Demirtaş 'Demokratik Özerkliği' Açtı

'O MECLİS KÜRSÜSÜ KÜRTLERİN DE KÜRSÜSÜDÜR' (KÜRSÜDE KÜRTÇE KONUŞULMASI)

BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş ve beraberindeki heyet, TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin'i ziyaret etti. Demirtaş, görüşmeden sonra yaptığı açıklamaların ardından basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. BDP lideri, Demokratik Özerkliği' bir 'Yerinden Yönetim' modeli olarak önerdiklerini söyledi ve bunun, parti programlarının da bir eki olduğunu hatırlatarak, 'Biz BDP olarak Türkiye'ye, yerinden yönetim modeli vaat ediyoruz. Türkiye büyük bir ülke, coğrafi olarak büyük bir ülke. Bu ülkenin Ankara'dan sadece yönetilmesi artık mümkün değil, nüfus olarak kalabalık, kültür olarak çok kültürlü, çok etnisiteli, çok dilli bir ülke,' değerlendirmesinde bulundu. Demirtaş, TBMM kürsüsünden Kürtçe konuşulmasıyla ilgili bir soruyu yanıtlarken de, 'Efendim Meclis kürsüsünde, milletvekilleri sorunları dile getirirken çeşitli yol ve yöntem kullanırlar. Anadilinden birkaç cümle de sarf etmek, ifade etmek kıyameti koparmaz, o Meclis kürsüsü, Kürtlerin de kürsüsüdür. Dolayısıyla bu kadar hoşgörüsüzlük, tahammülsüzlüğü doğrusu ben yadırgıyorum,' diye konuştu.

'TBMM, BÜTÜN SORUNLARIN ÇÖZÜM YERİ'

Son günlerde gündeme oturan konularla ilgili olarak, basın üzerinden tartışma yürütmenin yanlış olabileceğini düşünerek, TBMM Başkanı Şahin'i ziyaret ettiklerini ve kendisiyle düşüncelerini paylaştıklarını söyleyen Demirtaş, TBMM'nin, Türkiye'nin bütün sorunlarının çözüm zemini olduğu söylemini burada da yineledi.

'DEMOKRATİK SİYASETE GÜÇ VERMENİN DAHA DOĞRU OLACAĞINA İNANIYORUZ'

Tartışmaların yapılması konusunda, şiddet içermedikçe tüm siyasi partilerin önünün açılması fikrini TBMM Başkanı'na ilettiklerini söyleyen Demirtaş, görüşme boyunca, gelinen aşamada 'demokratik siyasete güç vermenin' daha doğru olacağına inandıklarının altını çizdiğini bildirdi.

'DEMOKRATİK ÖZERKLİK KİTAPÇIĞINI SAYIN MECLİS BAŞKANIN VERDİ'

Kapatılan DTP döneminde hazırlanmış olan 'Demokratik Özerklik Kitapçığı'nı TBMM Başkanı Şahin'e verdiklerini söyleyen Demirtaş, çözümden ne anladıklarını Şahin'e anlattıklarını bildirdi.

'ORDUNUN AÇIKLAMALARININ SİYASETE ZARAR VERDİĞİNİ BELİRTTİK'

TBMM Başkanı'nın, siyasi tarafgirliğinin olmadığını, siyasi tartışmaların muhataplarının siyasi partiler, sivil toplum örgütleri, medya ve toplum olduğunu Şahin'e ilettiklerini anlatan Demirtaş, 'Yani ordunun, Meclis Başkanlığını, doğrudan siyasi partileri hedef alan açıklamalarının da siyasete zarar verdiğini belirttik,' dedi.

'SAYIN MECLİS BAŞKANININ YAKLAŞIMLARI DA SON DERECE OLUMLU, POZİTİFTİ'

Kendileri açısından olumlu bir görüşme gerçekleştirildiğini söyleyen BDP lideri, 'Sayın Meclis Başkanının yaklaşımları da son derece olumlu, pozitifti,' dedi.

