Haberler

Kütübi Sitte nedir, ne demek? Kütübi Sitte hangi kitaplardan oluşuyor? Kütübi Sitte hadisleri, yazarları ve kitapları!

Güncelleme:

Dinimizde en çok merak edilen kitaplardan birisi Kütübi Sitte kitaplarıdır. Kütübi Sitte 6 hadis kitabından oluşur. Peki Kütübi Sitte ne demektir? Hangi hadis kitapları Kütübi Sitte'nin içerisinde yer alır? Kütübi Sitte hadisleri ve kitapları nelerdir? Anlamı nedir?

Kütübi Sitte en çok merak edilen hadis kitaplarından birisidir. Peki Kütüb ne demek, Sitte ne demek, Kütübi Sitte ne demek, anlamı nedir? Kütübi Sitte ne anlama gelir, hangi kitaplardan oluşuyor?

KÜTÜBİ SİTTE NE DEMEK?

Kütüb-i Sitte, Altı Kitap anlamına gelen, Ehl-i Sünnet tarafından en sağlam Hadis kaynakları olarak kabul edilmektedir. Kütübi Sitte hadis kitapları aşağıdaki gibidir.

- Sahih-i Buhari

- Sahih-i Müslim

- Sünen-i Nesai

- Sünen-i Tirmizi

- Sünen-i Ebu Davud

- Sünen-i İbn Mace

Bu 6 hadis kitabının tamamına Kütübi Sitte denir. Kütübi Sitte içerisinde yer alan Hadisi Şerifler sahih olarak kabul edilmektedir.

KÜTÜBİ SİTTE KİTAPLARI HANGİLERİDİR?

Kütübi Sitte kitapları Sahih-i Buhari, Sahih-i Müslim, Sünen-i Nesai, Sünen-i Tirmizi, Sünen-i Ebu Davud ve Sünen-i İbn Mace olmak üzere toplam 6 tanedir.

KÜTÜBİ SİTTE KELİME ANLAMI NEDİR, NE DEMEK?

Arapça kökenli olan Kütübi Sitte "Altı Kitap" anlamına gelmektedir. 6 Hadisi Şerif kitaplarının tamamına Kütübi Sitte denir.

Kütüp Arapça'da "Kitap" anlamına gelmektedir. Sitte ise "Altı" demektir. İkisinin birleşimi olan Kütübi Sitte "6 Kitap" manasına geliyor.

Kütübi Sitte nedir, ne demek? Kütübi Sitte hangi kitaplardan oluşuyor? Kütübi Sitte hadisleri, yazarları ve kitapları!

KÜTÜBİ SİTTE NEDİR?

