Tzob Başkanı Bayraktar: "Gerileyen Hayvan İhracatı İç Piyasada Sıkıntı Yaratıyor"
Tzob Genel Başkanı Bayraktar, Türkiye'nin 280 Milyon Dolarlık Canlı Hayvan İhracatının 12 Milyon Dolara Gerilediğine Dikkat Çekerek, Bunun İç Piyasada Sıkıntı Yarattığını Kaydetti.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Türkiye'nin 280 milyon dolarlık canlı hayvan ihracatının 12 milyon dolara gerilediğine dikkat çekerek, bunun iç piyasada sıkıntı yarattığını kaydetti. Bayraktar, küçükbaş canlı hayvan ve ette ihracata dayalı bir üretim politikasının desteklenmesi durumunda Türkiye'nin 1.5 milyar dolarlık Orta Doğu ithalat pazarının en önemli ihracatçı aktörlerinden olacağını belirtti.
TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, düzenlediği basın toplantısında "Kırmızı et değerlendirme" raporununu açıkladı. Bayraktar, Türkiye'de kesilen hayvan sayısının ve et üretiminin son yıllarda hızla azaldığının altını çizerek, kuzu ve dana eti fiyat artışlarında kısa ve orta vadeli birçok sebebinin olduğunu söyledi. Bayraktar, bunun başlıca sebeplerini ise şöyle sıraladı:
"İhracatın artması sonucu iç piyasada az olan ürünlerin ihracat artışıyla birlikte arz-talep dengelerinin bozulması.
Sınır ülkelerde fiyatların yükselmesi nedeniyle söz konusu komşu ülkelere doğru illegal hayvan çıkışlarının artması,
et ve süt fiyatlarının düşük seyretmesi nedeniyle üreticilerin hayvanlarını kesmesi, neticede besiciye yeterince materyal temin edilememesi, uzun süredir üretici et fiyatlarında ciddi bir artışın olmaması. Yemin pahalı olması nedeniyle üreticinin koyunculuğa başlaması. Kurban bayramı nedeniyle 1.5-2 milyon baş hayvanın besiye çekilmesi, bu durumun arz-talep dengesini bozması."
-TAVUK VE BALIK ETİNİN DE FİYATI ARTTI-
Bayraktar, son iki yılda yem fiyatlarındaki artışın üreticilerin maliyetlerini ciddi orada artırdığını vurgulayarak, perakende fiyatlar sadece kuzu ve dana etinde artmadığına dikkat çekti. Bayraktar, tavuk ve balık eti fiyatlarında yaşanan artışın gözden kaçtığını kaydetti. Gözden kaçan taze balık eti fiyatının yüzde 7 arttığını bildiren Bayraktar,
280 milyon dolarlık ihracat yapan Türkiye'nin 12 milyon dolarlık ihracatla iç piyasada ciddi sıkıntılar yaşadığını belirtti.
Türkiye'nin 20 yıl önce 250 milyon Doları küçükbaş canlı hayvan, 30 milyon doları da küçükbaş et olmak üzere toplam 280 milyon dolar civarında canlı hayvan ve et ihracatı yaparken, bugün gelinen noktada sadece 12 milyon dolar civarında bir ihracat yapabildiğini kaydeden Bayraktar, buna rağmen bu kadar düşük bir ihracat bile iç piyasada ciddi bir sıkıntı yaratabildiğinin altını çizdi. Son iki yılda Lübnan'a yapılan koyun canlı hayvan ihracatı, zaten ciddi sıkıntı yaşanan küçükbaş hayvancılıkta arz sıkıntısı yaşanmasına, dolayısıyla fiyatların yükselmesine neden olduğunu belirten Bayraktar, Türkiye'de küçükbaş canlı hayvan ve ette ihracata dayalı bir üretim politikası ile desteklenirse, 900 milyon dolarlık canlı hayvan ve 500 milyon dolarlık et olmak üzere toplamda yaklaşık 1.5 milyar dolarlık Ortadoğu küçükbaş ithal pazarının en önemli ihracatçı aktörlerinden birisi olabileceğini belirtti. Bayraktar, 2013 yılında Türkiye'de
164 bin ton et açığı olacağını vurgulayarak, gerekli tedbirler alınmasını istedi. Yem fiyatları çok yüksek olduğunu belirten Bayraktar, krizin ette değil hayvancılıkta olduğunu ileri sürdü.
-MANDALİNALAR KONUSUNDA KAMUOYU YANILTILIYOR-
Gündemdeki Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar (GDO) ilgili tartışmalara da değinen Bayaraktar, son yayınlanan GDO yönetmeliği çevresinde süren tartışmaların üreticiye zarar verme noktasına geldiğini ifade ederek, tüketicinin her yediğinden şüphe eder konuma getirilmesi sonucunda olası bir talep daralmasının hem üreticiyi hem tüketiciyi zarara uğratabileceğine dikkat çekti. Mandalinalar konusunda da kamuoyuna yanıltıcı bilgiler verildiğini belirten Bayraktar, "boyalı mandalinaların" piyasaya sürüldüğünün iddia edildiğini kaydetti. Bayraktar şöyle dedi:
"Yeni hasat döneminde narenciye ürünleri iç olgunluğa ulaştığı halde, meyve kabuğunun tam olarak sararmadığı bilinen bir gerçektir. Piyasanın talebini karşılamak amacıyla erken hasat edilen bazı narenciye ürünlerinde çeşitli tekniklerle kabuk sarartma işlemi uygulanmaktadır. Ürünün albenisini artırmak için, yıllardır uygulanan bu sarartma işlemi, kamu oyuna boyalı mandalinalar olarak aksettirilmektedir. İnsan sağlığına hiçbir zararlı etkisi olmayan, boya ve zararlı bir kimyasalın kullanılmadığı bu işlemin kamuoyuna yanlış aksettirilmesi, bilhassa domuz gribine karşı vücut mukavemetini artıran, bu nedenle tüketicilerimiz tarafından bol bol tüketilmesi gereken, bu faydalı meyveyi tüketmekten caydırmaktadır." (ANKA)
(ME/BÜN)