'TBMM'DE İKİ DİLDE KONUŞMAK GİBİ BİR TALEBİMİZ YOK'

TBMM'de 'iki dilde' konuşmak gibi bir taleplerinin olmadığını söyleyen Demirtaş, şunları ekledi:

'ANADİLLER KAMUSAL ALANDA DA ÖZGÜRCE KULLANILMALI'

'Sadece, Kürtçe ile ilgili bu ülkede sorun var, bu sorunların çözülmesi konusunda dikkat çekme adına arkadaşlarımız birkaç cümle Kürtçe konuştular, bunun da bu şekilde anlaşılması lazım. Ama biz, bu ülkede, evet Türkçe resmi dilidir fakat bütün anadiller de özgürce kullanılmalı, konuşulmalı, eğitim dili olmalı, kamusal alanda ve sosyal alanda kullanılmalı, kültür alanında, basın-yayın alanında özgürce kullanılmalıdır şeklindeki talebimizi de bir siyasi program olarak ortaya koyuyoruz.'

DEMOKRATİK ÖZERKLİK

'Demokratik Özerkliği' de bir 'Yerinden Yönetim' modeli olarak önerdiklerini söyleyen Demirtaş, bunun, parti programlarının da bir eki olduğunu hatırlattı ve şunları ekledi:

'TÜRKİYE BÜYÜK BİR ÜLKE; SADECE ANKARA'DAN YÖNETİLMESİ ARTIK MÜMKÜN DEĞİLDİR'

'Yerinden yönetim modeline Türkiye geçecekse bu bir Anayasa değişikliği gerektiriyor. Bu Anayasa değişikliği olmadığı müddetçe, idari yapıda herhangi bir değişikliğin olması mümkün değil. Bizim talebimizdir, ısrarımızdır. Elbette ki bunun mücadelesini sürdüreceğiz. Biz BDP olarak Türkiye'ye, yerinden yönetim modeli vaat ediyoruz. Türkiye büyük bir ülke, coğrafi olarak büyük bir ülke. Bu ülkenin Ankara'dan sadece yönetilmesi artık mümkün değil, nüfus olarak kalabalık, kültür olarak çok kültürlü, çok etnisiteli, çok dilli bir ülke. Dolayısıyla yerinden yönetim modeliyle biz artık demokrasiyi halka taşıyabiliriz diye bir öneridir demokratik özerklik projesi.'

BDP'Lİ VEKİLLERİN KÜRSÜDE KÜRTÇE KONUŞMASI

Açıklamalarından sonra basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan BDP lideri, TBMM kürsüsünden Kürtçe konuşulmasıyla ilgili bir soruyu yanıtlarken, şunları söyledi.

'O MECLİS KÜRSÜSÜ KÜRTLERİN DE KÜRSÜSÜDÜR'

'BDP'li milletvekillerinin, genel kurulda Kürtçe konuşma dayatması, ısrarı yoktur. Bir konuya, bir soruna dikkat çekmek istemişlerdir. Yani o Meclis kürsüsü, sorunların dile getirildiği yerdir. Efendim Meclis kürsüsünde, milletvekilleri sorunları dile getirirken çeşitli yol ve yöntem kullanırlar. Anadilinden birkaç cümle de sarf etmek, ifade etmek kıyameti koparmaz, o Meclis kürsüsü, Kürtlerin de kürsüsüdür. Dolayısıyla bu kadar hoşgörüsüzlük, tahammülsüzlüğü doğrusu ben yadırgıyorum.'

'ORDU NEREDEYSE DARBE YAPACAK'

'Kimse kusura bakmasın ama o Meclis kürsüsünden ne küfürler savruluyor, sarhoş sarhoş konuşmalar yapılıyor, bu normal oluyor da Meclis kürsüsünden 20 milyonluk bir halkın anadilinde iki cümle sarf edildi diye neredeyse ordu darbe yapacak, olacak iş mi bu'!'

Güncel Haberler