Ankara: Turgut Özal'ı Anma Programı
8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın Eşi Semra Özal, Eşinin Öldüğü Gün Saçından Bir Tutam Kesip Aldığını, Ancak Saç Kökünden Alınmadığı İçin Tahlil Yapılamadığını Belirterek, Turgut Özal'ın Zehirlendiği Yönündeki Şüphenin Her Zaman İçinde Olduğunu Söyledi.
8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın eşi Semra Özal, eşinin öldüğü gün saçından bir tutam kesip aldığını, ancak saç kökünden alınmadığı için tahlil yapılamadığını belirterek, Turgut Özal'ın zehirlendiği yönündeki şüphenin her zaman içinde olduğunu söyledi.
Turgut Özal Düşünce ve Hamle Derneği tarafından, "Seçilişinin 17. Yılında Cumhurbaşkanı Turgut Özal" temalı bir anma programı gerçekleştirildi. ASKİ Spor Salonu'nda düzenlenen programa, Turgut Özal'ın eşi Semra Özal, oğlu Ahmet Özal, Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun, Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, eski Başbakan Yıldırım Akbulut, Turgut Özal Düşünce ve Hamle Derneği Başkanı Emin Başer, DYP Genel Başkan Yardımcısı Saffet Arıkan Bedük, Saadet Partisi (SP) Genel Başkan Yardımcısı Ertan Yülek, Emekli Büyükelçi Gündüz Aktan, Gazeteci Mehmet Altan, Yargıtay Onursal Başkanı Sami Selçuk ve Özal'ın diğer çalışma arkadaşlarının yanısıra çok sayıda davetli katıldı. Toplantı, Turgut Özal'ın hayatını anlatan bir sinevizyon ile başladı. Sinevizyon gösterimi sırasında Özal'ın suikasta uğradığı görüntülerin yayınlanması sırasında eşi Semra Özal'ın gözyaşlarını tutamadığı gözlendi.
Anma toplantısında gazetecilerin sorularını cevaplandıran Semra Özal, Turgut Özal öldüğü gün saçından bir tutam aldığı ve bu saçta yapılan tahlil sonrasında Özal'ın zehirlenerek öldüğü yönündeki haberlerin hatırlatılması üzerine, "Turgut Özal'ın saçından bana hatıra diye kesip almıştım. Ama o tahlil yapılamadı. Çünkü kökünden alınması lazımmış. O yüzden tahlil yapılamadı. Ama o şüphe benim hep içimde" diye konuştu.
Semra Özal toplantıda yaptığı konuşmada ise çok duygulu bir gün yaşadığını belirterek, program sırasında yaşadıklarının bir film şeridi gibi gözlerinden geçtiğini söyledi. Turgut Özal'ın Türkiye için büyük devrimler yaptığını ifade eden Semra Özal, "artık tarihe Turgut Özal damgası vurulmuştur" dedi. Turgut Özal'ın bıraktığı Türkiye'yi çok daha ilerilerde görmek istediğini belirten Semra Özal, "O yokluklar ülkesi Türkiye'yi bolluklar ülkesi haline getirmiştir" açıklamasında bulundu. Semra Özal ayrıca, Turgut Özal'ın partisinin başaşağı gittiğini gördüğü zaman yeni bir parti kurmaya karar verdiğini ancak buna ömrünün yetmediğini de anlattı.
"ÖZAL'IN ANILDIĞI GİBİ ANILACAK BİR CUMHURBAŞKANI'NA İHTİYACI VAR"
Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun da Turgut Özal'la yaşadığı anılarını anlattığı konuşmasında, Özal'ın yenilikçi, önyargısız, dünyadaki yenilikleri yakından takip eden, risk alabilen ve karar verebilen bir insan olduğunu söyledi. Özal'ın tekrar yeni bir parti kurarak 2. Değişim Programı'nı uygulamak istediğini ve unun için kendisini de çağırdığını anlatan Coşkun, "AK Parti olarak Özal'ın 2. Değişim Programı'ndan büyük ölçüde yararlanarak bir program yaptık. Türkiye darboğazları aşmış ve düzlüğe çıkmışsa, bunda rahmetlinin de büyük payı vardır" diye konuştu. Anavatan Partisi Genel Başkanı Mumcu da, anma toplantısının cumhurbaşkanlığı seçiminin öncesine rastlamış olmasının bir tesadüf ama 'mutlu bir tesadüf' oluğunu kaydetti. Mumcu, "Arkasından Özal'ın anıldığı gibi anılacak bir Cumhurbaşkanı'na ihtiyacı var" sözlerdi ise salonda uzun süre alkışlandı. Mumcu, ''O zaman Özal'ın yaşadığı gibi yaşamış olmak gerekmez mi? Onun kadar yürekli olmak gerekir'' diye konuştu.
Özal'ın bir "gönül adamı" olduğunu ifade eden Mumcu, Özal'ın "Siyasetçinin iki gömleği vardır. Biri bayramlık biri idamlık" diyecek kadar milleti için her şeyi göze alabilen bir lider olduğunu kaydeden Mumcu, ''Biz halkın kendi iradesiyle seçtiği bir cumhurbaşkanı istiyoruz. Yapılacak Anayasa değişikliğiyle Cumhurbaşkanı, 2 turlu seçimle halk tarafından seçilmeli. Bugün, meclis çoğunluğunun arkasına sığınarak kolaycılığa kaçmanın günü değildir. Bugün doğrusu, milletin önünü açmaktır, kendi yolunu açmak değildir" dedi.
Milli egemenliğin önündeki son engellerin de kaldırılması gerektiğini belirten Mumcu, "Özal demek özgürlük demektir, Özal demek icraat demektir. Özal demek yenilik demektir ve bunların toplamı huzurdur, adalettir berekettir" şeklinde konuştu.
GİZLİCE NAMAZ KILARDI
Turgut Özal'ın oğlu Ahmet Özal'da babasıyla ilgili anılarını anlattığı konuşmasında, Özal DPT Müsteşarı olduğu sırada, kendisinin küçük bir çocuk olduğunu ve müsteşarlıkta oyun oynadığını anlattı. Turgut Özal'ın zaman zaman toplantılardan lavaboya gideceğini belirterek ayrıldığını ve bir gün kendisinin merak ederek babasının gizlice izlediğini anlatan Ahmet Özal, "Bir portmanto vardı. Kimseye söylemeden burada namaz kıldığını gördüm. Gerçekten inançlı, dindar bir insandı. Ama kimseye bunun reklamını, şovunu yapmamıştır" dedi.
Ahmet Özal ayrıca babası ile yaptıkları bir uçak yolculuğu sırasında motorlardan birinin yandığını ve uçakta yangın çıktığını ve yaşanan büyük panik sırasında Turgut Özal'ın ilk kez sesini yükselterek, "Herkes yerine otursun. Allah'ın dediği olur' dediğini anlattı. Ahmet Özal ayrıca, babasını 'Yaptığın en büyük icraat nedir? Yollar mı, bilgisayar mı, ihracat mı, turizm mi?' diye sorduğunu ve Turgut Özal'ın "Bunların hiçbiri değil. Ben Türk insanının zihniyetini değiştirdim" dediğini anlattı.
Turgut Özal Düşünce ve Hamle Derneği Başkanı Emin Başer ise Özal'ın tabuları yıkan, Türkiye'yi içine kapalı ve kab kurmaya karar verdiğini ancak buna ömrünün yetmediğini de ına sıkışmış bir ülke olmaktan kurtardığını belirterek, Özal'ın "sivil, dindar ve demokrat" yapıya sahip olduğunu söyledi.