CHP'nin Kastamonu Mitingi

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, " Türkiye'de namuslu siyaset yok, düzgün siyaset yok, ahlaklı siyaset yok. Çünkü siyasetçi köşeyi dönmek için Başbakan, bakan, belediye başkanı olmuş durumda. Bunu değiştireceğiz" dedi.

Kılıçdaroğlu, partisinin Kuzeykent Pazaryeri'nde düzenlenen mitinginde yaptığı konuşmada, 8 milyon emekliye verdiği rakamlara birilerinin itiraz ettiğini belirtti. 8 milyon emeklinin bin liranın altında aylık aldığını söylediğinde itiraz edildiğini, "İspat etmezsen şu olur, bu olur" dendiğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, bunun karşısında "gel televizyona oturalım, adam gibi soru sor bende sana adam gibi anlatayım" dediğini ifade etti.

Kılıçdaroğlu, 8 milyon emeklinin nasıl bin liranın altında aylık aldığını tek tek anlatacağını aktardı.

Emekliye Ramazan ve Kurban bayramlarında birer maaş ikramiye vereceğini söylediğinde koro halinde "parayı nereden bulacaksın" diye bağrıldığını ifade eden Kılıçdaroğlu, "Kardeşim sen kaçak saray için para buluyorsun da emekliye gelince mi 'para yok' diyorsun. 2 milyon Suriyeliye oldu, yanlış dış politika nedeniyle. 2 milyon Suriyeliye'ye 5.5 milyar dolar para buluyorsun da kendi emekline sıra gelince mi 'kaynak yok' diyorsun? Bu ülke zengin ülke, hiç kimse merak etmesin, her sorunu çözülür Türkiye'nin, çözümsüz bir sorunu yoktur. Bütün mesele şu, bir birimize güveneceğiz, saygıyla bakacağız bir birimize" diye konuştu.

- "Emekliye iki maaşa niye karşı çıkıyorsun kardeşim?"

Bir politikası, siyaset anlayışı olduğunu, siyaset anlayışında insanların kimliğini, inancını, yaşam tarzını siyaset konusu yapmadığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, "İnsana her yerde her ortamda değer veririm ve derim ki 'insan Allah'ın yarattığı en değerli varlıktır ve benim başımın üstünde yeri vardır'. Şimdi hükümete gerçekten sormak istiyorum, emekliye iki maaşa niye karşı çıkıyorsun kardeşim? Sanıyorlar ki emekliye iki maaş ikramiye verince emekli koşa koşa gidecek İsviçre bankalarında hesap açacak, parayı orada biriktirecek" ifadelerini kullandı.

"Kurbanlık koyunu bile ithal ettiler"

"Allah aşkına ne veriyorsun? 350 veriyorsun aylık, 450 veriyorsun aylık, bin lira, bin 200 lira aylık veriyorsun. Ne olacak yeni? O parayı verdiğin zaman emekli ne olacak? Gidecek bakkala alış veriş yapacak, berbere gidecek tıraş olacak, kahveye gidecek çay içecek" diyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Kim kazanacak önce emekli kazanacak, sonra esnaf kazanacak, sonra toptancı kazanacak, sonra sanayici kazanacak. Düşünün emekliye verdiğimiz iki ikramiyeyle emekli kazanıyor, çiftçi kazanıyor, esnaf kazanıyor, toptancı kazanıyor, sanayici kazanıyor, Türkiye kazanıyor, sadece ve sadece hortumcular kaybediyor. Çiftçinin durumu iyi değil, esnafın da durumu iyi değil. Eğer çiftçinin durumu iyi olursa, emeklinin durumu iyi olursa esnafında durumu iyi olur. O da nihayet malını satabiliyor, siftah yapabiliyor, şükredebiliyor. Eğer siz perişan ederseniz esnafı, çiftçiyi sonuç ta o da zarar ediyor. İki Trakya büyüklüğünde alan son 10 yılda çiftçi tarafından ekilmiyor. Sizin hiç aklınıza gelir miydi? Türkiye saman ithal edecek diye, ettiler. Koyun ithal edebileceğimiz aklınıza gelebilir miydi. Kurbanlık koyunu bile ithal ettiler."

Türkiye'de namuslu, düzgün ve ahlaklı siyaset yapılmadığını iddia eden Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Çünkü siyasetçi köşeyi dönmek için Başbakan, bakan, belediye başkanı olmuş durumda. Bunu değiştireceğiz. Bu tabloyu tamamen değiştireceğiz. Siyasi ahlakı getireceğiz, ahlaklı bir siyaset olacak. Her kuruşun hesabını siyasetçi vatandaşına verecek. Bunu yapmak benim boynumun borcudur. Bunu yapacağım."

"Yazık günah değil mi bu insanlarımıza?"

Vatandaşların kredi borçlarına da değinen Kılıçdaroğlu, "5 milyon vatandaş borç batağında, 1 milyon 220 bin vatandaş borcunu zamanında ödeyemediği için mahkemeye verildi. 550 bin vatandaş mahkum oldu. 98 bin vatandaş taahhüdü ihlal cezası nedeniyle 3 ay hapse girdi ve çıktı. Yaklaşık 500 bine yakın vatandaş da hapse girmek için sıra bekliyor. Yani Türkiye'yi emekliler içinde, borçlular içinde yarı açık cezaevine döndürdüler. Yazık günah değil mi bu insanlarımıza?" ifadelerini kullandı.

