek arkadaşı olduğu iddia edilen kişi, genç kızı ziyarete geldi. Henüz kimliği açıklanmayan erkek, bilinmeyen nedenle tartıştığı Güleda Cankel'in önce boğazını sıktı, ardından göğüs bölgesinden bıçakladı. Güleda Cankel'in odasından gelen sesleri duyan diğer öğrenciler içeri girdiklerinde genç kızı hareketsiz yatarken buldu. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Yapılan incelemede Güleda Cankel'in yaşamını yitirdiği belirlendi. Cankel'in cenazesi Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Araştırma ve Uygulama Hastanesi morguna konuldu. Polis cinayet şüphelisini kısa süre sonra yakalayıp, gözaltına aldı. Şüphelinin işlemlerinin sürdüğü belirtilirken, polis cinayetin sebebini araştırıyor. Güleda Cankel'in cenazesinin otopsinin ardından ailesine teslim edileceği ve Muğla'da toprağa verileceği belirtildi.

Görüntü Dökümü

--------------

Morg önünden detay

Cenaze aracının yanaşması

Güleda Cankel'in fotoğrafları

EK GÖRÜNTÜ TAKİP EDİLİYOR

HABER- KAMERA: Ali ÇEVİKBAŞ/ISPARTA,

===================

Araç çarpan sokak köpeği için seferber oldular

Osmaniye'de, karayolundan geçen bir aracın çarpması sonucu yaralanan sokak köpeğine ilk müdahale veteriner hekim tarafından yol kenarında yapıldı. Yaralı köpek daha sonra hayvan barınağında tedaviye alındı.

Osmaniye merkeze yaklaşık 15 kilometre uzaklıkta bulunan Yeniköy köyünde, sokak köpeğine karayolundan geçen bir aracın çarpması sonucu bölgeye Osmaniye Belediyesi'nden veteriner ekipler gönderildi. Kısa sürede bölgeye ulaşan ekiplerce, yol kenarına alınan köpeğe ağrı kesici ilaç verildi. Ardından araca konulan yaralı köpek tedavisi için hayvan barınağına getirildi. Baş kısmında kanamaları ve ayak kısmında zedelenmeler bulunan köpeğe, anestezi uygulanarak, açık yaralarına müdahale edildi.

Köy sakinlerinden Cüneyt Dereli, yemek yedikleri sırada bir araç sesi ve ardından köpeğin sesini duyduklarını belirterek, "Köpek evimizin önüne kadar geldi. Ekiplere haber verdik hemen geldiler, teşekkür ederiz. Ne çarptığını görmedik ama büyük ihtimal otomobil çarptı. Sadece köpeğin sesine kulak verdik ve hemen inip baktık. Kaldırmaya çalıştık önce, arka ayaklarından geri yere düştü. Aramamız üzerine ekipler gelip yardımcı oldular" dedi.

Osmaniye Belediyesi Hayvan Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi Veteriner Hekimi Bünyamin Akın da ihbar üzerine bölgeye gidilerek yaralı köpeğin alınıp, tedavisi için merkeze getirildiğini söyledi. Akın, "Gerekli ilk müdahaleleri yapıldı ve şu anda müşahede altında. Kafa bölgesinde açık yaralar var, bunla ilgili pansuman yapıldı. Arka ayakta ise zedelenme var ve onun için de röntgen filmi çekilerek tedavi ile ilgili gerekli işlemler yapılacak" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

----------

-Yaralı köpek yol kenarında yatarken

-Köpeğe ilk müdahale

-Köpeğin araca bindirilmesi

-Olay yerindeki av koruma görevlileri

-Görevli araç ve hizmet aracı yazısı

-Pikap içindeki köpeğin görüntüsü

-Köpekle ilgili ihbarda bulunan Cüneyt Dereli ile röportaj

-Barınaktaki 'Hayvanlar için bizde varız' yazısı

-Yaralı köpeğin yüzünden detay

-Yaralı köpeğin sedye ile taşınması

-Köpeğe sedye üzerinde müdahale eden veteriner hekim

-Veteriner Hekim Bünyamin Akın ile röportaj

BOYUT: 139 MB SÜRE: 04'25"

Haber-Kamera: İbrahim EMÜL/OSMANİYE,

====================

4 kişilik yaya kapkaç çetesi yakalandı

Adana'da takip ettikleri kişilerin cep telefonlarını kapkaç yöntemiyle çalan 4 kişilik çete, yüze yakın güvenlik kamerası kayıtlarını inceleyen özel ekiplerce yakalandı. Gözaltına alınan şüphelilerden 3'ü tutuklandı.

