CHP Grup Başkanvekili Altay Açıklaması

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun kendisine yönelik sözleriyle ilgili, "Biz TBMM'nin saygınlığını Davutoğlu'ndan öğrenecek değiliz. Ancak isterse ona bu konuda ders veririz" dedi.

Altay, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında cumhurbaşkanı ant içme töreninde İçtüzük fırlatmasıyla ilgili Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun kendisine yönelik sözlerine yanıt verdi.

Davutoğlu'nun konuşmasının büyük bir kısmını kitabın önemine ayırdığını belirten ve kendisinin de bir eğitimci olduğunu hatırlatan Altay, "Benim hayatım insanlara önce harf sonra edep öğretmekle geçmiştir. Ancak ben kendisini gibi sahaf kokusuna hiçbir zaman hapsolmadım. Biz milletin içinde yaşadık. Siyasete sahaflarda değil, halkın içinde başladık, orada da devam ediyoruz" dedi.

"Davutoğlu'nun elinin kitap değil, kitaba hakaret eden Egemen Bağış'ın elini tuttuğu" ifadesini kullanan Altay, şunları kaydetti:

"Bakara, makaracılara gık diyemeyen Davutoğlu, ağzını kimseye açamaz, açmamalıdır. Kur'an-ı Kerim ile dalga geçen Egemen Bağış'ın elini tutan Davutoğlu, o elinde kalem de kitap da tutamaz. Biz TBMM'nin saygınlığını Davutoğlu'ndan öğrenecek değiliz. Ancak isterse ona bu konuda ders veririz. Bizim grubumuzda Meclis çatısı altında uçan tekme atanlar yok. Bizde milletin vekillerine 'tuzluk' diyenler de yok. Soma'da tekme tokat atanları koruyup, millete saygıdan bahseden riyakardır. Kur'an-ı Kerim'e hakaret edenlerin yanında durup, 'kitaba saygı' diyenler riyakardır. Bizim riya ile işimiz yok. Ben Davutoğlu'nun grup konuşmasındaki gafı acemiliğine veriyorum. Ustasına öykünen çırak olunca böyle acemilikler her işte olur. Tıpkı bugün olduğu gibi."

Altay, Davutoğlu'nun "sanal başbakanlık yapmaya niyeti yoksa, önce kendi grubuna bakmasını ve disiplin sağlamasını" önerdi.

-"Hırsızlara taraf olanlardan alacak edep ve haya dersimiz yoktur"

CHP olarak demokrasi ve hukuku koruyacaklarını, 28 Ağustos günü gerçekleştirilen cumhurbaşkanı ant içme töreninde de bunu yaptıklarını ifade eden Altay, "Hırsızlara taraf olanlardan alacak edep ve haya dersimiz yoktur. Bunu Sayın Davutoğlu'na altını çizerek hatırlatmak istiyorum" dedi.

Altay, şöyle devam etti:

"Atılan kitabın ruhunu iğfal edeceksin, kağıda 'kutsal' diyeceksin. Bu kitap selüloz. Bunun içindeki öz önemlidir. Bunun ruhu önemlidir. Bunun özüne ve ruhuna saygısı olmayanların, özünü ve ruhunu iğfal edenlerin selüloza saygı duymasına güler geçerim. Sayın Davutoğlu, evindeki kitapları okşadığından bahsediyor. Bu tür vakalar kişilik gelişimini tamamlayamamış, komplekslerini aşamamış tip diye tanımlanır. Evindeki kitapları okşayarak alim olunmaz. Davutoğlu ile ilgili son sözüm; sırtında bir davul, elinde bir bavul. Davulun tokmağı, bavulun anahtarı başkasında. Sahaflarda kitap okşayacağına sırtındaki davulun tokmağını, elindeki bavulun anahtarını eline alsın. Kukla başbakan olduğunu keşke ilk günden göstermeseydi."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ant içtiği 28 Ağustos tarihini bir milat olarak gördüğünü ileri süren Altay, "29 Ekim 1923'ün rövanşı gördüler. O gün onlar için o kadar kıymetli ve değerliydi" dedi.

Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Altay, emniyetteki operasyonlar ve 25 Aralık soruşturmasında takipsizlik kararı verilmesine ilişkin soru üzerine, şu değerlendirmelerde bulundu:

"25 Aralık dosyası kapandı, hayırlı uğurlu olsun. Bence bir hukuk skandalıdır. Yürütmenin yargıya tahakkümünün açık bir göstergesidir. Bunu kabul etmek kamu vicdanında kolay olmayacaktır. Kamu vicdanına güvenmekten başka bir çaremiz yok. Hükümetin bir paralel paranoyası var. Bir an önce bundan kurtulması lazım." - TBMM

Kaynak: AA / Politika