TÜM KATEGORİLER
Dışişleri Sözcüsü Bilgiç'ten ABD'ye "Ülkü Ocakları" tepkisi
ABD Temsilciler Meclisi'nin Ülkü Ocakları'nın "yabancı bir terör örgütü olup olmadığının araştırılmasını" öngören bir maddeyi de içeren 2022 Savunma Bütçe tasarısını kabul etmesine Dışişleri Bakanlığı'ndan tepki geldi. Bakanlık sözcüsü Bilgiç, "Asılsız ithamlar içeren ve ABD ile aramızdaki köklü müttefiklik ilişkisine yakışmayan böyle bir talebin kabul görmüş olması son derece üzüntü ve endişe vericidir" dedi.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Tanju Bilgiç, ABD Temsilciler Meclisi'nin Ülkü Ocakları aleyhine kabul ettiği tasarıyla ilgili açıklamada bulundu.
"ESEFLE KARŞILANDI"
Sözcü Bilgiç, yaptığı yazılı açıklamada, 2022 ABD Ulusal Savunma Yetki Yasası'nın Temsilciler Meclisi'nde onaylanan metninde, 'Bozkurtlar/Ülkü Ocakları'nın bir terör örgütü olup olmadığı hakkında ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından rapor hazırlanmasını öngören bir maddenin de yer almasının esefle karşılandığını bildirdi.
"YANLI YAKLAŞIMLAR KABUL EDİLEMEZ"
Bilgiç, böyle bir talebin kabul görmüş olmasının üzüntü ve endişe verici olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Yasa'nın nihai metni henüz ortaya çıkmamış ve onaylanmamış olmakla birlikte, asılsız ithamlar içeren ve ABD ile aramızdaki köklü müttefiklik ilişkisine yakışmayan böyle bir talebin ABD Kongresi'nin bir kanadında kabul görmüş olması dahi son derece üzüntü ve endişe vericidir. Türkiye karşıtı lobilerin bu tarz girişimlerinin önce Avrupa'da şimdi de ABD'de bazı çevrelerce sahip çıkılmaya çalışılan bu son örneği her şeyden önce terörizmle mücadeleye zarar vermektedir. Başta müttefikimiz ABD olmak üzere terörle mücadelede samimi olan tüm ülkelerin, bu tür hayal ürünü ve art niyetli iddialara prim vermek yerine, PKK/PYD/YPG ve FETÖ dahil gerçek terör örgütlerine karşı kararlı bir şekilde mücadele etmeleri gerekmektedir. Bulundukları ülkelerde uyum içinde yaşayan soydaşlarımıza yönelik bu tür yanlı yaklaşımlar kabul edilemez. Beklentimiz, bu izansız talebin Yasa'nın Kongre'de kabul edilecek nihai metninde yer almaması ve ABD'deki Türk toplumunun örgütlenme ve ifade özgürlüğünü kısıtlayıcı uygulamalara sebebiyet verebilecek her türlü girişimden kaçınılmasıdır."