Çukurova ilçesi Mahfesığmaz ve Toros Mahallesi'nde 9 Kasım'da yolda yürüyen Ö.Ö.'nün (9) elinden cep telefonunu kapkaç yöntemiyle çalan şüpheliler, ara sokaklara girerek izlerini kaybettirdi. Bu olaydan 1 saat sonra, şüpheliler marketten çıkan Musa A.'nın (15) cep telefonunu da aynı yöntemle alıp kaçtı. Şikayet üzerine olay yerinde gelen polis ekipleri, çevredeki güvenlik kameralarını incelemeye alarak çalışma başlattı. 12 Kasım'da da, Yurt Mahallesi'nde yürüyen Kübra Ç. (23) ve M.E. (14) de cep telefonuyla konuşurken aynı yöntemle kapkaççıların mağduru oldu. İl Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Yankesicilik ve Dolandırıcılık Büro Amirliği ekipleri şüphelilerin aynı mahallelerde kapkaç yapması üzerine çalışma başlattı. İl Emniyet Müdürü Zafer Aktaş, özel ekip kurdurarak bölgenin ablukaya alınması talimatını verdi. Yüze yakın güvenlik kamerasını inceleyen ekipler, olay anına ait görüntüleri bularak yaya olarak gezen 4 kişinin kapkaç anı görüntülerine ulaştı.

TEK BAŞINA KAPKAÇ YAPINCA YAKALANDI

Kapkaç olaylarının yaşandığı mahallede yaya ve araçla devriye gezen polisler, 14 Kasım'da park içerisinde oturan H.Ş.'nin (17) kapkaça uğraması üzerine harekete geçip, şüpheli Mert B.'yi (19) yakaladı. Emniyete götürülen şüpheli Mert B., sorgusunda daha öncedeki 4 kapkaç olayını Halil İbrahim T. (24), Ramazan A. (20) ve Ali Ö. (22) ile birlikte yaptıklarını söyledi. Bunun üzerine polisler, diğer çete üyelerini de yakalayarak gözaltına aldı. Şüphelilerin ayrıca, çaldıkları cep telefonlarının sim kartlarını çıkaramayınca bir fotoğrafçıya girerek, "Arkadaşımızın eline kıymık battı, zımba teli varsa verinde çıkaralım" dedikleri ortaya çıktı. Sorgularında telefonları sattıklarını söyleyen şüphelilerden Ali Ö. adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı, diğer 3 şüpheli tutuklandı.

Görüntü Dökümü

-----------

Yolun karşısına geçen kadın

Kadının telefonla konuşması

Zanlının telefonu alıp kaçması

Zanlının kaçışı

İş yerine girmeleri

Zımba sormaları

Zanlıların emniyetten çıkışı

Polis aracına bindirilmeleri

SÜRE: 02'10" BOYUT: 241 MB

Haber: Çağlar ÖZTÜRK-Kamera: ADANA,

=================

Markete giren maskeli hırsız, 20 bin lira çalarak kayıplara karıştı

Bursa'da bir markete giren yüzü maskeli kişi, kasada bulunan 20 bin lirayı çalarak kayıplara karıştı. Hırsızlık anı, markette bulunan güvenlik kameralarına yansıdı.

Olay, saat 09.00 sıralarında Osmangazi ilçesi Altıparmak Caddesi'nde meydana geldi. Markete giren yüzü maskeli kişi, kasanın yerini gözleyerek marketten ayrıldı. Daha sonra marketin dışında bekleyen şüpheli, kasiyerin temizlik yapmaya başladığı sırada içeriye girerek kasaya yöneldi. Kasada bulunan 20 bin lira parayı çalan şüpheli, hızla uzaklaşarak kayıplara karıştı. Durumu fark eden çalışanlar, polis ekiplerine haber verdi. Olay yerine gelen polis ekipleri, yüzü maskeli şüpheliyi yakalamak için çalışma başlattı. Öte yandan hırsızlık anı, markette bulunan kameralar tarafından görüntülendi. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.

(GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR)

HABER: Semih ŞAHİN/BURSA,

==============================

80 yaşındaki kadın tartıştığı eşini bıçakladı

Adana'da, psikolojik sorunları olduğu öne sürülen Rahime B. (80), tartıştığı dini nikahlı eşi Celal S.'yi (63) başından ve kollarından bıçakladı. Tedavisi yapılan Celal S., "Hep kadınlar şiddete uğruyordu. Şimdi ben şiddete uğradım" dedi.

Seyhan İlçesi Namık Kemal Mahallesi'nde iddiaya göre, Rahime B., eşi vefat edince Celal S. ile dini nikahla birlikte yaşamaya başladı. Aradan geçen süre içinde Rahime B., ilk eşinden olan çocuklarından birinin izini kaybetti. Bunun üzerine yaşlı kadın, sürekli alkol almaya başladı. Giderek psikolojik sorunlar yaşayan Rahime B. olay günü Celal S. ile tartışmaya başladı. Kavganın büyümesi üzerine kadın, mutfaktan aldığı bıçakla Celal S.'yi başından ve kollarından bıçakladı. Kanlar içinde kalan Celal S., ambulansla hastaneyle kaldırıldı. Polis Rahime B.'yi gözaltına alındı. Kadın sorgusunun ardından savcılık talimatıyla serbest bırakıldı.

'ŞİMDİ ERKEK ŞİDDETE UĞRADI'

Olayın ardından Rahime B., ilk eşinden olan çocuklarının evine gitti. Yaralı Celal S. ise tedavisinin ardından evine döndü. Sürekli kadınların şiddet görürken, aynı olayın kendisinin başına geldiğini anlatan Celal S., "Çocuğunu bulamayınca psikolojisi bozuldu. Sürekli içki içmeye başladı. Kendisine bırakmasını söyledim ama beni dinlemedi. Beni önce odunla dövüp sonra bıçakladı. İstesem ben de onu döverdim ama yapmadım. Hep kadınlar şiddet görüyor diyorlar. Şimdi ben de bu şiddete maruz kaldım" dedi.

Görüntü Dökümü

-------------------------

Celal S. ile röp.

Celal S.'den detay görüntüler

SÜRE: 02'41" BOYUT: 297 MB

Haber: Çağlar ÖZTÜRK-Kamera: ADANA,

==============================

27 yıldır ürettiği sabunlarla, taleplere yetişemiyor

Yalova'da 27 yıldır doğal sabun üretimi yapan Ethem Erten, ürettiği sabunları Türkiye'nin dört bir yanına ve dünyaya gönderiyor. Bugüne kadar 9 bin 500 çeşit sabun ürettiğini söyleyen Erten, "Vatandaşlar en çok sarımsaklı, soğanlı, kaymaklı, eşek sütlü ve ballı sabunlara rağbet gösteriyor" dedi.

Yalova'da 27 yıldır sabun üretimi yapan Ethem Erten, kimyasal kullanmadan ürettiği sabunlarla taleplere yetişemiyor. Ürettiği doğal sabunları, yurt içi ve yurt dışına gönderen Erten, bugüne kadar 9 bin 500 çeşit sabun ürettiğini söyledi. Ürettiği sabunların beğenildiğini belirten Erten, "Sabunlarda kimyasal kullanmıyoruz. Vatandaşlar da zaten doğal sabunları tercih ediyor. Türkiye'nin dört bir yanına üretim yaparken, Dubai, Çin, ABD gibi ülkelere de sabun yolluyoruz. Doğum günü pastası, otomobil şeklinde çocuklar için sabun üretiyoruz. Vatandaşlar en çok sarımsaklı, soğanlı, kaymaklı, eşek sütlü ve ballı sabunlara rağbet gösteriyor" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

------------

-Sabunlardan detaylar

-Röportajlar

Haber-Kamera: Cem Mete OKUR/YALOVA,

============================

Sivas'ın 'Çin Seddi'

Sivas'ın İmranlı ilçesine bağlı Boğazören Köyü yakınlarındaki kayalıkları görenler, Çin'in kuzeybatısı boyunca uzanan Çin Seddi'ne benzetiyor. Bölge sakinleri, kilometrelerce uzunluktaki kayalıkların turizme kazandırılmasını istiyor.