II (VIII) ve III. (IX.) yüzyıllarda tasnif edilen hadis kitaplarından bir kısmını hadis ilmiyle yeterince meşgul olmayanlara "kütüb-i sitte" adıyla tavsiye etme ihtiyacının ne zaman doğduğu bilinmemektedir. İbnü's-Seken'in (ö. 353/964), kendisinden bazı hadis kitaplarını tavsiye etmesi istendiğinde Buhârî ve Müslim'in el-Câmi?u'?-?a?î?'leri ile Ebû Dâvûd ve Nesâî'nin es-Sünen'lerini güvenilir bulduğunu belirtmesi (Mizzî, I, 168) böyle bir arayışın IV. (X.) yüzyılda da devam ettiğini göstermektedir. Daha sonra bu dört kitaba, Tirmizî'nin el-Câmi?u'?-?a?î?'i eklenerek ihtiva ettikleri hadislerin genellikle sahih olduğu kabul edilip "el-usûlü'l-hamse" (beş asıl kaynak) dendiği, bunlara bazı muhaddislerin İmam Mâlik'in el-Muva??a?ını, bazılarının Abdullah b. Abdurrahman ed-Dârimî'nin es-Sünen'ini ilâve ederek kütüb-i sitte (el-kütübü's-sitte) tabirinin ortaya konduğu görülmektedir. Bu altı eseri derleyen âlimlere de "eimme-i sitte" denir. Ancak sonraları "kütüb-i erbaa" diye anılacak olan Ebû Dâvûd, Tirmizî, İbn Mâce ve Nesâî'nin es-Sünen'lerinin İslâm dünyasında V. (XI.) yüzyılda dahi o kadar yaygın olmadığı anlaşılmaktadır. Nitekim Ahmed b. Hüseyin el-Beyhaki'nin (ö. 458/1066) eserlerinde Kütüb-i Sitte'den sadece ?a?î?ayn ile Ebû Dâvûd'un es-Sünen'ini kaynak olarak kullanması diğerlerini görmediği kanaatini uyandırmaktadır (Zehebî, Te?kiretü'l-?uffâ?, III, 1132). İbn Hazm'ın da İbn Mâce'nin es-Sünen'i ile Tirmizî'nin el-Câmi?u'?-?a?î?'ini görmemiş olması bu iki eserin V. (XI.) yüzyılda Endülüs'e ulaşmadığını göstermektedir. "Kütüb-i hamse" diye de anılan ve hadislerin büyük çoğunluğunu ihtiva ettiği kabul edilen el-U?ûlü'l-?amse'ye, bilindiği kadarıyla ilk defa İbnü'l-Kayserânî (ö. 507/1113), bu eserlerde yer almayan bin kadar rivayeti ihtiva eden İbn Mâce'nin es-Sünen'ini ilâve ederek kütüb-i sitte tabirini oluşturmuş, Şürû?ü'l-e?immeti's-sitte ve E?râfü'l-Kütübi's-Sitte adlı eserlerini bu altı kitabı göz önünde bulundurmak suretiyle kaleme almış, aynı yüzyılın önde gelen muhaddislerinden Cemmâîlî de altı kitabın râvileri hakkındaki el-Kemâl fî esmâ?i (ma?rifeti)'r-ricâl'ini yazmıştır. İbn Mâce'nin es-Sünen'ini kütüb-i sitte dışında bırakanların gerekçesi, diğer beş kitapta bulunmayıp sadece bu eserde yer alan rivayetlerin zayıf olmasıdır. Endülüslü muhaddis Rezîn b. Muâviye es-Sarakustî ise (ö. 535/1140) Kütüb-i ?amse'ye Endülüslü âlimlerin en sahih hadis kitabı kabul ettikleri İmam Mâlik'in el-Muva??a?ını ilâve ederek bir başka Kütüb-i Sitte oluşturmuş ve el-Cem? beyne'l-u?ûli's-sitte (et-Tecrîd li'?-?ı?â? ve's-sünen) adlı çalışmasında bu altı kitaptaki hadisleri bir araya getirmiştir. el-Muva??a?ın dahil olduğu bu altılı tertibi benimseyen Mecdüddin İbnü'l-Esîr, Rezîn'in eserinde hadislerin yerli yerine konulmadığını düşünerek onu Câmi?u'l-u?ûl li-e?âdîs_i'r-resûl adıyla yeniden düzenlemiştir. ?a?î?ayn ile birlikte birinci tabaka hadis kitapları arasında sayılan el-Muva??a?ı İmam Şâfiî, henüz ?a?î?-i Bu?ârî'nin tasnif edilmediği bir zamanda Kur'an'dan sonra en sahih kitap olarak kabul etmişse de esasen onu Kütüb-i Sitte'ye dahil etmeyenler muhtevasının ?a?î?ayn'da aynen bulunduğunu dikkate almışlardır (Muhammed Zubayr Sıddiqi, s. 114). Kütüb-i Sitte'nin altıncı kitabının Abdullah b. Abdurrahman ed-Dârimî'nin es-Sünen'i olduğuna dair görüşler de vardır. İbnü's-Salâh eş-Şehrezûrî, Alâî ve İbn Hacer el-Askalânî gibi âlimler, Dârimî'nin eserinde mürsel ve mevkuf rivayetler yer almakla beraber zayıf râvilerle şâz ve münker rivayetlerin daha az bulunduğu, ayrıca eserde âlî rivayetlerin yer aldığı gerekçesiyle onu Kütüb-i Sitte'nin altıncı kitabı olmaya Sünenü İbn Mâce'den daha lâyık görmüşlerse de (Sünen-i Dârimî, I, tercüme edenin girişi, I, 61) İbn Mâce'nin es-Sünen'inde diğer beş kitapta yer almayan bin kadar zayıf hadis bulunmakla beraber genellikle Kütüb-i Sitte dendiği zaman İbn Mâce'nin eserinin dahil olduğu altı hadis kitabı kastedilmiştir. Hem Mâlik'in hem İbn Mâce'nin eserinden vazgeçemeyen bazı âlimler ise kütüb-i sitte yerine "kütüb-i seb'a" tabirini kullanmışlardır (Kettânî, s. 13).

