Anavatan Lideri Mumcu Adana'da
Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, Türkiye'nin İhtiyacının Örgürlük Olmadığını Belirterek, "Türkiye'nin İhtiyacı Özgürlük Değil, Adalet" Dedi.
Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, Türkiye'nin ihtiyacının örgürlük olmadığını belirterek, "Türkiye'nin ihtiyacı özgürlük değil, adalet" dedi.
Bazı temaslarda bulunmak üzere Adana'ya gelen Mumcu, basın mensuplarıyla bir araya geldiği toplantıda, ülke gündemine ilişkin açıklamalarda bulundu. Türkiye'de hiç kimsenin hayata dair endişeleri konuşamadığını söyleyen Mumcu, "Yani çiftçinin harcadıklarını ödeyebilecek kadar hasat üretemeyişini, esnafın dükkanını siftahsız açıp siftahsız kapattığını kimse konuşamıyor. Takip edilen kredi kartlarının 1 yılda sayısının 200 binden 650 bine çıktığını, yüzbinlerce insanın çek ve senetlerdeki protestolardan dolayı polis ve mahkeme takibinde bunaldıklarını kimse konuşamıyor. Varsa yoksa memlekette kapatma davası, laiklik, din konuşuluyor. Türkiye'de insanların mağduriyetinden söz edilecekse, bir numaralı mağduriyet gelir adaletsizliğinin yarattığı mağduriyettir. Türkiye'de 5-6 yıl tek başına iktidarın ekonomi bakanı olacaksınız, ondan sonra gidip Türkiye'de insanların özgürlüğünün bulunmadığını Avrupa Parlamentosu'na şikayet edeceksiniz. Olmayan ne varsa yapmak zaten sizin görevinizdi. Hiç kimse vatandaşın gerçek dertlerinden haberdar olma eyleminde değil. Türkiye'nin bir an önce gelir adaletini temin edici akılcı projelere ihtiyacı var. Türkiye'nin ihtiyacı özgürlük değil, adalet. Türkiye'de herkes özgür. Ama, Türkiye'de olmayan şey adalet. Dolayısıyla her alanda özgürlüğün teminatı olan adaleti güvence altına almadıktan sonra, gelir adaletini mümkün kılmadıktan sonra bu ülkede insanların huzur içinde yaşamalarını beklemek çok imkanlı gözükmüyor" dedi.
Sadece CHP Genel Sekreteri Önder Sav'ın dinlenmediğini dile getiren Mumcu, "Şunu herkes biliyor ki devlet içinde yerleşmiş, devlet kudretini kullanan, ama devlete sadakati kuşkulu birtakım odaklar herkesi dinliyorlar. En başta da hükümeti dinliyorlar. Dolayısıyla hükümetin bunlara karşı yapacak hiçbir şeyi yok. Hükümet çoktan paçayı kaptırmış vaziyette. Bu işin siyasi bir kriz olmaktan çok, giderek bir devlet krizine dönüştüğünü söylerken, işaret ettiğimiz noktalardan bir tanesi budur. Türkiye'de özel hayatın güvenliği, iletişimin güvenliği zaten çok uzun zamandır neredeyse tamamen ortadan kalkmış durumda. Burada sadece içeride kümelenmiş odakların hukuk dışı takiplerinden söz ediyoruz, bir de bunun dışında yabancı servislerin stratejik noktaları takibi vardır ki tam bir cadı kazanı ya da pandoranın kutusu. Açıldığı zaman içinden ne çıkacağını bilmiyoruz. Bütün bunlar için devlet otoritesinin yeniden tesis edilmesi gerekir. Yargı otoritesinin yeniden tesis edilmesi gerekir. Anlaşılan o ki Türkiye derin bir kriz, çatışma durumundan sonra ancak, bu alanda bir restorasyona gidebilecektir. Şartlar böyle gözüküyor" şeklinde konuştu.
Başkan Mumcu, AK Parti'nin kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesi'nde açılan davayla ilgili soru üzerine ise, "Türkiye'nin böyle bir gündeme kilitlenmesini üzüntüyle karşılıyorum. Ancak, muhakkak ki bütün bu gerginliklerin temelinde anayasal sistemin yetersizliği ve arızaları vardır. Hiç kimse demokrasiden, demokrasinin evrensel değerlerinden ve Türk milletinin demokrasinin işlemesinden umacağı faydalardan yana bir tutum takınmıyor yazık ki" dedi.
(MK-MT-NÇ-Y)