İmranlı ilçesine 16 kilometre uzaklıkta bulunan Boğazören Köyü yakınlarındaki kayalıklar, görenlerde hayranlık uyandırıyor. Yükseltisi kısım kısım yerden 50-60 metre uzunluğa kadar çıkan kayalıklar bölgeyi ikiye ayıran bir görüntü veriyor. Doğal bir 'Çin Seddi'ni anımsatan oluşum, kilometreler boyunca kıvrımlar şeklinde devam ediyor. Meraklıların ilgisini çeken doğal Çin Seddi, drone ile havadan da görüntülendi.

'DOĞAL BİR ÇİN SEDDİ'NE BENZİYOR'

Köyde yaşayan Metin Uçar uzun yıllardır kayalıkları bildiğini ve Çin Seddi'ne benzettiklerini belirterek, "Köyümüzün doğusundan 500 metre mesafeden kayalıklar başlıyor ve Zara ilçesine kadar uzanıyor. Yaklaşık 35-40 kilometre kadar bir uzunluğu var. Bazı yerlerde bu kayalık batıyor ve çıkıyor. Yüksekliği 50-60 metre yüksekliğine ulaşıyor. Elle yapılmış değil ama doğal, mucizevi bir yapı gibi. Çin Seddi'ne benziyor" dedi.

Köy sakinlerinden Alparslan Bal ise, "Bu Çin Seddi gibi görünen, kilometrelerce devam eden bir oluşum. Bunun özelliği iki tarafının da düz olması ve insan eliyle yapılmış gibi dümdüz duvar gibi gözükmesi. Yetkililerin bu yapının nasıl oluştuğunu araştırması gerektiğini düşünüyoruz. Çin Seddi insan eliyle yapılmış ama burası da doğal haliyle onu andırıyor. Buranın araştırılıp tarihe ışık tutulmasını ve turizme kazandırılmasını istiyoruz" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

------------

-Bölgeden drone görüntüleri

-Kayalıkların görüntüleri

-Detay görüntüler

-Köylülerin konuşmaları

Haber-Kamera: Hüsnü Ümit AVCI-Yasin KIRAS/İMRANLI (Sivas),

============================

Üzerine 'kuma' getiren eşinden boşandı, kitap yazarak yaşadıklarını anlattı

Şanlıurfa'da, severek evlendiği eşi üzerine kuma getirince ayrılık kararı alan bu süreçte de kanser tedavisi gören Emine İşbilen (38), önce eşinden boşanıp, 2 çocuğunun velayetini aldı, ardından da sağlığına kavuştu. Üniversite mezunu olan İşbilen, girdiği sınavdan başarıyla geçip, eski eşi gibi mali müşavir oldu. Genç kadın, tüm yaşadıklarını 'Küllerinden Doğuş' adlı kitabında anlattı.

Şanlıurfa'da yaşayan işletme fakültesi mezunu Emine İşbilen'in severek evlendiği eşi, üzerine kuma getirdi. Bu durumu kabullenmeyen 2 çocuk annesi İşbilen, ayrılık kararı alıp, baba evine döndü. Bu süreçte gırtlak kanseri teşhisi konuldu. Boşanma davası açıp, eşinden ayrılan ve 2 kızının velayetini alan Emine İşbilen, tedaviyle sağlığına kavuştu. Daha sonra girdiği mali müşavirlik sınavını kazandı. Şimdi mali müşavirlik yapan İşbilen, tüm yaşadıklarını, 155 sayfalık 'Küllerinden Doğuş' adlı kitabında kaleme aldı.

