Başbakan Erdoğan, Finlandiya Başbakanı Vanhanen ile Ortak Basın Toplantısı Düzenledi

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, çalışma ziyareti için Ankara'ya gelen AB dönem başkanı Finlandiya'nın Başbakanı Matti Vanhanen ile bir araya geldi.İki başbakan görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

-BAŞBAKAN ERDOĞAN-

Vanhanen ile yararlı bir görüşme yaptıklarını ifade eden Başbakan Erdoğan,"Bugün Türkiye -AB ilişkileri üzerinde durduk. Son gelişmeleri değerlendirme fırsatımız oldu.1999 yılında Finlandiya Dönem Başkanlığı sırasında ülkemizin adaylık statüsü sağlanmıştı.Böyle kritik bir dönemde ilişkilerimizi sıkıntıya sokabilecek bazı engellerle karşı karşıyayız.Bu sorunun Finlandiya'ya rastlaması bir talihsizlik.Bu tavsiye kararı komisyon çalışmasının neticesi olarak önümüzde. Bir tarafın uzlaşmaz tutumu ve kabul edilemez talebleri nedeniyle Finlandiya bu sıkıntıları yaşama durumunda kalmıştır. Finlandiya'nın iyi niyetli yaklaşımlarına iyi niyetle karşılık verme gayreti içinde olduk. Sorunun aşılması için fikirler ürettik.Rum yönetimi bize emrivaki yapmaya çalışmıştır.Tavsiyenin yol açabileceği olumsuz etkileri Vanhanen'e izah ettik. AB-Türkiye ilişkilerinin Kıbrıs sorunun çok daha ötesinde derin boyutlara sahip olması gerektiğininde altını çizdim. Üyeliğimiz bütün dünyanın yararına sonuçlar doğurabilecektir.Biz alkı selimi elden bırakmadık.Çözüme ulaşmak için iyi niyetli gayretlerimiz bundan sonrada sürdürüceğimizi ifade ettik.Brüksel'deki zirvede müzakere sürecinin devam etmesinin sağlayacak açık prüzsüz bir karar alınması yönünde önemini vurguladık. AB liderleri sağduyulu haraket ederek, bu sürecin üye ülke tarafından rehin alınmasına izin vermemelidir, vermeyecektir.Temenimiz zirvede bu çalışmaların olumlu katkıları olur ve bu süreç olumlu neticeler doğurur"dedi.

-TÜRKİYE BİR AVRUPA ÜLKESİDİR-

Vanhanen ise yaptığı konuşmada şunları söyledi;

"Türkiye bir Avrupa ülkesidir.Tam üyelik için müzakere etmektedir.Türkiye'nin Avrupalı yerini kesinlikle tastik ediyoruz.Türkiye'nin üyeliği, AB'nin uzun dönemli çıkarınadır.AB müzakereleri oldukça çetindir. Bunda dramatik bir şey yoktur.Şu andaki durumun geçiçi durum olduğuna inanıyorum. Tavsiyeler konusunda yinede çalışmalar yapılmalı. Türkiye'nin AB üyeliğini geçiktirmek söz konusu değil. Şu anda yavaşlamak olacak ama sonunda hızlanacaktır.Nihayi hedef, istasyon bellidir. Amacım Türkiye'nin, AB sürecinde engelsiz girmesini sağlamaktır.Kıbrıs'ta iki toplum içinde yararlı çözüm bulmaktır.Kıbrıs konumu BM himayesinde çözülecek konudur. Bizler sadece buna destek veriyoruz. Türkiye siyasi reformlarla büyük başarı kazanmıştır.Müzakerelerdeki önemli konu şu anda Ankara Ek Protokolü'nün uygulanması ile ilgilidir. AB, 2005 yılında yayınladığı deklarasyonla Türkiye'nin Ek Protokolü ayrımcılık yapmadan uygulaması gerektiğini belirtti. Türkiye bunu yerine getirmedi. Sorun Türkiye'nin AB karşı yükümlülüklerini yerine getirmemesi ile ilgilidir.Türkiye'nin müzakerelerin açılış dönemi İngiltere dönem başkanlığına denk gelmişti. Türkiye'ye bir yıllık süre tanınmıştı.Komisyonda ortaya çıkan tavsiye kararı 11 Aralık'taki Dışişleri Bakanları toplantısında ele alınacaktır. Burada herkes tarafından kabul edilebilir çözüm bulunmaya çalışılacaktır.Bir tren kazası olmayacaktır. Türkiye'nin AB treni yaydan çıkmayacaktır.Belki biraz hızı yavaşlayacaktır."

-SORULAR-

Vanhanen ve Erdoğan daha sonra basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

-VANHANEN-

Bir gazetecinin "KKTC'ye uygulanan izolasyonlar kaldırılacak mı?" sorusuna karşılık Vanhanen,"11 Aralık'ta çözüm bekliyoruz.Bütün sonbahar boyunca yoğun çalışmalar gerçekleştirdik.Çözüm bulmaya çalıştık.Önümüzde 2 haftalık bir süre var.Bu iki haftayı verimli kullanarak elimizden geleni yapacağız."diye yanıt verdi.

-ERDOĞAN-

Başbakan Erdoğan ise,"Avrupa ülkeleri, komisyonun 8 faslın dondurulmasına ilişkin kararını devam ettirirse Türkiye'nin AB geleceği nasıl olacaktır.Türkiye AB'nde kabul görüyor mu?" sorusuna ise,

"Bu 8 fasılla alakalı verilmiş tavsiye kararı bütün liderler tarafından benimsenen karar değil. Benimseyenler de benimsemeyenler de var. Bir fasılın aç kapaması yapıldı.Diğer fasıllarla alakalı olarakta açılmasına yönelik bir prüz yok ama kapanmasına yönelik prüz var.Beklentilerimiz mevcut tavsiye kararının bizim açımızdan kabul edilemez olduğudur. Ama bu AB ile ilgili müzakerelerin durması anlamına gelmez.Bu sürecide aynı kararlılıkla devam ettireceğiz.Beklentimiz AB zirvesinde eksikliklerin yanlışların giderilmesidir. Liderler zirvesinde de bunu notkalayacak adımın atılmasıdır.

24 Nisan 2004'de KKTC ve Güney Kıbrıs Kesimi'nde yapılan referandumdan hemen sonra AB'nin yaptığı açıklama var; Açıklamada özelikle Fransa, KKTC'nin ekonomik yönden izolasyonlara tabi tutulmaması noktasında açıklamalar var.Ama süreç bu istikamette gerçekleşmedi.Adımlar atılmadı.Yaptırımlar yapılmadı."dedi.

Haberler