TÜM KATEGORİLER
Kışanak: Ya Katilleri Bulacaklar ya da Cinayeti Üstlenecekler
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanları Gültan Kışanak ve Fırat Anlı, Kadri Bağdu için Azadiya Welat gazetesini ziyaret edip başsağlığı diledi.
Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanları önce Azadiya Welat gazetesini ziyaret ederek tüm özgür basın çalışanlarına başsağlığı diledi. Eşbaşkan Fırat Anlı özgür basın sayesinde doğru ve halkın yararına olan bilgilere ulaştıklarını söyledi. Anlı, "Biz bu kararlı yürüyüşünden dolayı Azadiya Welat'a teşekkür ederken, öldürülen gazete çalışanı Kadri Bağdu'yu anıyor, saygısı önünde eğiliyoruz. Özgür basın ve çalışanlarının ve halkımızın başı sağ olsun ve biz onun yolundan gideceğiz" diye konuştu.
Azadiya Welat gazetesi adına konuşan Ramazan Ölçen de ziyaretten dolayı teşekkür ederek "Bu zihniyet bilindik, deşifre olmuş yöntemlerine devam etmektedir. '90'lı yıllardaki yöntemlerle, aynı mesajları vererek aynı şeyi tekrarlamak istiyorlar. Ama Özgür Basın yolundan dönmeyecek. Onları daha çok teşhir edecek. Yine Azadiya Welat o katilleri ortaya çıkaracak. Bizim rolümüz bu; onları kamuoyunda teşhir etmeye devam edecektir" diye konuştu.
Kışanak: Vurmak İstedikleri Gerçeklerdi
Burada bir konuşma yapan Eşbaşkan Kışanak, "Özgür basın geleneğinin tarihi ortada, hiçbir zalim gerçeği öldürmeye gücü yetmedi, bugün de yetmeyecek" dedi. "Bence asıl vurmak istedikleri gerçekti, hakikatti, onu ortadan kaldırmaya çalışıyorlar. Buna güçlerinin yetmediği, özgür basının da tarihinde açığa çıkmıştır" diyen Kışanak, "Bir kez daha özgür basın çalışanlarına, sizlere başımız sağ olsun. Bu tarihi görev ve sorumluluk içerisinde arkadaşlarımızın fedakarca yürüttükleri çaba, Kürdistan tarihine, Kürt halkının özgürlük mücadelesinin tarihine çok büyük bir emek olarak geçiyor. Bu emek hiçbir zaman karşılığı tarif edilmeyecek kadar büyük bir emektir, büyük bir fedakarlıktır, büyük bir özveridir. Gücünü de halktan, hakikatten, gerçeklerden alan bir gelenektir, bu gelenek devam edecektir" dedi.
Hükümet İçin Bir Test Olacak
Tetiği çeken ve tetiği çekenin arkasında kimler olduğunun acil olarak açığa çıkartılması gerektiğini vurgulayan Kışanak, şöyle devam etti:
"Bu AKP hükümeti için bir test olacak, şimdiye kadar birçok yanlışlar, birçok hatalar yapıldı. Ancak bu artık son noktadır. Böyle bir cinayet karşısındaki tutumun, AKP hükümetinin tarafını ortaya çıkaracaktır. Daha netleşmiş olacaktır. Bir an önce bu tetiği çekeni ve onun arkasındaki bağlantıları bulup açığa çıkarmaları lazım. Fakat biz biliyoruz, Kürt halkı da biliyor, sizler de biliyorsunuz, vicdanı olan herkes de biliyor. Bu tetiği çekenler özgürlüğü, demokrasiyi, eşitlik arayışını, adalet arayışını ortadan kaldırmak isteyenlerdir. Özgür yarınlarımıza dair yapılmış bir saldırıdır. Bu nedenle de bireysel olarak da kim olduğunu bulup, oraya çıkartılması sadece ve sadece bu durumu bilmeyenler için gereklidir. Günlerdir medyada bir yaygara kopartılıyor. Bu hükümetin yaratmak istediği algı operasyonu gelip Adana'daki bu cinayet çarpmıştır. Algı operasyonlarının kırıldığı noktadır. Ya katilleri bulacaklar ya da bu cinayeti üstlenecekler, başka bir yolu yok. Öyle bir noktaya gelindi" Özgür basın çalışanlarına ve emeği geçenle tekrar başsağlığı dileyen Kışanak, "Başımız sağ olsun diyorum. Bütün özgür basın şehitleri önünde bir kez daha saygıyla eğiliyorum" dedi.