'Yuva üstüne yuva olmaz' diyerek, kuma evliliklerine dikkat çeken İşbilen, kucağında bebeğiyle günlerce kocasının yolunu gözlediğini ifade ederek, şunları söyledi:

"Mutlu bir evliliği olan iki çocuk annesi, evinde normal yaşantısını sürdüren ev hanımıydım. Maalesef hayat her zaman istediğiniz gibi devam etmeyebiliyor. Hayat hep sürprizlerle dolu. Eşim beni aldattığı kadını, kuma adı altında getirdi. Çok büyük travma yaşadım. Yasak aşk yüzünden aile yaşantımız çekilmez bir hale gelmişti. Eşim sürekli seyahat diyerek, o kadına gidiyordu. Önceleri kocam bu ilişkisini ailesinden ve herkesten saklıyordu. Ben bu durumu söylediğim de ailesi, 'Kızım boş yere vesveselenip kocana huzursuzluk yaratıyorsun' diyerek, bana tepki gösteriyordu. Psikolojik şiddet gördüm. O süreçte baba evine gittim. Üzüntüden gırtlak kanserine yakalandım. Bir süre ölümle burun buruna kaldım. Artık aciz, diplere vurmuş bir kadındım. İki çocuğum vardı. Severek evlenmiştik maalesef hayat her zaman başladığı gibi devam etmiyor. Ben kuma olayını kabul etmedim.ö

'ÖLMEKTEN BAŞKA ÇAREM KALMAMIŞTI'

Baba evine gittiğinde hayalindeki mali müşavirlik sınavlarına hazırlanamadığını anlatan İşbilen, şunları ifade etti:

"Hiç kimse başına böyle şeylerin gelebileceğini düşünemiyor. Günlerce kendimi eve kapadım, çocuklarıma annelik yapamadım. Ailem bana 'Bu kafayla gidersen hiçbir yere varamazsın. Ne çocuklarına annelik yapabilirsin, ne de hayalini kurduğun o mesleği kazanabilirsin' diye kızıyordu. Sadece çocuklarını yedirip içirecek kadar ayakta durabiliyordum. Bir gün çocuklarımı bakıcıya bırakarak, arabayı baraj kanalına doğru sürmeye başladım. Ölmekten başka çarem kalmamıştı. Kanala atlayacağım sırada bir kadın kolumu tuttu. Daha sonra ailem, eve götürdü. Eşimin annesi, 'Boşan oğlumdan yoksa oğlumun başını yakacaksın' dedi. Ben ve benim gibi kadınlar bu bölgenin mağdurlarıyız. Bu süreçten sonra hayatımda büyük bir uyanış oldu.ö

'TÜM KADINLAR İÇİN MÜCADELE EDECEĞİME YEMİN ETTİM'

Bölgede kuma olaylarına çok fazla şahit olduğunu söyleyen Emine İşbilen, örnek olmak için 'Küllerinden Doğuş' adlı bir kitabı yazıp, zorlukların üstesinden geldiğini anlattı. İşbilen, sözlerini şöyle sürdürdü:

"O süreçte, 'ben gittikten sonra benim gibi kadınlar ne olacak' diye düşündüm. Onlarda mı ölecek? Emineler ölmesin, çocuklar annesiz kalmasın. Çocuklar boynu bükük kalmasın. 'Biri bir şeyler yapmalı' dedim. ve o gün uyandım. Büyük bir yemin ettim. Önce sağlığıma kavuşacağım. Hayalini kurduğum mali müşavirlik mesleğini alacağım. Bunları başardıktan sonra da benim gibi tüm kadınlar için mücadele edeceğime yemin ettim. Küllerinden Doğuş adlı kitabımı yazdım. Bölgemdeki tüm dezavantajlı kadınlarla görüştüm. Onları elimden geldiğince bilinçlendirmeye çalıştım. 'Artık yetmez' dedim, söz uçar yazı kalır, diyerek bir ay eve kapandım ve kitabımı bitirdim. Her şey bitmiş değil, hayat devam ediyor. Siz isterseniz imkansız hiçbir şey yoktur. Bütün hayallerimiz kendi ellerimizde, ben yaptıysam siz de yapabilirsiniz. Ben içimdeki beni bilmiyordum. Sihirli bir değnek yok, o sizsiniz. Elimden geldikçe daha çok başarı elde edip, ilerlemeye çalışıyorum."

Görüntü Dökümü

------------

Mali müşavir Emine İşbilen işyerinde çalışırken

İşbilen yazdığı kitabı anlatırken

Emine İşbilenle yapılan röp.

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Ali LEYLAK-ŞANLIURFA,

==========================

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel