TÜM KATEGORİLER
Osbder Başkanı Tuncay: TL'nin Namusunu Koruyalım Diye Sanayicimizi Zayıflattık
Organize Sanayi Bölgeleri Derneği (OSBDER) Başkanı Hüseyin Kutsi Tuncay, uzun yıllardır uygulanan değerli TL politikasını eleştirdi.
Organize Sanayi Bölgeleri Derneği (OSBDER) Başkanı Hüseyin Kutsi Tuncay, uzun yıllardır uygulanan değerli TL politikasını eleştirdi. "TL'nin namusunu koruyalım diye kendi sanayicimizi zayıflattık" diyen Tuncay, son dönemlerde bazı bankaların faizleri artırmaya başladığına dikkat çekerek, bunların bir kısmının da kredileri geri çağırmaya başladığını bildirdi.
Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD) Genel Merkezi'ni ziyaret eden OSBDER Başkanı Hüseyin Kutsi Tuncay, reel sektörün üretim ve finansman sıkıntılarını anlattı. Aynı zamanda Anadolu OSB'nin de Başkanlığını yürüten Tuncay, reel sektörün son yaşanan gelişmeleri endişeyle izlediğini söyledi. Türkiye'de uzun süredir her şey konulurken bir tek ekonominin ve üretimin konuşulmadığını belirten Tuncay, "Dinlemeler konuşuluyor, dolar artışı, başbakan; muhalefet, paralel yapılanma konuşuluyor, uzun yıllardır tek konuşulmayan şey reel ekonomi" dedi.
Türkiye'de ekonominin sadece mali piyasalardan ibaretmiş gibi algılandığını, ekonomi haberleri başlığı altında kur ve borsa verilerinin yer aldığını dile getiren Tuncay, üretime dayalı olmayan ekonominin ayakta kalmasının mümkün olmadığını vurguladı. Bütün krizlerin, çalkantıların ana sebebinin ekonomi olduğunu söyleyen Tuncay, "12 Eylül'ün altında yatan da bu, 12 Mart ve 28 Şubat'ta da bunlardı. Ekonomi bozuldukta rejim, doku bozuluyor" ifadelerini kullandı.
Türkiye'de istihdam yaratan yatırım da yapılamadığını vurgulayan Tuncay, Türkiye'ye sıcak paranın giriş ve çıkışının "yatırım geldi-gitti" şeklinde yorumlandığını aktardı. Başkanlığını yaptığı Anadolu OSB'de 90 firmanın ruhsat aldığını 45'inin de temelinin atıldığını belirten Tuncay, "Bu yatırımlar ne kadar realize olacak, ne kadar hayata geçecek açıkçası endişeliyiz" dedi.
-"SANAYİCİMİZİ ZAYIFLATTIK"-
"Enflasyon olmasın diye, TL'nin namusunu koruyalım diye kendi sanayicimizi zayıflattık" diyen Hüseyin Kutsi Tuncay, "2002-2012 arasında dolar sadece yüzde 7.6 arttı. Oysa bu süreçte elektrik yüzde 130, doğalgaz yüzde 250, işçilik ve diğer maliyetler yüzde 150 yükseldi, bu koşullarda üretici ne yapsın? Üretici ithalata bağlı üretim yapmaya başladı" ifadelerini kullandı.
Bu koşullarda Türkiye'nin giderek üretim becerisini kaybetmeye başladığına vurgu yapan Tuncay, "Üretmeden yaşamanın yollarını arıyoruz. Bu sürdürülebilir bir şey değil. Üstelik yapılan yatırımlar da toprak üstüne, binalara yapılan yatırımlar, üretime yönelik yatırım yok. Gelişmiş ülkeler AB, Suriye bile kendi sanayicisini kotalar ve yüksek vergiler vasıtasıyla koruyor" dedi.
-"ŞEMSİYE KAPATMAYAN BANKALAR, RİSKLİ FİRMALARDAN KREDİLERİ GERİ ÇAĞIRMAYA BAŞLADI"-
Reel sektörün finansman temininde yaşanan güçlüklerden de bahseden Tuncay, bu dönemde şemsiye kapatmayan bankaların riskli firmalardan kredileri geri çağırmaya başladığı bilgisin verdi.
İthalata dayalı ticaret yapıp yüzde 40 kar sağlayanların, faiz oranlarındaki yükselişten fazla etkilenmediğini belirten Tuncay, "Burada düşük karla gerçek üretim yapan sanayicinin düşünülmesi gerekiyor. Oysa satılan malların içindeki yerli üretim katkısı azalıyor" dedi.
Bazı bankaların Bireysel Cari Hesaplarda da faizleri yükseltmeye başladığını belirten Hüseyin kutsi Tuncay, 1-1.5 ay önce yüzde 9.1 olan faiz oranının bugün yüzde 13 civarına yükseldiğini dile getirirken, "Artık sanayiciler burada faizler yükselmeye başlayınca, ucu belirsiz faiz hesaplarını kapatarak uzun vadeli sabit faizli krediye yöneldiler. Yani BCH'tan, sabit faize doğru kaçış var. Zaten bankalar riskli gördükleri firmalara açılmış BCH'yı da kullandırmıyorlar" diye konuştu.
Bu noktada bazı bankaların insanların zayıf durumundan yararlanarak işi tefeciliğe kadar götürdüğünü anlatan Hüseyin Kutsi Tuncay, faizi yüzde 17-18'e kadar yükselten bankalar olduğunu ifade etti.
Tuncay, başkanı olduğu Anadolu OSB'nin altyapı ihalesi şartnamesine, hak edişlerin yüzde 10'unun Ankara'da üretilen mallardan oluşması gerektiği yönünde hüküm koyduğunu belirtirken, bu kapsamda 25 milyon TL'lik ihale gerçekleştirdiklerini dile getirdi.
