Haberler

Başbakan Erdoğan Ulusa Seslendi

Erdoğan'ın, Anayasa Mahkemesinin Kapatma Davasında 'Kabul' Kararı Vermesinin Ardından Basına Yansıyan Ulusa Seslenişinde Hangi Meseleler Yer Aldı ve Başbakan Hangi Çağrıyı Yaptı?

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, TBMM gündeminde bulunan Sosyal Güvenlik Yasası'nın mevcut çalışanları ve emeklileri zarara uğratacağı şeklinde çok yanlış bir iddianın dillendirilmeye devam edildiğini belirterek, "Yapılan spekülasyonların ya yanlış bilgilendirmeden, ya siyasi sebeplerden dolayı gerçeğe uzak düştüğünü görüyor, üzülüyoruz. Bu, hükümet olarak sadece bizim meselemiz değildir, Türkiye'nin meselesidir. Sosyal güvenlik sistemimizin çok daha sağlıklı işlemesi, çalışanlarımızın daha yüksek standartlara ulaşması, ekonomimizin bu ağır yükten kurtulması içindir" dedi.

Başbakan Erdoğan, televizyonlarda yayınlanan "Ulusa Sesleniş" konuşmasına 18 Mart'ta Çanakkale Deniz Zaferi'nin 93. yıldönümünün her yıl olduğu gibi bu yıl da milletçe aynı duyguda buluşarak, gururla ve heyecanla kutlandığını belirterek başladı.

Millet olarak tarihin en zorlu sınavlarından geçerek bugünlere geldiklerini ifade eden Erdoğan, "Tarihimize şöyle bir bakınca görüyoruz ki, daha bir kaç nesil önce ne badireler atlatmışız, ne bedeller ödemişiz. En zayıf zamanımızda, yokluk ve mahrumiyet içinde bile, 'Çanakkale geçilmez' dedirtmeyi başarmış bir milletiz. Bizi bir araya getiren tesadüfler olmamış, tam aksine müşterek değerler etrafında kenetlenmişiz. Bizi bir ve bütün olarak geleceğe taşıyacak olan da işte bu sarsılmaz ruhtur" dedi.

Erdoğan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olan cumhuriyetin medeni milletler camiasında hak ettiği konuma taşırken en büyük ilham kaynakları olan bu kardeşlik ruhu olmaya devam edeceğini kaydederek şöyle konuştu:

"Yeter ki bizi tek bir millet yapan bu yüksek değerleri daima canlı tutmayı başarabilelim. Bugünden geriye doğru bakınca çok daha iyi anlıyoruz ki, Cumhuriyetimiz, kuruluş felsefesi ve çağdaşlaşma idealleri doğrultusunda çok önemli mesafeler kat etmiştir. Bugünden geleceğe doğru baktığımızdaysa çok daha umutlu bir tablo görüyoruz. 21. Yüzyıl, Türk Milleti'nin önüne tarihi imkan ve fırsatlar çıkarmaktadır."

-ORTAK DUYGU ETRAFINDA KENETLENELİM-

Güçlü ve müreffeh bir Türkiye idealimizi gerçekleştirmeye şimdi her zamankinden daha yakın bir noktada bulunduklarını söyleyen Erdoğan, "Bu fırsatları en iyi şekilde değerlendirmek için ihtiyacımız olan tek bir şey var. O da, Çanakkale'yi geçilmez yapan o ruhu, cumhuriyetimizin üzerinde yükseldiği o duygu birliğini korumak ve daha da güçlendirmektir. Onun için uzun zamandır ısrarla aynı çağrıyı tekrarlıyorum: diyorum ki, ortak duygu ve hedefler etrafında buluşmayı, kenetlenmeyi başarmak mecburiyetindeyiz. Bir şeyi de asla unutmamalıyız: o da şudur; yaşam biçimlerimiz, etnik kökenlerimiz, inanç ya da mezheplerimiz farklı olabilir. Bu farklılıklarımız bizi zayıflatmak yerine aslında güçlendiren bir zenginlik kaynağıdır" dedi.

