Diyarbakır'da Denizbank Kobi Kredileri Tanıtıldı

DenizBank ve Avrupa Yatırım Bankası tarafından KOBİ'ler için ayrılan 100 milyon avroluk KOBİ kredisi, Diyarbakır'da Doğu ve Güneydoğulu işadamlarına anlatıldı.

Dicle Üniversitesi Kongre Merkezinde düzenlenen Büyüyen Anadolu'ya Kredi Kolaylıkları (BAKK) programı toplantısının açılışında konuşan DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş, Türkiye'deki toplam KOBİ'lerin yüzde 12'sinin bu bölgelerde olduğunu söyledi.

KOBİ'lerin kredi, banka ve uluslararası finans imkanlarından yararlanma düzeyine bakıldığında bu oranın yüzde 5 civarında olduğunu belirten Ateş, şöyle dedi:

"Burada demek ki bir sorun var. Çünkü, hepimizin bildiği gibi ülkemizin, sosyo ekonomik, kültürel, siyasi her anlamdaki sağlıklı kalkınması ancak ve ancak bölgelerarası dengeli bir kalkınma ile mümkün. Bu cümleden hareketle bölgeye baktığımızda biz burada yapılacakları öteden beri banka olarak araştırdık. Bir otel odasında birkaç kişi ile faaliyetlerine başlayan ama bugün 520 yurt içi, 12 yurt dışı şubesi ve 13 iştirakçisi ile bir finans hizmetler grubuna dönüşen DenizBank, KOBİ'lere ve diğer taraftan da nüfusumuzun yüzde 30'u, çalışan işgücünün yüzde 25'i olan tarıma çok büyük önem vermiştir."

Ateş, Diyarbakır'da 3 özel bankanın bölge müdürlüklerinin bulunduğunu ve bunlardan birinin de DenizBank olduğunu ifade ederek, Diyarbakır'da 5 ve bölgede 31 şubeleri bulunduğunu ve 400'e yakın kişiyle hizmet verdiklerini kaydetti.

Doğudan batıya, köyden kente yaşanan göçün toplumsal sorunları da beraberinde getirdiğini ve birtakım sosyal olguların karşısında en iyi yapılacak şeyin özellikle ekonomik faaliyetleri yakından izlemek ve öncelikle desteklemek olduğuna inandıklarını ifade eden Ateş, BAKK programı imkanları içerisinde, 50 milyon avrosunu DenizBank'ın koyduğu Avrupa Yatırım Bankası (EIB) ve Avrupa Yatırım Fonu (EIF) ile yapılan işbirliği çerçevesinde sağlanan 100 milyon avronun, bölgede faaliyet gösteren KOBİ'lere yönelik, iki yılı ödemesiz, 5 yıl vadeye uzanan, sadece yatırım amaçlı değil, işletme finansmanı olarak kullanılabilecek belli bir güvencesi bulunan bir fon olduğunu söyledi.

Ateş, sağlanan imkanın yüzde 100'e yakının bu bölgede kullanılması için çaba harcayacaklarını ve bu bölgedeki yatırım ağını da çok güçlendirmek niyetinde olduğunu belirterek, önümüzdeki birkaç yıl içerisinde çalışan sayılarını 800'lere, şube sayılarını da 60'lara taşıma azminde olduklarını anlattı.

Kredinin amacına ulaşması için birkaç şeyin gerekli olduğunu belirten Ateş, şöyle dedi:

"Sağlanan fon, nispeten uzun vadeli bir kaynaktır ve hedef kitlesi bellidir. Küçük ve orta çaplı iş yapan, yatırımcı ve işadamlarıdır. Kaldı ki, EIF ve EIB yüzde 95'in üzerinde Avrupa'nın eski üye ülkeleri ve gelişmiş olan bölgelerde faaliyet gösteren bir kuruluştur. Sadece gelişmekte olan ülke kapsamında Türkiye'de bu anlamda yoğun faaliyetleri vardır. Bu imkanları bizim gibi diğer bankalarla işbirliği içerisinde amacına uygun şekilde ilgili sahaya götürmektedir. Fakat burada kullandırılan kredilerin olabildiğince yaygın olması, amacına dönük kullandırılması. Bunu vadesi ile geriye almanız bu fonların büyüyerek bölgemize gelmesinin en önemli ön koşuludur. Bunu sağlamak için de STK'lar ve üyeleri olan sanayici işadamları ile yakın işbirliği içerisindeyiz. 100 milyon avro olarak başladığımız bu kaynağı belki 2-3 katına, belki daha fazlasına götürme imkanını getireceğiz."

Avrupa Yatırım Bankası Türkiye Temsilcisi Alain Terraillon da, bölgede olmaktan mutluluk duyduğunu, coğrafi olarak çok güzel ve aynı zamanda Irak ve Suriye ile komşu olmasını önemli bulduğunu kaydetti.

Bölgede çok başarılı işadamlarının faaliyet gösterdiğini ve kesinlikle büyük bir katma değer oluşturduklarına dikkati çeken Terraillon, şunları söyledi:

"Bu bölgeyi çok büyük potansiyel olarak görüyoruz. DenizBank ile beraber buradayız. Çok uzun süredir Denizbank'ın Avrupa Yatırım Bankası ile uzun bir ilişkisi olmuştur. EIB, AB'nin finansal kuruluşu denilebilir. Yaklaşık 40 yıldır da Türkiye'de bulunmaktayız. Türkiye içerisinde yılda yaklaşık 2 milyar avroluk sürdürülebilir bir programımız var. Bu da bizi Türkiye'deki en büyük uluslararası finansal kurum yaptı.

EIB tarafından DenizBank'a bir kredi sağlanıyor. EIF tarafından da Avrupa Komisyonu'nun da verdiği, desteklediği finansal aracılarının üstlendiği bir kredi riski var. Ancak tabii ki Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın da desteği olmadan bunu yapamazdık. Onların da bölgesel kalkınmayı teşvik konusunda bir desteği oldu. Umarım bu bölge için faydalı olur."

DOGUNSİFED Yönetim Kurulu Başkanı Tarkan Kadoğlu ise bölgenin sorunlarının çözümü için hem ulusal ve hem de uluslararası çalışmalar içerisinde olmaya çalıştıklarını kaydetti.

Bölgenin diğer bölgeler ile arasındaki ekonomik kalkınmışlık farkının ortadan kalkmasını istediklerini vurgulayan Kadoğlu, şöyle dedi:

"Çünkü biz istiyoruz ki, bölgemiz Türkiye'nin diğer bölgelerindeki refah düzeyini yakalasın. İnsanların gelecekle ilgili olan kaygısı ortadan kalksın. Bugün burada bu kaygıları ortadan kaldıracak bir çalışma içerisindeyiz. DenizBank ve Avrupa Yatırım Bankası ile birlikte kullandırmayı planladığı krediler ile finansal olanaklarını KOBİ'lerimizi ve bölgesel farklılıkları ortadan kaldırmaya ve teminat yetersizliği ile ilgili sıkıntıları aşmayı sağlıyor. Bölgemizdeki iş insanları kredi kullanmakta büyük sıkıntılar yaşıyor. Gayrimenkullerinin ipotek olarak kabul edilmediği veya çok düşük seviyede kabul edildiği, bölgemiz açısından büyük sorun teşkil ediyor. Bu da firmalarımızın büyümelerini uluslararası piyasada rekabet güçlerini ortadan kaldırıyor. Bunu DenizBank'ın bir jesti olarak kabul ediyor ve diğer kredi kuruluşları için örnek teşkil edilmesini diliyoruz."

- DİYARBAKIR

Yerel Haberler