KÜTÜBİ SİTTE ÖZELLİKLERİ NELERDİR?

Zehebî, VIII. (XIV.) yüzyılda ana hadis kitapları olarak benimsenen bu eserlerden "kütübü'l-İslâmi's-sitte" (İslâm'ın altı kitabı) diye söz etmiş (el-Mugnî, I, 5), ayrıca onlara "el-usûlü's-sitte", ihtiva ettikleri hadislerin diğer hadis kitaplarına göre genellikle güvenilir kabul edilmesi sebebiyle de "es-sıhâhu's-sitte" (sıhâh-ı sitte) diyenler olmuştur. Nitekim Sıddîk Hasan Han bu konudaki eserine el-?ı??a fî ?ikri'?-?ı?â?i's-sitte adını vermiştir. Bir rivayetin Kütüb-i Sitte'de bulunduğunu anlatmak için "revâhü'l-cemâa", Buhârî ile Müslim dışındaki dört eserde yer aldığını göstermek için de "revâhü'l-erbaa" ibareleri kullanılmıştır. Hepsi de konularına göre tasnif edilen bu eserlerin musanniflerinin hadis bilgisi ve râvilerde aradıkları şartlar farklı olduğundan eserleri de sağlamlık bakımından farklı derecelerde kabul edilmiştir. Buhârî ile Müslim, el-Câmi?u'?-?a?î? adlı eserlerine sadece sahih derecesinde olan hadisleri aldıkları ve bu konuda oldukça titiz davrandıkları için İslâm âlimlerinin büyük çoğunluğu en güvenilir hadis kitapları saydıkları bu iki esere ?a?î?ayn adını vermiştir.

Kütüb-i Sitte'deki hadislerin hangi esaslara göre seçildiği belirtilmediğinden onları inceleyerek bu şartları tesbit etmeye çalışan muhaddisler farklı görüşler ileri sürmüşlerdir. Bu konuda ilk çalışmayı Ebû Abdullah İbn Mende Risâle fî beyâni fazli (na?li)'l-a?bâr ve şer?i me?âhibi ehli'l-âs_âr ve ?a?i?ati's-sünen ve ta??î?i'r-rivâyât (Şürû?ü'l-e?imme fi'l-?ırâ?eti ve's-semâ? ve'l-münâvele ve'l-icâze) adlı eseriyle yapmış (nşr. Abdurrahman b. Abdülcebbâr el-Feryevâî, Riyad 1416/1995, Şürû?ü'l-e?imme adıyla), daha sonra İbnü'l-Kayserânî Şürû?ü'l-e?immeti's-sitte'yi (nşr. Zâhid el-Kevserî, Kahire 1357; Beyrut 1405/1985, Hâzimî'nin Şürû?ü'l-e?immeti'l-?amse'si ile birlikte), Hâzimî de İbn Mâce'nin es-Sünen'i dışında kalan beş eser üzerinde Şürû?ü'l-e?immeti'l-?amse'yi kaleme almıştır (nşr. Abdülfettâh Ebû Gudde, Beyrut 1417/1997, S_elâs_ü resâ?il fî ?ilmi mu??ala?i'l-?adîs_ adıyla ve Ebû Dâvûd'un Risâle ilâ ehli Mekke fî va?fi sünenih ve İbnü'l-Kayserânî'nin Şürû?ü'l-e?immeti's-sitte'si ile birlikte).