-"ÇANAKKALE RUHUNU DİRİ TUTALIM"-

Başbakan Erdoğan, hiçbir farklılığın, ortak hedefler etrafında kenetlenmelerine, Cumhuriyetin nitelikleri ve milletin değerlerinde buluşup birleşmelerine engel olmaması gerektiğini ifade ederek, "Cumhuriyetimizin üzerinde yükseldiği temeller, bu ortak duygu ve hedeflerimizdir. Gelin Çanakkale ruhu, İstiklal ruhu dediğimiz bu duygu birliğini hep diri tutalım, kaybetmeyelim, bize kaybettirmelerine de izin vermeyelim. Eğer, Cumhuriyetimizin kuruluş ideallerini, vatandaşlarımızın daha çok refah ve özgürlük taleplerini gerçekleştirebileceksek o da işte ancak bu ruhla mümkündür" diye konuştu.

"Gelin, Çanakkale'de, şehitler coğrafyasını mutlaka en az bir kez ziyaret edin" diyerek vatandaşlara çağrıda bulunan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Oraya gittiğinizde, siz de, cam levhalara yazılı vatan evlatlarının isimlerini okuyun, doğum tarihlerine bakın, nerelerden kalkıp geldiklerine bakın. Siz de, o isimsiz kahramanlara kulak verin, düşünün ki, onlar kabirlerinden doğrulmuş size kısa künyelerini okuyorlar. Kalpleriniz ürpererek onları dinleyin. İşte o zaman hiç bir ayrım olmadan hepimizin aynı sesleri işittiğini fark edeceksiniz. Onlar, tek tek yattıkları yerden kalkıp, 780 bin kilometrekarelik vatan topraklarının her karışı adına 'burada' diyecekler. Tek bir millet olarak orada yan yana, omuz omuza dizilip içtimaya çıktığımızı göreceksiniz. Hangi ili, hangi ilçeyi, hangi köyü sorsanız, eksiksiz o manevi içtimada hazır bulacaksınız. Bütün farklılıklarımız o vecd halinde, o duygu selinde kaybolup gidecektir."

-"VANDALİZM GÖRÜNTÜLERİNİ BİR DAHA YAŞAMAYALIM"-

Konuşmasında 21 Mart Nevruz Bayramı'na da değinen Erdoğan, Nevruz'da bazı tatsız olayların yaşandığına dikkat çekti. Başbakan Erdoğan, bayram sevincine gölge düşürmek isteyenlerin amaçlarına ulaşamadıklarını ve ulaşamayacaklarını söyleyen Erdoğan, "Ancak bir hususa dikkatlerinizi çekmekte yarar görüyorum: Nevruz'u bayram yerine kavga gününe dönüştürmeye çalışanlara lütfen iyi bakınız. Her fırsatta barış çağrıları yapanların, hem de böyle bir günde kin ve nefreti yücelten, masum insanların can ve mallarına kast eden bir vandalizme zemin hazırlamaları büyük bir çelişki değil midir?" dedi. Bayramların birlik, beraberlik ve kardeşliğin daha çok ön plana çıkması gereken günler olduğunu söyleyen Başbakan Erdoğan, "Gelecek nevruzlarda, asla hak etmediğimiz bu vandalizm görüntülerini bir daha hiç yaşamamayı diliyorum" diye konuştu.

-"MİLLETİMİZİN BEKLENTİLERİNE YABANCI KALMADIK"-

Erdoğan, Türkiye'yi krizlerin enkazı içinden çıkarak bugünlere birbirine inanarak, güvenerek, el birliğiyle, güç birliğiyle, duygu birliğiyle, bütün güçleriyle ve enerjileriyle çalışarak geldiklerini söyleyen Erdoğan, "Gündemimize bu ülkenin ihtiyaçlarını koyduk, rotamızı gelecek hedeflerimize ayarladık. Bu ülkeye yıllarını kaybettiren boş tartışmalardan, kısır çekişmelerden, çatışma siyasetlerinden yüz çevirdik. Ayrıştırıcı değil birleştirici olmaya gayret ettik, demokrasi içinde her insanımızın hakkını hukukunu korumanın mücadelesini verdik. Milletimizden uzak olmadık, insanlarımızın beklentilerine yabancı kalmadık, ülkemizin sıkıntılarına gözlerimizi kapatmadık" dedi.

