Haberler

Bilecik'te Türk Eğitim-Sen'den 'Mobbing' Eylemi

Güncelleme:

Türk Eğitim-Sen Bilecik Şubesi, Osmaneli İlçe Anaokulu’nda görevli 5 öğretmene soruşturma açılmasına, 4 öğretmenin de görev yerlerinin değiştirilmesine tepki göstererek İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde eylem yaptı.

GÖKAY ŞİMŞEK

Türk Eğitim-Sen Bilecik Şubesi, Osmaneli İlçe Anaokulu'nda görevli 5 öğretmene soruşturma açılmasına, 4 öğretmenin de görev yerlerinin değiştirilmesine tepki göstererek İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde eylem yaptı.

Türk Eğitim-Sen Bilecik Şubesi, Osmaneli İlçe Anaokulu'nda görevli bazı öğretmenlere soruşturma açılmasını ve görev yerlerinin değiştirilmesini bugün İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde protesto etti. Türk Eğitim-Sen Bilecik Şube Başkanı Veli Şahan, "Uzun süredir iyi yönetilmeyen Osmaneli İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nde artık sorunlar saklanamaz hale gelmiştir. Günah keçisi arayan İlçe Mili Eğitim Müdürü, okullarda mobbing uygulamaya, soruşturmalar eliyle cezalar yağdırarak kendi başarısızlığını ve hatalarını örtmeye çalışmaktadır" dedi.

Konuyla ilgili bütün hukuk yollarını kullanacaklarını ve suç duyurusunda bulunacaklarını bildiren Şahan, şunları söyledi:

"Ceza alan öğretmenler, uzun yıllar Osmaneli'ne sorunsuz bir şekilde hizmet etmiştir. İdaresinden öğretmenine, velisinden öğrencisine taraflı tarafsız herkesin memnun olduğu Osmaneli Anaokulu öğretmenlerinin maruz kaldığı ağır cezalar; veliler, öğrenciler ve öğretmenlerin vicdanında derin yaralar açmıştır. Osmaneli Anaokulu'nda çalışan öğretmenlerimiz hakkında Eylül 2021 tarihine kadar en ufak bir şikayet olmamış, soruşturma açılmamıştır. Hatta pandemi sürecinde tüm okullar uzaktan eğitim yaparken, birçok insan evlerinden çıkmaya çekinirken büyük bir özveriyle okulda yüz yüze eğitime devam etmişlerdir. Öğretmen arkadaşlarımız, bu özverili çalışmalarının karşılığı olarak bu eğitim öğretim yılının başında Kaymakamlık makamı tarafından başarı ve üstün başarı belgeleriyle ödüllendirilmişlerdir.

"SORUŞTURMA ART NİYELİ YÖNETİLİYOR"

Osmaneli Anaokulu'nda bu huzurlu ve başarılı eğitim-öğretim ortamı maalesef eylül ayında sona ermiştir. 6 ay geçici görevlendirme ile kendi okulundaki öğrencileri bırakarak Osmaneli Anaokulu'na vekaleten müdür olan şahıs, görevlendirme oluru gelmeden, Valiliğin görevlendirme kararını beklemeden ve hiçbir yetkisi olmadan okula yerleşmiş, okul iklimini ve iş barışını bozan davranışlar sergilemeye başlamıştır. İlköğretim Kurumları Yönetmeliği'nde 'okul, okul idarecileri ve öğretmenleri ile birlikte yönetilir' hükmü bulunmasına rağmen egosuna ve kişisel ihtiraslarına yenik düşerek bütün kararları kendisi vermiş ve bu karaları öğretmenlere dayatarak, tehdit ederek, asılsız tutanaklar tutarak uygulamaya çalışmıştır. Bu da yetmezmiş gibi somut dayanaktan yoksun, mesnetsiz, dedikodu ve iddialara dayalı ithamlarda bulunarak ve İlçe Milli Eğitim Müdürü olan şahsın destekleriyle soruşturma açılmasına sebep olmuştur. Soruşturma sürecinde okul müdürü olan şahıs, idare ve yerel yönetimlerle görüşmeler yaparak doğrudan ve dolaylı yollardan baskılarını artırmış, Osmaneli eğitim-öğretim tarihinde görülmemiş cezalarla arkadaşlarımızın karşı karşıya kalmasına sebep olmuştur. Hatta rutin bir sendika ziyareti sırasında sendika şube başkan yardımcımın nezaketen söylediği birkaç kelimeden çıkarımda bulunularak ona dahi ceza teklif edilmesi, soruşturmanın ne kadar art niyetli ve kapalı kapılar arkasından yönetildiğinin göstergesidir.