Artık 90'lı Yıllarda Değiliz
Kışanak ve Anlı daha sonra Dicle Haber Ajansı'nı ziyaret ederek başsağlığı diledi. Ajans yöneticileri ve çalışanları tarafından karşılanan Eşbaşkanlardan Kışanak, özgür basının gerçeği ve hakikati dünya kamuoyu ile buluşturan bir mecra olduğunu söyledi. Bir kez daha aynı yöntemlere başvurulmasının üzerinde düşünülmesi gereken bir husus olduğunu belirten Kışanak, kontrollerine aldıkları bu güçlerin "zamanı gelince yeniden kullanma" ihtiyacından dolayı Hakikatleri Araştırma Komisyonu kurulmasına karşı çıkıldığını söyledi.
Kışanak, acil olarak halkın desteğiyle, dünya kamuoyunun desteğiyle, toplumun vicdani katılımıyla acil olarak bu cinayetin açığa çıkarılması ve arkasındaki güçlerin teşhir edilmesi gerektiğini söyledi. Kışanak, "Artık 90'lı yıllarda değiliz. Bir kez daha o yılları yaşatma hevesi içerisinde olanlar varsa, tehlikeli bir çaba içerisine girmesinler. Bir tarih yazılır, bu tarihi de mazlumlar yazar" diye konuştu.
Anlı: Saldırılara Can Simidi Olarak Sarıldılar
Eşbaşkan Fırat Anlı da algı operasyonu yapıldığını, bütün bir toplumun ağır bir travmadan geçirildiğini, Kobane'deki gelişmelerin çarpıtıldığını, IŞİD'le olan ittifaklarını, ilişkilerini farklı sunmaya çalışıldığını bunun açığa çıkması üzerine de tekrar saldırılara can simidi gibi sarıldığını söyledi.
Bunun için ilk hedefin gerçekler olduğuna dikkat çeken Anlı, sadece özgür basın çalışanlarına değil, bütün demokrasi güçleri ve duyarlı kesimlere hatta ülkeyi yönetme iddiasındaki birinci derece görevlilerin açık tutum alması gerektiğini söyledi. İkinci ve üçüncü vakaların olmasını beklenmemesi gerektiğini vurgulayan Anlı, "Sizlerle birlikteyiz, birlikte olmaya da devam edeceğiz. Bütün özgür basın çalışanlarının başı sağ olsun" dedi.
Başsağlığı dileklerini kabul eden Dicle Haber Ajansı Haber Müdürü Mazlum Özdemir ise, bu saldırıların 1990'lı yıllara geri dönüşün bir başka işareti olduğunu belirterek, "Özgür basına yönelik saldırılarda yeniden faili belli cinayetler dönemi başlamıştır. Son 15 gündür Hizbulkontra basını ve devlet yetkilileri aynı ağızdan özgür basını tehdit eden açıklamalar yapmasının ardından bu saldırıların gelişmesi tesadüf değildir. Özgür basını bilinçli bir şekilde hedef gösterme vardır. Kısa bir süre önce yine arkadaşlarımıza bıçaklı saldırı olmuş en son dün Kadri arkadaşımız silahlı saldırıya uğrayarak şehit edilmiştir" dedi. Özgür basının her dönemde bu tür saldırılara maruz kaldığını hatırlatan Özdemir, "Özgür basına yönelik her saldırı bizim halka gerçekleri aktarma azmimizi daha da arttırmaktadır" dedi.