Balkanlar'a yaptığı gezi hakkında da bilgi veren Erdoğan, ziyaretin NATO İttifakı'nın 60. kuruluş yıldönümüne doğru son toplantı niteliği taşıyan Bükreş Zirvesi'nin hemen öncesinde gerçekleştirildiğine dikkat çekti.

-"SENDİKALARLA UZLAŞILDI"-

Erdoğan, konuşmasının son bölümünde ise TBMM gündeminde olan Sosyal Güvenlik Yasası ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Yasa taslağının oluşturulduğu süreçte konuyla ilgili bütün tarafların bilgisine başvurulduğunu, katkılarının alındığını ve itirazlarının değerlendirildiğini söyleyen Başbakan Erdoğan, son olarak sendikalarla yapılan görüşmelerde belli bir uzlaşı noktasına varıldığını ve taslağın son hali Meclis'e gelmeden önce Çalışma Bakanı tarafından parti gruplarına bilgi verildiğini anımsattı.

Erdoğan, konunun Meclis Genel Kurulu'ndaki görüşmeler sırasında da konu bir kere daha masaya yatırıldığını ve makul bir uzlaşma zemini arandığını söyleyerek, söyle konuştu:

"Bizim amacımız Türkiye'nin şartları, sosyal güvenlik alanında dünyada geçerli örnekler ve ekonomimizin gerçekleriyle uyumlu bir Sosyal Güvenlik Yasası tesis etmektir. Bunu neden yapıyoruz? Çünkü yıllar boyunca popülist siyaset anlayışlarıyla rayından çıkarılan sosyal güvenlik sistemimizi sürdürülebilir, gerçekçi, akılcı bir yapıya kavuşturmak istiyoruz. Türkiye'nin mevcut sosyal güvenlik yapılanmasıyla gelecekte çok büyük sıkıntılar yaşayacağı, sistemden kaynaklanan açıkların bütçe imkanlarıyla kapatılmasının artık mümkün olmayacağı günlerin yaklaştığı bugünden bellidir. Türkiye'nin geleceğini ipotek altına alan ve çalışanlarımıza da layık oldukları seviyede bir sosyal güvenlik standardı kazandıramayan bir yapıyı bu haliyle sürdürmeye çalışmak Türkiye'ye ihanettir."

-"BU AÇIĞI HİÇBİR EKONOMİ KALDIRAMAZ"-

Sistemin bugüne kadar çok istismar edildiğini, ekonomik mantığını kaybettiğini ve büyüyen açığın yol açtığı zararların ekonomiye ve dolayısıyla da milletin omuzlarına yüklediğini söyleyen Erdoğan, konuyla ilgili bazı istatistikler de açıkladı. Erdoğan, halen 2 çalışanın 1 emekliye bakar durumda olduğunu söyleyen Erdoğan, "Böylesine ağır bir yükü, böylesine yüklü bir faturayı sadece Türkiye ekonomisinin değil, dünyanın hiçbir ekonomisinin kaldırması mümkün değildir. Sonunda bu fatura kime geliyor, gene milletime geliyor. Ama bunu açık, net anlatmıyorlar. Bu açıklar aynı hızla büyürse ve Türkiye zarardan bir an önce dönmezse sadece sosyal güvenlik sistemimiz değil, ekonomik yapımız da iflasa doğru sürüklenecektir. Bu şartlar altında hükümet olarak bu adımı atmazsak kendimizi Türkiye'ye zarar vermiş, dolayısıyla milletten aldığımız emanete ihanet etmiş hissederiz" dedi.

-"KAZANILAN HAKLAR GARANTİ ALTINDA"-

Yeni yasanın mevcut çalışanları ve emeklileri zarara uğratacağı şeklinde çok yanlış bir iddianın dillendirilmeye devam edildiğini söyleyen Erdoğan, bu konu hakkında da şunları söyledi:

"Açık ve net olarak ifade ediyorum ki, ne çalışanlarımızın, ne emeklilerimizin durumlarında asla bir geriye gidiş olmayacaktır. Zaten kazanılan hakların geriye alınamayacağı ilkesi de Anayasa Mahkemesi kararıyla garanti altına alınmıştır. Yapılan spekülasyonların ya yanlış bilgilendirmeden, ya siyasi sebeplerden dolayı gerçeğe uzak düştüğünü görüyor, üzülüyoruz. Bu, hükümet olarak sadece bizim meselemiz değildir, Türkiye'nin meselesidir. Sosyal güvenlik sistemimizin çok daha sağlıklı işlemesi, çalışanlarımızın daha yüksek standartlara ulaşması, ekonomimizin bu ağır yükten kurtulması içindir."