"BU SORUŞTURMANIN ARKA PLANINDA KİM VAR"

İlçe Milli Eğitim Müdürü olan şahıs, bu sorunlar ilk yaşanmaya başladığı andan itibaren sorunları çözmesi için defalarca görüşme yapılmasına rağmen sorunları çözmek yerine daha da körüklemiş, öğretmen arkadaşlar hakkında kara propaganda yürütmeyi tercih etmiştir. Ortada soruşturma bile yokken arkadaşlarımıza tehditkar bir dille 'Sizi dağıtırım, yerlerinizi değiştiririm' diyerek niyetini açıkça dile getirmiş ve yargılama yapılmaksızın kendi hükmünü kendisi vermiştir. Süreç içerisinde kararın çıkması adına kapı kapı gezmiş, işgal ettiği makamın gücünü kullanarak üst makamları tesir altına almış, yönlendirmiş ve öğretmenler aleyhine kamuoyu oluşturmuştur. 6 kadrolu öğretmenden 5 tanesi suçlu, tek suçsuz altı aylık geçici görevlendirme ile gelen müdür? İki ay sonra geçici görevlendirmesi bitecek olan müdürünü okulda tutup, başarıları mülki amirce tescillenmiş 4 öğretmeni başka okula yollamanın arkasındaki sebep nedir? Ceza alan öğretmenlerin, yıllardır huzur içinde çalıştıkları okullarında aile huzurlarını, çocuklarının ruh halini bile etkileyen baskı ve mobbing görmeleri, Osmaneli eğitimine vurulmuş bir darbe değil midir? Bu zulüm değil midir? İlçe Milli Eğitim Müdürü Sayın Döş, özellikle öğretmen camiasından ciddi tepki çekmiştir. Bu davranışları insanları ayrıştırmakta, küskünlükleri derinleştirmekte, memlekete hizmet etmek isteyenlerin şevkini kırmaktadır.

"SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ"

İlçe Milli Eğitim Müdürü Sayın Döş, Valilik oluru gelmeden 10 gün önce bir okuldaki öğretmeni hangi yetkiyle Anaokulu'na müdür olarak atamıştır? Kendisini Valilik makamından, mülki idare amirlerinden üstün mü görmektedir? İlçeye yeni gelmiş bir öğretmeni hukuksuz olarak Anaokulu'na alelacele müdür olarak yollamasının arkasındaki sebep nedir? Eşinin şube müdürü olmasının bir etkisi var mıdır? Anaokulu müdürü resmi olarak 17.09.2021 tarihinde göreve başlamasına rağmen göreve başlamadan 5 gün önce 13.09.2021 tarihinde okuldaki malzemeleri imza yetkisi yokken tutanakla başka bir okula gönderme yetki ve gücünü nereden almaktadır? Oluşan kamu zararını ve hukuksuz imzanın bedelini kim ödeyecektir? Bir ilçe milli eğitim müdürünün görev ve sorumluluğu, görevli bulunduğu ilçede eğitim öğretim faaliyetlerini düzenlemek, öğrencisinin, velisinin ve eğitim çalışanlarının başarısını artırmak değil midir? 2014 yılında Osmaneli'yi başarı sıralamasında ilde sondan ikinci olarak bırakan Sayın Döş, 2022 yılına geldiğimizde bir arpa boyu yol almış mıdır? Yoksa sondan ikinciliğe devam mı etmektedir? Kaybedilen geleceğimizdir. Yarınlarımız olan çocuklarımızdır, kaybeden ise Osmaneli'dir. Türk Eğitim-Sen olarak, verilen bu kararları, tesir altında yapılan, hakkaniyete sığmayan soruşturmaları kabul etmemiz mümkün değildir. Milli Eğitim Bakanımız Sayın Mahmut Özer'i ve bakanlık müfettişlerini bu hukuksuzluk karşısında göreve davet ediyoruz. Bütün hukuk yollarını kullanacağımızı ve bütün usulsüzlükler hakkında suç duyurusunda bulunacağımızı buradan kamuoyuna ilan ederiz."

Kaynak: ANKA / Yerel

milli eğitim bakanlığı Hisarcık Bilecik Yerel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title