Türkçe ve Arapça Konuşan Ülke İstemem
Almanların Tartışmalı Bürokratının Çok Tartışılacak Kitabından Satır Başları
Bugüne kadar yaptığı açıklamalarla Türkler başta olmak üzere göçmenlerin tepkisini toplayan Almanya Merkez Bankası Yönetim kurulu üyesi Thilo Sarrazin, "Almanya Kendisini Yok Ediyor" başlıklı yeni kitap yazdı. Sarrazin, kitabında "Müslüman ve ağırlıklı olarak Türkçe ile Arapça konuşulan bir ülkede yaşamasını istemiyorum" dedi.
Haftalık haber dergisi Der Spiegel ve Bild gazetesi, önümüzdeki pazartesi günü piyasaya çıkacak kitaptan alıntılar yaparak yayınladı. Sarrazin, Türk ve göçmen karşıtlığını kitabında da sürdürürken, "Kendi ülkemizde yabancılaşmamızı istemiyorum" dedi.
Yaptığı açıklamalarla eleştirilen Sarrazin, Almanlar'ın bir bölümünün var olduğunu savunduğu sorunu tam olarak anlamadığını ileri sürdü. Thilo Sarrazin, "Göçmenlik politikamız çok saf ve oportünist. 1960'lı ve 1970'li yıllardaki misafir işçi göçü çok büyük hataydı" diye yazdı.
Sarrazin kitabında Alman kültürünü ve Almanları kurtarmak istediğini ileri sürerken söyleyen Sarrazin, "Torunum ve torunumun torunlarının yaşayacağı ülkenin büyük bir bölümünün Müslüman olmasını ve buralarda Türkçe ve Arapça konuşulmasını, başörtülü kadınların dolaşmasını ve müezzinlerin ezan okumasını istemiyorum" dedi.
Sarrazin, ülkenin nüfus yapısına bakıldığında Müslüman göçmenlerin çok büyük oranda artış göstermesinin Avrupa'daki denge ve Avrupa kültürü için büyük bir tehlike oluşturduğunu iddia etti.
Sarrazin, Almanya'nın giderek aptallaştığını ve giderek ileri süren Sarrazin'e göre ülkede yaşanan şu anki gidişata göre 100 yıl içinde sadece 25 milyon Alman, 200 yıl içinde de sadece 8 milyon, 300 yıl sonra da sadece 3 milyon Alman kalacak.
Almanya Merkez Bankası Yönetim kurulu üyesi Thilo Sarrazin, Almanya'nın kültürel kimliği ve dilini korumasının önemli olduğunu iddia ederken yazdıklarından bir bölümü şöyle:
* Avrupa laiktir, demokratiktir ve insan haklarına saygılıdır. Göçmenler bu profile uygun olmalıdır.
* Torunlarımın istemeleri halinde, bundan 100 yıl sonra da bu ülkede yaşamasını istiyorum.
* Torunlarımın ve torunlarımın torunlarının, büyük bir bölümü Müslüman ve ağırlıklı olarak Türkçe ile Arapça konuşulan bir ülkede yaşamasını, bu ülkede başörtülü kadınların dolaşmasını ve müezzinlerin ezan okumasını istemiyorum. Bunu yaşamak istersem öyle bir ülkeye tatile giderim.
* Almanya'nın nüfus yapısına bakıldığında Müslüman göçmenlerin çok büyük oranda artış gösteriyor. Bu Avrupa'daki denge ve Avrupa kültürü için büyük bir tehlike oluşturuyor.
* Almanya'nın giderek aptallaşıyor ve giderek küçülüyor. Almanya'da bugünkü gidişata göre 100 yıl içinde sadece 25 Milyon Alman, 200 yıl içinde de sadece 8 milyon, 300 yıl sonra da sadece 3 milyon Alman kalacak.
İhsan DÖRTKARDEŞ / DHA