"Orman köylüsü, Türkiye'deki en yoksul köylüdür"

Tüketici kredisi borçlarında, kredi kartı borçlarında tahakkuk ettirilen faizlerin en az yüzde 80'ini sileceği konusunda verdiği sözü hatırlatan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Bunun devlete bir yükü yok. Taşeron sistemini de kaldıracağım. Herkesin kadrosu olacak, iş güvencesi olacak. Onun da devlete bir yükü yok. Kastamonu Türkiye'nin orman bakımından en zengin kentlerinden birisi. Orman köylüsü, Türkiye'deki en yoksul köylüdür. Tek geçim kaynağı ormandır. Oraya da yasak getiriyorlar. Orman köylüsü geçinemese ne yapacak? Ormanın içine fabrika kuramıyorsunuz. Taşerona veriyorlar, orman köylüsüne vermiyorlar. Orman köylüsü kazanamıyor, geçinemiyor. Sözüm söz, orman köylüsünü bu ülkenin en onurlu vatandaşı haline getireceğim. Kim çalışıyorsa, üretiyorsa, alın teriyle kazanıyorsa başımın üstünde yeri var. Kim çalıyorsa, çırpıyorsa, devleti soyuyorsa onun karşısında sonuna kadar duracağım."

Alandakilerden CHP'ye oy vermemiş bir vatandaşı da beraberinde oy vermeye, onu da ikna etmeye çalışmalarını isteyen Kemal Kılıçdaroğlu, yaşanacak bir Türkiye istediklerini, yoksulluğu, işsizliği bitireceklerini, 4 yıl içinde hiç bir çocuğun yatağa aç girmeyeceğini, çiftçinin ürettiği ürünün karşılığını alacağını, bütün şeker fabrikalarının bacalarının tüteceğini, 4 yıl verildiği takdirde kendisine Türkiye'yi şaha kaldıracağını kaydetti.

"Köşeyi siyasetçi değil, millet dönecek"

Kılıçdaroğlu, alandakilere, "Ona şunu söyleyin, Kılıçdaroğlu diyor ki 'Ben sabahın altısında oğluma telefon edip oğlum paraları sıfırladın mı' demeyeceğim.' Yok böyle bir şey ve yine söyleyin, Kılıçdaroğlu diyor ki 'benim hiç bir bakanımın yatak odalarında boy boy kasalar ve içinde dolarlar olmayacak'. Yine söyleyin, 'Benim bakanlarımın evlerinde, genel müdürlerimin evlerinde ayakkabı kutularında milyon dolarlar olmayacak, köşeyi siyasetçi değil, köşeyi millet dönecek'. Bunları söyleyeceksiniz değil mi?" diye hitap etti.

"4 yıl deneyelim bakalım ne oluyor?"

12 saat ise 12 saat, 24 saat ise 24 saat, 36 saat ise 36 saat, çocuklar, bayrak, torunlar ve güzel ülkesi için çalışacağına,  emek harcayacağına, alın teri dökeceğine söz veren Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

"Beraber çalışacağız. Geçen seçimlerde CHP oy vermemiş vatandaşımıza şunu söyleyin, Kılıçdaroğlu diyor ki 'ben sokaklarında çatık kaşla gezilen bir ülke istemiyorum, insanlarımız güler yüzle gezsinler, huzur içinde gezsinler'. Barıştan yanayız, dostluktan yanayız, anneler çocuklarını sabahleyin güler yüzle okula göndersinler, gözleri arkada kalmasın, üniversiteyi bitirdikleri zaman 'kızım, oğlum nerede kalacak' diye telaşlanmasın, telaşlanmayacak, bunu yapacağız, bunu sağlayacağız. Gel kardeşim, beraber gidelim sandığa, CHP'ye oy verelim, altı oka oy verelim, 4 yıl deneyelim bakalım ne oluyor?"

"Boyun eğdirmeyeceğim"

El ele, omuz omuza, güler yüzle, bir bayram havası içinde, Türkiye'nin kaderini değiştirmek, güzel bir Türkiye'yi yeniden inşa etmek için sandığa gidecekleri dile getiren Kılıçdaroğlu,sözlerini şöyle tamamladı:

"Sizin ihtiyacınız var, benim de sorumluluğum var. Bu ülke zengin bir ülkedir, bu ülke yoksul bir ülke değildir, 21. yüzyılın Türkiye'sine 17 milyon yoksul yakışmıyor. Bunu bitirmemiz lazım. Ben Samsun'da açlıktan ölen Kübra bebeği unutmadım, onlar unuttu. Konya'da bir gece vakti kışın camı kırık bir ev zatürre olan ve ölen Ayaz bebeği unutmadım. Ama onlar unuttular. Bu ülkenin bütün çocukları benim çocuklarım. Bu ülkenin bütün insanlarını baş tacı ediyorum. Bu ülkede hiç bir ayrım yapmayacağım, bütün vatandaşlarımı kucaklayacağım. Başbakan olduğum gün emin olun partiye oy vermiş vermemiş, hiç bir ayrım yapmadan Türkiye'yi şaha kaldıracağım. Boyun eğdirmeyeceğim hiç bir yerde hiç bir ortamda."

Kılıçdaroğlu, konuşmasının ardından partisinin Kastamonu milletvekili adaylarıyla birlikte vatandaşları selamladı.

(Bitti)

Kemal Kılıçdaroğlu Pazaryeri Kastamonu Türkiye Yerel Haberler