-"YASA TÜRKİYE'NİN MENFAATİNE"-

Yasanın Türkiye'nin ve çalışanların menfaatine olduğunu söyleyen Başbakan Erdoğan, "Bu kısmı pek gündeme getirilmiyor ama aslında bu yasayla biz çalışanlarımıza ve sosyal güvencesi olmayan insanlarımıza pek çok başlıkta yeni kazanımlar getiriyoruz" dedi.

Bizim, çalışanlarımızı çok daha iyi standartlara ulaştırmak dışında bir hedefimiz yoktur, olamaz. Bu yasa Türkiye'nin menfaatleri gözetilerek hazırlanmıştır, dolayısıyla milletimizin de yararına sonuçlar getirecektir, bundan kimsenin şüphesi olmasın. İşçilerimiz, memurlarımız, esnafımız, emeklimiz rahat olsun, bize güvensin, biz onları mahcup etmedik, mahcup etmeyiz, zarara uğratmayız. Türkiye aklıselim çizgisinde ilerlemeye, sorunlarıyla yüzleşerek gelişmeye, bugüne kadar ihmal edilmiş sıkıntılarını da çözmeye devam edecektir. İnanıyorum ki hep birlikte çalışarak, zorluklara hep birlikte göğüs gererek, kazandıklarımızı adaletle paylaşarak çok daha güzel, çok daha aydınlık yarınlara kısa zamanda ulaşacağız. (ANKA)

(İG/ZG)

Kaynak: ANKA / Güncel

Haberler

Bakmadan Geçme

36 bin sözleşmeli sağlık personeli ataması ne zaman yapılacak, branşları ne? Uyku apnesi ehliyet alamıyor mu? Uyku apnesi nedir? Türk Telekom Sil Süpür nerede, uygulamanın neresinde? Emrah Büke kimdir? Şehit Polis Emrah Büke kaç yaşında, nereli, memleketi neresi? Emrah Büke cenaze namazı ne zaman kılınacak? Dostlara, arkadaşlara Cuma mesajları 2024! Cuma mesajı olarak gönderilebilecek anlamlı, kısa ve en güzel cuma mesajı! Vietnam yosun kurbağasının boyu ne kadardır? Survivor Bil Bakalım soru cevaplar 26 Nisan 2024 Cuma! Ken Edwards 1 dakika içinde kaç hamam böceği yemiştir? Survivor Bil Bakalım soru cevaplar 26 Nisan 2024 Cuma! 26 Nisan 2024 On Numara çekiliş sonuçları açıklandı mı? On Numara sonuçları saat kaçta? On Numara CANLI izle! Bugün kazanan numaralar neler? 26 Nisan 2024 Konya elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER! Konya'da elektrik ne zaman gelecek? 26 Nisan İstanbul elektrik kesintisi! ELEKTRİKLER NE ZAMAN GELECEK? İstanbul'da elektrik kesintisi! 26 Nisan 2024 Antalya elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER Antalya'da elektrikler ne zaman gelecek? 26 Nisan Gaziantep elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER Gaziantep'te elektrikler ne zaman gelecek? Gaziantep'te elektrik kesintisi! 26 Nisan Manisa elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER! Manisa'da elektrik ne zaman gelecek? Manisa'da elektrik kesintisi! 26 Nisan İzmir GEDİZ elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER! İzmir'de elektrik ne zaman gelecek? İzmir'de elektrik kesintisi! Son Depremler! Bugün İstanbul'da deprem mi oldu? 26 Nisan AFAD ve Kandilli deprem listesi! 26 Nisan Ankara'da, İzmir'de deprem mi oldu?
title