Deprem Bilinci ve Sürdürülebilir Şehirler: Türkiye İMSAD'dan Önemli Uyarılar

Güncelleme:
Facebook'da Paylaş Twitter'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş Google News'de Paylaş

Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği Başkanı Tayfun Küçükoğlu, yeni şehirler kurarken deprem bilincinin önemine dikkat çekerek, kentsel dönüşümün yalnızca riskli alanlarda değil, sürdürülebilir ve enerji verimli şehirler için de şart olduğunu vurguladı.

Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Tayfun Küçükoğlu, yeni şehirler kurarken deprem bilincini merkeze koymanın geleceğe güvenle bakmanın ön koşulu olduğunu bildirdi.

Küçükoğlu, Dünya Şehircilik Günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, şehirlerin depreme karşı güvenliği ve sürdürülebilirliği açısından kentsel dönüşümün önemine dikkati çekerek, yeniden yapılanma faaliyetlerinin yalnızca deprem riski altındaki bölgelerde güvenli yaşam alanları yaratmakla kalmadığını, aynı zamanda enerji verimliliği yüksek ve çevre dostu şehirlerin inşasına da fırsat sunduğunu belirtti.

Ülkede yaklaşık 2 milyon riskli bina olduğunu bildiren Küçükoğlu, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Deprem riski bulunan binalarda yaşayan yaklaşık 8,5 milyon vatandaşımız var. Bu rakamlar, bize kentsel dönüşümün ne kadar acil ve gerekli bir konu olduğunu bir kez daha hatırlatıyor. Deprem olduğunda dünyada eşi görülmemiş bir yardımlaşma seferberliği başlatıyoruz. Yaşanan korku ile bireysel tedbirler, risk tespitleri artıyor, ama maalesef sonrasında her şey unutuluyor. Yeni şehirler kurarken deprem bilincini merkeze koymak, geleceğe güvenle bakmanın ön koşuludur. Bu bilinci kent planlamasının ayrılmaz bir parçası haline getirmeli, planlama kültürünü güçlendirerek kalıcı bir dönüşüm sağlamalıyız."

"Çevreyi koruyarak şehirlerimizin geleceğini güvence altına almak zorundayız"

Küçükoğlu, sürdürülebilir şehirlerin yalnızca güçlü yapılarla değil, aynı zamanda kaynakların verimli kullanımıyla mümkün olabileceğini belirterek, döngüsel ekonomi kavramının bu noktada kilit bir rol oynadığını kaydetti.

Döngüsel ekonomi modelinin üretim ve tüketim süreçlerinde atığın azaltılması, malzeme ömrünün uzatılması ve geri dönüşümün sistematik hale getirilmesiyle çevresel yükü hafifletirken, ekonomik verimliliği de artırdığını ifade eden Küçükoğlu, inşaat sektörünün bu dönüşümde öncü bir rol üstlenmesi gerektiğini belirtti.

Küçükoğlu, yapı malzemelerinin geri kazanımı, yeniden kullanımı ve sürdürülebilir üretim yöntemlerinin yaygınlaştırılmasının hem ülke ekonomisine hem de doğaya katkı sağlayacağını kaydederek, "Geleceğin şehirlerini hayata geçirirken, bunu sürdürülebilir kılmak, ortak sorumluluk bilinciyle mümkündür. Kaynakları verimli kullanan, atığı azaltan ve yeniden değerlendiren bir ekonomik modelle çevreyi koruyarak şehirlerimizin geleceğini güvence altına almak zorundayız." açıklamasında bulundu.

title