Buhârî ve Müslim kitaplarına, -şâz ve illetli olmayarak- muttasıl bir isnad ve güvenilir râvilerle nakledilen hadisleri almayı prensip edinmiş, ancak Buhârî, birbirinden hadis alanların en az bir defa görüştüklerinin bilinmesini şart koşmuş, Müslim ise râvilerin aynı asırda yaşamış olmasını ve görüşmelerinin imkân dahilinde bulunmasını yeterli saymış, bir hadisin semâ yoluyla alındığını bilmenin sadece müdellislerin rivayetlerinde gerekli olduğunu söylemiştir. İki muhaddis arasındaki bu görüş farkı sebebiyle Müslim'e göre sahih olan bazı hadisler Buhârî'ye göre sahih kabul edilmemiştir. el-Câmi?u'?-?a?î? diye de anılan Tirmizî'nin es-Sünen'i ile Kütüb-i Sitte'ye dahil diğer üç Sünen'in şartları arasında fazla bir fark görülmemekle beraber Nesâî'nin hadis kabulünde diğerlerinden titiz davrandığı belirtilmiştir. Nesâî, muhaddisler tarafından ittifakla terkedilmeyen râvilerin rivayetlerini kabul ettiğini söylese de Buhârî, Müslim, Ebû Dâvûd ve Tirmizî tarafından beğenilen bazı râvilerin rivayetlerini almadığı, bu sebeple onun hadis kabul şartlarının Buhârî ve Müslim'den daha ağır olduğu, es-Sünenü'l-kübrâ adlı kitabından seçerek meydana getirdiği, el-Müctebâ diye de anılan eserinin sağlamlık bakımından ?a?î?ayn'dan hemen sonra geldiği, hadislerin illetini göstermeyi ön plana aldığı için râvilerinin daha az tenkit edildiği söylenmiş, bu ölçülere uygunluk bakımından onun ardından Ebû Dâvûd ile Tirmizî'nin es-Sünen'lerinin geldiği belirtilmiştir (Süyûtî, I, 4). Kütüb-i Erba?a'yı ?a?î?ayn'dan ayıran en belirgin fark, zayıf râviler tarafından rivayet edilen bazı hadisleri de ihtiva etmeleridir. Sahih ölçülerine sahip olma şartı Ebû Dâvûd ile Nesâî'ye göre hadisin senedinin muttasıl olması, seneddeki bir râviyi âlimlerin ittifakla terketmemesidir. Bu eserlerdeki hadislerin bir kısmı ise sıhhat şartını taşımamakta ve bizzat musannifleri tarafından zayıf oldukları belirtilmektedir. Ahkâm hadislerini derlemedeki başarısıyla diğerlerinden önde gelen ve bir konudaki farklı rivayetleri, hadislerdeki ihtilâfları ve ziyadeleri yeterince veren Ebû Dâvûd, sahih hadis bulamadığı konularda Hz. Peygamber'e ait olması ihtimali olduğu için eserine zayıf hadis almakta sakınca görmemiş, bu tür rivayetleri fakihlerin kıyasına tercih etmiştir. Tirmizî de eserine zayıf hadisleri almakta sakınca görmemiş, Ebû Dâvûd'un aksine sened tenkidine ağırlık vererek bu tür hadislerin râvilerinin ne ölçüde güvenilir olduğunu belirtmiştir. Bu özelliği sebebiyle bazı âlimler Tirmizî'nin eserini ?a?î?ayn'dan sonra üçüncü sıraya almışlardır. Tirmizî, hadisleri seçerken fakihlerden birinin o hadisi delil olarak kabul etmesine özellikle dikkat ettiğini, iki hadis dışında eserindeki bütün rivayetlerle amel edildiğini söylemektedir (Tirmizî, V, 736). İbn Mâce, yalancılıkla suçlanmaları yüzünden kendilerinden Kütüb-i Sitte musanniflerinin hadis almadığı bazı râvilerin rivayetlerine yer verdiği için es-Sünen'indeki bazı rivayetleri tenkit edilmiş ve eserinin Kütüb-i Sitte arasında sayılması konusunda tereddüt gösterilmiştir.

Kütübi Sitte nedir, ne demek? Kütübi Sitte hangi kitaplardan oluşuyor? Kütübi Sitte hadisleri, yazarları ve kitapları!

KÜTÜBİ SİTTE ÜZERİNDE YAPILAN ÇALIŞMALAR

İbnü'l-Kayserânî, E?râfü'l-Kütübi's-Sitte adlı eserinde (yk.bk.) bu altı kitaptaki hadislerin etrâfını hazırlamış, dört sünenin etrâfını yapmış olan Ebü'l-Kasım İbn Asâkir de bu kitabın müellif hattı nüshasını gördüğünü ve fâhiş hatalar tesbit ettiğini söylemiştir (Zehebî, Mîzânü'l-i?tidâl, III, 587; nüshaları için bk. Brockelmann, I, 603). Ebü'l-Abbas Ahmed b. Sâbit et-Tarki'nin, İbn Mâce'nin Sünen'i dışındaki beş eserde bulunan hadislerin etrâfını hazırladığı el-Levâmi? fi'l-cem? beyne'?-?ı?â? ve'l-cevâmi? (E?râfü'l-Kütübi'l-?amse) adlı çalışmasının bir nüshası Süleymaniye Kütüphanesi'nde kayıtlıdır (Şehid Ali Paşa, nr. 533). Bu konudaki en geniş çalışma, Mizzî'nin Tu?fetü'l-eşrâf'ı ile İbn Hacer el-Askalânî'nin onu tashih ve ikmal ettiği en-Nüketü'?-?ırâf'ıdır. Kütüb-i Sitte musanniflerinin sadece hocalarını tesbit etmek maksadıyla ilk çalışmayı el-Mu?cemü'l-müştemil adlı alfabetik eseriyle Ebü'l-Kasım İbn Asâkir yapmış, Kütüb-i Sitte'de rivayetleri bulunan sahâbîler, tâbiîler ve diğer râvilerin hemen hepsini ihtiva etmek üzere daha kapsamlı bir çalışmayı da el-Kemâl fî esmâ?i (ma?rifeti)'r-ricâl adlı eseriyle Cemmâîlî ortaya koymuştur. Daha sonra Cemmâîlî'nin kitabı üzerinde Yûsuf b. Abdurrahman el-Mizzî, Zehebî, Ebü'l-Mehâsin el-Hüseynî, Sıbt İbnü'l-Acemî, İbn Hacer el-Askalânî, Safiyyüddin Ahmed b. Abdullah el-Hazrecî gibi muhaddisler zeyil ve ikmal çalışmaları yapmışlardır (bk. el-KEMÂL). Sıddîk Hasan Han el-?ı??a fî ?ikri'?-?ı?â?ı's-sitte adlı eserinin ikinci yarısında, Muhammed b. Muhammed Ebû Şehbe de et-Ta?rîf bi-kütübi'l-?adîs_i's-sitte adlı kitabında Kütüb-i Sitte ve musannifleri hakkında bilgi vermişlerdir (bk. bibl.). Ataullah Şahyar (Atawuxi Jiaerfu), Kütüb-i Sitte Müelliflerinin Müştereken Hadis Aldıkları Hocalar adıyla bir yüksek lisans tezi hazırlamıştır (1998, MÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü).

Kütüb-i Sitte'de yer almayan hadisleri bir araya getirme gayreti zevâid çalışmalarını başlatmış, bu türün en önemli eserlerinin ortaya konduğu IX. (XV.) yüzyılda Nûreddin el-Heysemî, altı önemli hadis kitabında bulunup Kütüb-i Sitte'de yer almayan hadisleri topladığı Mecma?u'z-zevâ?id'ini, Mısırlı muhaddis Ahmed b. Ebû Bekir el-Bûsîrî dört önemli zevâid çalışmasını meydana getirmiş (DİA, VI, 468), İbn Hacer el-Askalânî de sekiz müsnedde bulunduğu halde Kütüb-i Sitte'de yer almayan hadisleri el-Me?âlibü'l-?âliye fî zevâ?idi'l-mesânîdi's-semâniyye'sinde toplamıştır (I-IV, nşr. Habîbürrahman el-A'zamî, Küveyt 1393/1973).

Kaynak: Haberler.com / Gündem

Münir Karaloğlu İbn Hacer Haberler

Erkan Petekkaya, Göcek için Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan yardım istedi: Sizin bilmediğiniz şeyler dönüyor

Erkan Petekkaya, Göcek için Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan yardım istedi: Sizin bilmediğiniz şeyler dönüyor

İstanbul Küçükçekmece'de bina çöktü! 1 kişi hayatını kaybetti, 7 kişi yaralı çıkarıldı

İstanbul Küçükçekmece'de bina çöktü! 1 kişi hayatını kaybetti, 7 kişi yaralı çıkarıldı

Alman polisi Mehmet'i arıyor! Eşini başından vurup gittiği berber dükkanında katliam yaptı

Alman polisi Mehmet'i arıyor! Eşini başından vurup gittiği berber dükkanında katliam yaptı

Pervin Buldan'dan Çiller'e: Senin eşin yatağında öldü, bizimkiler ise senin emrinle işkenceyle

Pervin Buldan'dan Çiller'e: Senin eşin yatağında öldü, bizimkiler ise senin emrinle işkenceyle

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title