TÜM KATEGORİLER
Gençlik ve Spor Bakanı Kılıç, Diyarbakır'da
Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, "15 Temmuz gecesi Türkiye mağdur edildi.
Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, "15 Temmuz gecesi Türkiye mağdur edildi. Bunların hesabını sormak bizim boynumuzun borcudur. Adil olacağız ama acımayacağız." dedi.
Çeşitli temaslarda bulunmak üzere Diyarbakır'a gelen Bakan Kılıç, AK Parti İl Başkanlığını ziyaret etti.
Burada partililere seslenen Kılıç, Diyarbakır'ın tarihiyle, medeniyetiyle kültürlerin bir arada yaşadığı, gelecek adımlarının beraberce atıldığı, çok önemli insanların ebedi istirahatgahı olan, aynı zamanda geleceğe yürüyüşle ilgili üzerinde büyük sorumluluklar olan bir şehir olduğunu söyledi.
"Adil olacağız ama acımayacağız"
"Bir takım hainlerin, ülkemize, milletimize, bayrağımıza, medeniyetimize, geçmişimize ve geleceğimize ihanet içerisinde olanların bu huzuru bozmaya çalıştığı bir ortamdayız." diyen Kılıç, şöyle devam etti:
"15 Temmuz gecesi Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyelerinin başını çektiği darbecilerin, ülkemize yaşatmak istediği o ihanet ki maalesef bunların uluslararası ve yurt içerisinde destekçileri var, onların bertaraf edilmesi bizim birinci önceliğimiz. Şimdi diyorlar ki 'mağduriyet'. Değerli kardeşlerim 15 Temmuz gecesi Türkiye mağdur edildi. Bunların hesabını sormak bizim boynumuzun borcudur. Adil olacağız ama acımayacağız. Bu noktada hiçbir çekincemiz yok ve olmayacak. Terör örgütleriyle bir arada olmak isteyen varsa biz onu bilemeyiz. Ama şunu çok iyi bilinsin ki hangi terör örgütüyle bir arada olur, onunla hareket ederseniz, karşınızda Diyarbakırlı hemşehrimizi ve Türkiye Cumhuriyetinin her bir vatandaşını bulacaksınız."
"Teröristlerin neler yaptığını görün"
AK Parti il binasına yönelik terör saldırılarına değinen Kılıç, "Uluslararası arenada bu terör örgütlerine ve teröristlere karşı dik duruş sergileyemeyen, 'Acaba öyle miydi, böyle miydi?' diye soru işareti içerisinde olanlara sesleniyorum. Gelin, Diyarbakır İl Başkanlığını görün. O teröristlerin neler yaptığını gelin görün." ifadelerini kullandı.
"Pkk tescilli bir terör örgütüdür"
"Çıkmışlar Avrupa Parlamentosunda Pkk'nın uzantısı olanlar, PKK ile el birliği halinde sergilerinin açılmasına müsaade ediyorlar. ya siz hangi demokrasiden bahsediyorsunuz? Hani insan hakkıydı? PKK tescili bir terör örgütüdür, katil bir örgüttür. Nasıl onlara izin veriyorsunuz?" diyen Kılıç, 15 Temmuz'dan sonra Almanya'da gurbette yaşayan vatandaşların, 'Teröre ve darbeye karşı demokratik tepkimizi dile getireceğiz.' diyerek gösteri tertip ettiklerini anımsattı.
50-60 bin kişinin toplandığını dile getiren Kılıç, ilginç bir şekilde ve Alman makamlarının hala açıklayamadığı, mahkeme kararı denilen bir kararla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın canlı yayınla bağlanmasına izin verilmediğini hatırlattı.
Kendisinin de orada olduğunu, Cumhurbaşkanının mesajını ilettiğini aktaran Kılıç, şöyle konuştu.
"Bizi susturamazlar. O kararı verenler nedense YPG'nin, PKK'nın, PYD'nin sözcülerine, konuşanlarına, üyelerine, teröristlerine aynı kararı almadılar. Bu nasıl bir ikiyüzlülüktür? Biz tek bir şey söylüyoruz, 'Türkiye'ye karşı, kendinize karşı dürüst olun. Çünkü kendi değerleriyle, kendi ortaya koymuş oldukları değerlerle çelişiyorlar. İnsan hakları, demokrasi ve hukukun üstünlüğü gibi değerlerin savunucusu olduklarını söylüyorlar ama o değerleri korumuyorlar, başkalarına olduğu zaman da bu değerlerden sapma yapabiliriz imajı veriyorlar."
"Bu memleket size geçit vermeyecek"
İçişleri Bakanlığınca Kanun Hükmünde Kararname (KHK) gereği bazı belediyelere görevlendirme yapılmasına değinen Bakan Kılıç, "Birileri, 'Kayyumlarla bir takım haklara el konuldu.' diyor. Nerede el konuldu?" şeklinde konuştu.
Vatandaşın istediği ve beklediği hizmetlerin verildiğine işaret eden Kılıç, vatandaşın hizmet almak için seçime gittiğini vurguladı.
Kılıç, şunları dile getirdi:
"Hizmet aldınız mı bugüne kadar bunlardan? Alamadınız. Şimdi alıyor musunuz? Alıyorsunuz. Bizim derdimiz bu. Devletin, milletin kaynaklarını alıp başka yerlere götürmeyin, derdimiz bu. Çukur kazarak, ateş ederek siz kimin hakkını koruduğunuzu iddia ediyorsunuz? Artık düşün bu milletin yakasından. Bu millet ileriye kardeşlik içerisinde yürümek istiyor. Siz bunu anlayamazsınız. Nasıl ki Diyarbakır'ın tarihini anlayamadığınız gibi, bu şehir ve yaşayanlarının değerleriyle çatışıyorsunuz. Ama şunu iyi bilin bu memleket size asla ve asla geçit vermeyecek."
(Sürecek)
